doldurma parfüm kullanan insan

    2.
  1. sadece gösteriş yapmaya çalışan, bütün mal varlığını bir şişe orijinal parfüme veren ezik fakirden daha haysiyetli, daha şerefli fakirdir. fakirlerin üzerinden prim yapmaya çalışan zenginlerde vardır ki, anal seks yoluyla katledilmeleri vaciptir.
    92 ...
  2. 3.
  3. istanbul'un orjinal parfüm kullanarak cool*olmaya çalışan eziklerinden değildir.
    62 ...
  4. 5.
  5. orjinal markalara telif hakkı ödeyen, ruhsatlı-izinli firmaların yine ruhsatlı bayiilerinden, sırf amblaja ve markaya para vermek istemediği için alış veriş yapan kişidir.

    avon ürünlerini kullanmaktan farkı yoktur keza bu firmanın da * yaptığı telif ödeyip ürünü farklı marka adı altında satmaktır. doldurma parfüm daha ekonomiktir.

    asıl eziklik, bok gibi parası olup yüksek meblağlarla marka parfüm alıp, doldurma parfüm kullanan herhangi bir insan kadar havalı olamayan zengin kişinin sözlük ortamında fakirleri yerme amaçlı başlık ve enrty girmesidir.
    27 ...
  6. 100.
  7. maddi durumu markalı ürün almaya yetmeyen kişilerdir. yoksa zaten doldurma parfümler orjinalleriyle bire bir turmuyor. aralarında epey fark var.
    13 ...
  8. 13.
  9. pahalısından parfüm kullanıp artizlik yaptığını sanan kompleksli insanlardan daha onurlu insandır.
    8 ...
  10. 10.
  11. " 100 lira ver de parfüm alalım " diyeceğimiz zengin eziklerin söylemi.
    7 ...
  12. 16.
  13. göt kadar şişenin içindeki iki damla parfüm için 250 yetale bayılan zihniyetin her zaman kroki bakışı yapacağı, insanları cebindeki parasının miktarına göre değerlendirmeyen, gayet onurlu, haysiyetli, kişilik sahibi normal bir vatandaştır.
    (bkz: yazar burda kaşınmış)
    (bkz: off sinek kovar)
    7 ...
  14. 88.
  15. (bkz: yaran yanlış okumalar)
    (bkz: dondurma parfüm kullanan insan)

    dondurma parfüm ne lan demeye başladım. burnuma vanilya kokuları gelmeye başladı.
    6 ...
  16. 9.
  17. televizyonda sürekli reklamlar, bu reklamlarda envai çeşit markalar döner, adına manken, şarkıcı denen fahişeler playboy denen o kas yığını beyinsiz pezevenklerle gününü gün eder ve mevcut sistem de bunu pek iyi pazarlar televoleleriyle (bkz: kültür endüstrisi) (bkz: popüler kültür) tabi o şaşalı, parıltılı gösterilen hayatların ne kadar pisliğe bulandığını ancak o hayatları yaşayan ve kullanılmış sakız gibi bi kenara tükürülenler bilir, diğer taraftan çocuğunu biz çektik o çekmesin diye dişinden tırnağından arttırarak okutmaya çalışan aileler onu nispeten daha iyi okullara ve hatta tüm imkanlarını kullanarak şehir dışına gönderir ve orada en azından orta ve ortanın üstü gelir düzeyinde, büyükşehirde doğup büyümüş yaşıtlarının marka ve lüks merakı ve de zaten başından beri yaşadığı yerden, televizyondan etkilenmesiyle genç de bu üst sınıftan arkadaşlarına özenir, kendini onların yanında aşağı hissetmek istemez ancak en büyük sorun da burda başlar, çocuğumuzun gelir durumu iyi değildir o da çözümü böyle bir yöntemde bulur. ancak ne yaparsa yapsın görülüyor ki bu üst sınıfın beş para etmez soğukkanlı piçlerinin eleştirisinden kurtulamayacaktır. öküzün trene baktığı gibi cambaza bakmayı bırakın artık, çıkarın şu at gözlüklerinizi ve kafatasınızın içindekini kullanmaya başlayın, tabi varsa.
    7 ...
  18. 4.
© 2025 uludağ sözlük