Bugün girdiğim sınavdır. Sınav alanında arabayı kaçıranlar mı dersiniz, yolun ortasında çat diye duranlar mı dersiniz, direksiyonu ani bir şekilde kırıp yan şeride dalanlar mı dersiniz akla gelen her şey vardı. Sıra bekleyen 100 kişi arasında en son ben girdim bugün sınava. Arabaya bindik. Emniyet kemeri deseniz çekersiniz gelir ya hani, öyle değil. Onu hayvanın biri çeke çeke kopartmış paspasın üzerinde duruyordu kemer düşünün artık. Ayna ayarı, koltuk ayarı derken hazırsanız çıkalım dedim. Biz hazırız delikanlı sen hazırsan çıkalım dediler. Yürüdük gittik. Yolda muhabbet de ettik iyi hoş geçti. 90 vermişler sağolsunlar. Arabanın hali fenaydı yanlız. Gazı hissetmedim mesela. Az buz tecrübem vardır, acemi birine göre de iyi sürerim. Böyle araba hiç sürmedim ama. Gazın ağzına sıçmışlar bildiğiniz. Debriyaj fren de folloş olmuş. inince yemin ediyorum üzüldüm arabanın haline. gavur malı olsa böyle kullanılmaz. kursun sahibine falan bildiğiniz üzüldüm, aldığı 400 lira için sövdüğüm zamanlar aklıma geldi, utandım. Adamların arabaları bildiğiniz haşat oluyor. dersin birinde hoca ile girdiğim muhabbeti de söyleyip kaçıyorum aha.
(hoca ile yol almaktayız, ben sürüyorum trafik de pek yok konuşa konuşa gidiyoruz.)
hoca: thecosan geçen ne oldu biliyor musun?
thecosan : ne oldu hocam?
hoca: kadının biri kalktı 1'de sonra 2'ye nasıl aldır dersin?
thecosan: nasıl aldı?
hoca: aha eliyle tuttu vitesi, çatırt diye indirdi aşağı.
thecosan: error.
hoca: ya işte öyle öküzler biniyor bu arabaya oğlum, o yüzden masrafı çok bu işin.
5 saat sürüş eğitimi aldığım hayatımda daha önce hiç direksiyona dokunmamış birisi olarak gayet kolay gelen sınavdır. araçta 4 kişi bulunur 2 tane gözetmen 1 tane kurs hocası bir de sürücü adayı bulunur. yanında oturan gözetmenin elinde puan vermek için tutulan çetele ve kurallar listesi vardır. 4 kişiyi löngür löngür son sürat götürdüğüm sınavdır. çukurlara gire gire gayet sert bir yolculuk oldu. ancak yokuş yukarı kalkışta bir minibüsçü edası ile kaltığım için 90 aldım.
bu aralar işi daha sıkı tutuyorlarmış, direksiyon sınavından falan kalan oluyormuş duyunca şaşırdım. ab ye uyum zımbırtısı diye şakır şakır dağıtıyorlardı. tatlı heyecandır direksiyon sınavı. arabaya binersin elin ayağın titrer falan, bir yandan araba sürmek bir taraftan arkadakilere laf yetiştirmek zor oluyor acemiyken.
sakin olmak önemli fakat insan çok da iyi olmadığı bir konuda heyecan yapmadan edemiyor tabii. müfettişlere ters cevaplar vermeyin ve kaza yapmazsanız muhtemelen bu şekilde geçersiniz zaten esas iş ehliyeti aldıktan sonra başlıyor.
rahat geçmesini istiyorsanız, daha önceden araba kullandığınızı belli etmeniz gereken sınav.
bu kadar yavaş kullanmak zorunda mıyız, buranın yolları da çok bozuk, gibi cümleler yan ve arka koltuktaki amcaların, teyzelerin zaten bütün gün sürecek sıkıcı işlerini yaparken, zaten biliyor direk geçirelim diye düşünmesine yol açar.
not : adam " senin araba çok uzakta değilse bizi bi' kantine bırakır mısın " demişti ya.
şöför koltuğuna oturduktan sonra denetmenin ''ilerden sağa dön kahvede tuvalete gireceğim diyip'' inerken ''tamam gidebilirsin'' diyerek 95 puan verdiği sınavdır.
