Selçuklu sultanı üçünçü alaeddin keykubad tarafından anadoluyu mogollardan kurtarma görevi verilen fakat bu görevi suistimal edip selçuki sultanlığına son veren haçlı ajanı bir selçuklu pasasını kahramanmiş gibi anlatan sözde dizi.
Tarih bazında en iyi dizi evet orası açık ve net . Her ne kadar zaman zaman saçmaladığı doğru olsa da . Fakat gıcık olduğum iki şey var bu dizide . Daha doğrusu itici bulduğum . Birincisi , Halime’nin konuşma şekli. Bu kadın hep karnından konuşuyor adeta , sesi içine kaçmış adeta . ikincisi de gündüz denen velet. Ne zaman çıksa sebepsizce gülüyorum lan . Noyan en efsane karakterdi şimdiye kadar.
Bu gun yeni bolum yokmus. Sebebi zorlu hava kosullari. Orta marmara -10 larda. Hele ki cadir gibi bir yerde adamin kani donar valla. Dizide Milletin neden hemen öldüklerini simdi daha iyi anladim.
Dizi oyuncularının izleyiciye gerizekalı muamelesi yaparak o an yaptıkları işi açıklamalarının artık baydığı dizi.
Turgut'la çiçeği burnunda karısı zehirlenir. doktor gelir yana yakıla tuz arar nihayetinde tuzu bulur. "imdiiiii bu tuzu suyla karışıp içürdelim ki istifra eylesünler" der.
Panzehirin olduğu mağarayı bulurlar. Ancak önceden mağaraya gelen dış mihraklar mağaradaki şifacıyı ve panzehirin olduğu yılanı öldürmüştür. Doktor durur mu yapıştırmış cevabı "imdiiiii bunca hayvanat içinden neye bu yılanı kesmişler demek ki şifa budur"
Ertuğrul, Turgut'la çiçeği burnunda karısını bahadır'ın zehirlediğini düşünmektedir. Bahadırın ağzını burnunu kırar "imdiiiiiii tez itiraf edesin yoksa
Canın alırım" der
Turgut'un saftrik kankası turgutu zehirleyen karıya para veren bi eleman yakalar tam elemanı konuşturacakken adamı vururlar. Bizim saftirik eleman vurulan elemanı sürükleye sürükleye otağa getirir milletin ortasına atar. Ertuğrul'a dönüp "ümdüüüüüüü beyüm getürdüm ki belkü lazum olur" (saftirik eleman diğerlerine nazaran köylü heral ki imdi diyemiyor)
işin ilginci bunları anlattığında "zate hep vatan hayınları sevmii, tarıhımızı ağnatıyı" tepkisiyle karşılaşmak. La senin ayıla bayıla izlediğin Engin Altan geziye katılmış her narkotik operasyonunda alınan bi adam bunu biliyon mu dediğinde "iftıra atıyılar maşallah hepisi de namaz gılıyı" tepkisiyle karşılaşmak.
Bir daha hiçbir dizi 2. Sezon sonu 3. Sezon başı gibi türkçülük kasamaz.
Ek olarak Türk televizyon tarihinde şamanizm,tengri gibi kelimeler neredeyse ilk defa kullanıldı amk.
Gelgelelim islam konusuna. Türkler şu anki gibi islami örf ve adetleri halifelik sonrası öğrenmiştir. Dizi çok abartılı biçimde islamcılık kasıyor. Ertuğrul elinde kılıç allah ü akbarr diye gezinen biri değildir az tarih okuyanlar bilir ki o dönem o obanın en az %50 hala tengrici inanışa mensuptur diğer türk boyları gibi. Şehirli türkmenler islama daha doğrusu sunniliğe geçmiş olabilir fakat gördüğümüz yörük hayatı süren obalarda din bu kadar etkin değildi.
Yeni sezonun ilk bölümünde Ertuğrul bey tekrar dirilişi yaşamış olması akıllara Kurtlar vadisinde Polat Alemdarın Atası olduğunu getirmiştir. Ertuğrulun öldü olarak bilinmesi Saadetin itin ise adres ile işbirliği yapması filan derken dizi biter. Dizide sanki yeni karakterlerin 2.sezon karakterlerine benzemeside bir hayli ilginç. Saadettin itinin destek vermiş olduğu Bahadır bey akıllara Ertuğrul Beyin Dayısı Korkuyu bahadır beyin oğlu ise Tuütekini eşi ise akıllara aytolunu getirmiş.
dizide şöyle bir şey var. kayı dışındaki ne kadar boy ve bey ailesi varsa kötü, entrikacı, hırslı, allah'tan korkmaz kuldan utanmaz bir şekilde sunuluyor.
ilginçtir ki tarihte çavdar denilen bir boy da yoktur.
insanlar diziden kaynaklı şunu soruyor, biz kayının hangi boyuna mensubuz?
24 oğuz boyundan sadece biri olan kayı boyunun bu kadar göze sokulması ve diğerlerinin esamesinin dahi okunmaması nasıl izah edilir ki.
Tipik türk dizisi. 2.5 saat uzunluğunda ama izlenebilirliği her bölüm için 30 dakika.
Çoğu kısımlar gereksiz uzun.
Ve tipik türk dizisi özelliğini gösteren en sinir bozucu yanı da bitmek tükenmeyen entrikalar. işleri birbirine bulayıp bilmem kaç bölüm sonrasına kadar izleyiciyi bağlı tutmayı beceriyorlar ilginç bir şekilde.
Ki bu işlerin karışık olduğu, neyin ne olduğunun belli olmadığı bölümlerin hepsi bir "ara bölüm" gibi.
Yani bu ara bölümlerle zaman kaybetmek, sinir bozmak anlamsız.