kaçış için hiç bir delik bırakmayan, oturunca iş bitmeden kalkmanın imkansız olduğunu hissettiren, bir süre sonra da hissiyatsızlıkla sıyrıldığınız koltuk.
son bir aydır haftada iki kez oturduğum ve gidişata bakılırsa birkaç ay daha düzenli olarak oturacağım işkence koltuğu. ilaç kokuları içinde bir hastane, tepemde implant tedavisi için beni soyup soğana çevirmiş cerrah adı altındaki maskeli adam, cızır cızır tuhaf bir ses, uyuşmuş dudaklar... kabusun içindeyim sanki...
korku flimlerindeki ölmüş ama gömülmemiş dedelerin oturduğu sallan sandalyedende korkunç olan göt koyacağı..
hafta içi her sabah 8de kendisini görüyor olmama reğmen halen tırsıyorum..
Oturunca, tecavüze uğrayacakmışım gibi bir hisse kapıldığım, tecavüz değilse kesin doğuma gidiyorum dedirttiren, korkunç ama gerekli bir çeşit beyaz koltuktur.
Arkadas o nasıl bır koltuktur. Oturursun gerilirsin kendini kötü hissedersin. Bide dişin agrır he bıde dıscıde kıl bırıyse ayvayı yedın. Bu zamanda şöle diyebiliriz dişçi koltugunun cehennemden bi farkı yok!
zaten korkarken bu koltuktan, dişçinin veya asistanının soğuk bir şekilde oturun demesi ile başbaşa kalınan dişçilerin ekmek teknesi olan koltuklardır.
ağzınızın içine bir sürü alet edavatın sokulacak olmasından ötürü, kaçmayasınız diye yapılmış koltuktur. mavidir de bunlar, rahatlatıcı renk falan ya güya. yine de evet, dişçinin sanatını icra edebilmesi için gerekli olan koltuktur aynı zamanda.
dünyanın en rahat koltuklarından biridir alacaksın bir tane kuracaksın eve ne bel fıtığı kalır ne başka bir şey. ayrıca düğmelerle oynayıp istediğin pozisyona da ayarlarsın. olsa da uzansak şimdi lan. üstüne birde bil bilgisayar monte ettin mi o kollardan birine mükemmel olur. tam üşenmelik.