Saçma sapan bir sınavdır. Arkada en az iki komisyon üyesi oturur. Genelde çakal tiplerdir. Sizi sürekli yanıltmaya çalışırlar.
Lafa tutarlar, hava sıcak kemeri takma derler, sinyal vermene gerek yok derler, derler de, derler.
Elinden geleni yaparlar, geçirmemek adına.
sinav yerine ilk gittigimde bi heycan sarmisti bilmedigimizden degilde ne bilim yinede heyecanlanmistim sira bana gelene kadar heycanim yatisti neyse arabaya gectim evraklari verdim kemerimi koltugumu aynami ayarladim hazirsaniz cikalim dedim haziriz devam et dedi el frenini indirdim vitesimi taktim sinyalimi verdim kontrollu guzel bi kalkis yaptim 1-2-3 dedikten sonra bi gostergeye bakim dedim aman yarabbi ne gorim el freni lambasi yaniyo hemen el freninin geri kalan 1 cm lik kismini indirdim tabi kendimede kizma susu verdim neyse aktik gittik hoca direksiyon hakimiyetin iyi fln fisman neyse 3 araba solladiktan sonra bitis noktasina geldik sinyalimi verdim yanastim tesekkur ettim kolay gelsin dedim indim aksam kursu aradigimda 100 aldigimi ogrendim yani baba yorgun...:-)
edirne keşanda sabah saatlerinde gayette trafiğin olduğu bir rüzergahta yapılan sınavdı. ışıkta durdum yeşil yanınca aracı kaldırdım. bilen bilir yuvam evlere çıkan bir yokuş var. ehliyet almadan önce abimle çoğu kez gelmiş araba kullanmış biri olarak bu yokuşu en fazla 2 viteste çıkarsınız. araç zorlanır. böyle dik bir yokuş. yokuşun en dik yerinde hoca aracı durdurttu kaldır dedi kaldırdım cm kaydırmadan ama çıkarken aynaya bakmayı ihmal ettim. başka kurslarında arabaları var. aniden araba durdu frene bile basmadan ben. meğer bizim yandaki hoca basmış farkettirmeden. böylece turumuzu tamamladık. sonuçsa 95
direksiyon sınavı değilde resmen heyecanın sınavıdır bu.heleki sadece kursa yazılıp dersi falan bıraktıysanız diyecek kelime yok.sınav yerine gidilince 2 taksi görüp herhalde bunlardır diye düşünürken, hangi araca bineceğim açıklanınca bi s*ktir çekmem anlıktı. o da sanırım sesli oldu sözlük hatırlamıyorum...
bahtıma transporter çıktı...kursun araçlarının hiç birine binmememe rağmen, toplamda 1 saatlik direksiyon deneyimiyle minübüse oturdum.görevliler "başlayalım" dediler ben de otomotiğe bağlamışımki başladım. hopp! güzel bi kalktık.o arada heyecanım nereye? ne zaman? nasıl? gitti hiç hatırlamıyorum.. buna şükredururken ilerde hayda ışık yanmaz mı? kendi kendime söyleniyorum durcam bir daha kalkcam yandık. lök!! tekrar doğaçlama kalkarsın, baktım o da güzel stop etmedik döndük falan o gazla alırsın 2 ye piuw! bir güven geldi bana anlatamam sözlük.* neyse efendim geldik bi dönemeç daha. dedim döner sağa yanaş derler ve inerim."nah inersin". döndükten sonra herif küttedenek tekar dur demez mi? hadi bakalım tekrar başlıyoruz ama bu sadece başlangıçmış durmaya durdukta "geri al" emriyle az daha öleceğidim lan nası gidicem diye.neyseki başladık geri geri gitmeye sonra "tekrar yürü" yürüdük "yanaş ve dur" lafını nihayet duydum ve sonlandı.
