nedeni basit: diyanet türkiye de din işlerinin kontrolü için kurulumuş bir kurumdur. hem laik olucan, hem de dini kontrol etmek isteyeceksin. haddi len yeme beni.
diyanet; dini kontrol altında tutmaktan ve devlete hizmet etmekten başka bir işe yaramayan, birilerinin ankara da koltuk kapmasına sebep, gereksiz bir oluşumdur ve biran önce kaldırılmalı ve din devletin tekelinden kurtarılmalıdır.
hak verilesi(!) söz.
diyanet işleri başkanlığı'nın tasfiye edilmesi manasına gelir.
ama kaldırılan bu kurumun yerine, bu kurum kadar önemli bir kurum yürürlüğe geçirilmeli.
önerim: cenabet işleri başkanlığı.
laiklik entarisinin türk toplumuna zorla giydirmeye calışanlar bu elbisenin bize olmayacağini biliyordu bu amacla elbiseyi sağdan soldan kırpmalar kenarına motif işlemelerle uydurmaya calıstılar..bu motiflerden biri dibdir.
laikliğin avrupa merhalelerini anlatmak icin 12 havariden wesphalia ya uzun bir nutuk dökebiliriz; ama mevzumuzu ilgilendiren kısmı,
din-devlet;güc ve iktidarın paylasımına yol acan avrupa tarihidir.kilisenin muthiş, sınırsız güclerini engellemek icin dini safdısı bırakma eylemleri ile siyasi hayatın icine giren laiklik nosyonu tamami ile evropaya has bir durumdur..
türk ve özellikle islam toplumlarıyla uzaktan yakından işişkisi olmayan bir değerdir.
velhasıl bu aykırılığı engelleme amaclı bakın seyhülislami evkaf nazırlığını kaldırıyoruz ama diyanet var seklinde halkı tatmin amaclı kurulmus, ne laikliğe uyan ne islami yasama uyan kofti bir kurumdur kaldırılsın daha doğrusu lağvedilsin!!!
"kendisine ayrılan bütçeyi kıssak da yeter" diye ılımlı yaklaştığım kampanyadır. eğer toplumun böyle bir hizmete ihtiyacı varsa durmasında bir sakınca yok. ama o kadar parayı ne yapıyorlar, merak ediyorum doğrusu.
'işini doğru yapmıyorsa kaldırılsın' anlamında söylendiyse bir derece mantığa yatabilir belki; türkiyede hangi resmi kuruluş, tam anlamıyla üzerine düşeni yerine getiriyor ki diye düşünmemize rağmen yine de gereksiz ve saçma bir fikir.
Bakanlık hükümetlerin kendi yandaşlarını görevlendirdiği ve devasa bir bütçe akıttığı fason bir kurum olduğundan dolayı " din derslerinin kaldırılması " ile birlikte gerçekleştirilmesi elzem olan bir girişimdir. Yahu ne işe yarar bu diyanet ara sıra çıkıp vetfa vermekten başka!? Laik bir devlette dini bir bakanlığın olması da ayrı bir tartışma konusudur. Cern'deki deneye " Allah'ın izniyle yapılan bir deney , dinen caizdir! " vetfası veren bir bakanlık olsa olsa bir komedi tiyatrosu olur. Dine akıtılan paralar bilim ve eğitime akıtıldığı takdirde insanlar dinlere , dini derslere ve dini kurumlara zaten ihtiyaç duymayacaklardır. Bu yolla insanlar sadaka toplumu ve biat kültüründen kurtularak fikirlerini bağımsızca ifade edebilen , emeğini din tacirlerine satmayan aydınlanmış bir işçi sınıfı aktivisti olarak kendisini gerçekleştirme yolunda büyük bir evrimsel sıçrama gerçekleştirecektir. Zira din insanların hayatlarında büyük bir karadeliktir ve dogmatik yapısı ile insanların kaderlerini kendi ellerinden alıp onları futurizmin(kaderciliğin) pasifizminde kapitalizme ve emperyalizme boyun eğmeye yönlendirmektedir. Ancak her şeyden önce " din dersleri , imam hatipler , ilahiyat fakülteleri ve kuran kursları kaldırılmalıdır! " Zaten diyanet varlığını bu 4 unsura borçludur. Bu unsurları da teftiş etmek için görev yapmaz , bu kurumların kapitalist tekelci devlete koşulsuz şartsız itaat eden kul kölelerini yetiştirmek için gerekli fonun ve vetfa desteğinin sağlanmasında görev yapar.