o değilde gördüğüm kadarıyla hem çeneleri durmuyor bu gözetmenlerin hemde herkesi bu kadar zorlamıyorlar.tavsiyem odur ki; araca bindiğiniz zaman yanınızdakiler yokmuşta tekmişsiniz gibi aracı kullanın derim.velhasıl geçmişiz allahın izniyle be sözlük.*
Merhaba, arkadaşlar ben bir sürücü kursuna yazıldım, belli bir miktarda ödeme yaptım. yazılı sınava girdim onuda kazandım fakat şimdi sürücü kursum benden direksiyon sınavı için artı bir ücret istiyor. bunu vermek istemedim, çünkü benden kurs başlangıcında bu ücretten bahsedilmedi. Bu sebepten il milli eğitim müdürlüğünü aradım ilgili çalışanda bana kaçamak cevaplar verdi.
yani;
sürücü kursum benden direksiyon sınavı için para istiyor kanunen alması gerektiği ile ilgili bir yazılı bulamadım diyorum, vermem gerekiyor mu vermezsem ödememi yapmak zorundalar mı diyorum çalışan ödemek gerekmiyor ama ödemeniz gerekiyor gibi garip garip cevaplar veriyor. bir kaç kez bu şekilde telefon diyaloğum oldu falat çözüm olmadı ve ben bu ücreti ödemek zorunda kaldım. ne yapmak gerekiyor şimdi haklı mıyım haksız mıyım anlamadım.
hafta sonu pazar günü gireceğim sınav. iki aydır sandero'dan murat 131'e c1'den modus'e ömrümü yiyen direksiyon derslerinin bitimi olacak inşallah.
sınav bi geçsin hayırlısıyla, evin önünde bekleyen murat'la yakinen ilgileneceğim.
edit: sınavı geçtim. sınav esnasında araçta bulunan hocaların tuttuğu orucu seveyim. şerefsizler, sevap kazanacağım derken hem beddua aldılar hem kul hakkı yediler hem de ana avrat...
yarım saatlik araç kullanmak, park etmeye kadar her bi haltı yapabilmek gibi şartlarla ehliyet alacak olan bir sonraki sınavzedelere selam olsun.
1.90 boylu adama bile opel corsa verilen sınavdır. sürücü koltuğunun arkasında oturan bayandır. müfettiş mi hoca mı bilemeyeceğim zira derslere hiç gitmedim. koltuk geriye doğru itilirken arkadan bir ah sesi gelir. * ananı ski? noluyo? diyerek içten söylenilir ve arkaya bakılır ki kadıncağız arkada sıkışmış. doğrulur ve direksiyona doğru bakar, maşallah hala sığamamışsın diyerek güler. içten bi "çok komik amına koyım" düşüncesi geçse de ehehehe napalım babadan yadigar tarzı malca bi espri yapılır. direksiyon sınavı bitince, yolda da muhabbet edilmiş 3 art niyetsiz insanla vedalaşılır ve yolun hemen karşısında bulunan babadan ödünç alınmış arabaya binilir. göt, koltuğa güzelce yayılır ve müfettişlerle göz göze gelinir. iki tarafta da bi gülme olur. sonra siktirip gidilir.
benimki çok acayip değil dostlar, hepiniz nasıl yaşadınız böyle ilginç şeyleri? acaba bi götten sallama durumu mu?
ehliyeti almadan önce direksiyonda nasıl olduğunu sınayan sınavdır. yapılacak pek bişey yok, arabaya otur koltuğunu ayarla, kemerini tak, aynaları ayarla hadi dediklerinde sinyali ver yürüt. 5 dk. sonra sana sana dur diyecekler duracağın yeri iyi belirle şaşırtmaca yerlerde dur diyebiliyorlar. sinyalini ver dur. bu kadar hayırlı olsun deyip seni gönderiyorlar.
stres yaratan sınav. Öyle ki bütün direksiyon derslerinde kemeri takmayı hiç unutmadığım halde sınav esnasında unuttum. Yanımda oturan adamın "Kemeri takarsan güvenli olur" sözü tokat gibi suratıma inince farkettim. Bir de kavşaktan dönerken yolun boş olduğunu gördüğümden fazla duraksamadan dönüşümü yaptım. Derslerde hoca tamamen durduktan sonra yola bakıp sonra hareket etmemi söylemişti. Umarım bunlardan fazla puan kırmazlar ve geçerim.
