işte tüm mesele...diyalog olayında kimse tüm hıristiyanlar iyidir,emperyalistler güzeldir,siyonistler pek tatlıdır demiyor...hatta ihtilaf konularında haklılardır diyende yok...diyalogun anlamı bu değil zaten...yeter ki okuma objektif olsun...bu çok açık görülür...cemaat çizgi değiştirdi iddiasına örnek için patrikle alakalı geçmişte aksiyon dergisinin menfi haberlerinden bahsedenler var...okumuyorsunuz ki zamanı,aksiyonu....yakın zaman içinde mevcut papa hakkındada menfi(olumsuz)pek çok haber yapıldı....tıpkı gerektiğinde patriğe yapıldığı gibi...meseleye şöyle bakmakta fayda var...müslüman araplar; çinlilerle savaşırken hem müslüman olmayan türklerden yardım aldılar....hemde tarihin başka bir sahnesindede gene müslüman olmayan kimi türklerle savaştılar....demek öyle de...her an herkesle dövüşmekte,sevişmekte gerekmez...islam yaşamın akışına göre pratikler sunan yüksek yaşanabilir bir dindir...reformistlerin dini dejenere ettiği gibi sığ düşünceli yobazlar islamın hareket alanını küçültürler....bu daha islami değil daha yobazcadır...elbette diyaloğa cevaz veren hocalar delil koydular ve koymaktalar...onlar hz.peygamber taşlandığında yarasını kimin sardığını bilirler,müslümanlar zor durumdayken yardım aldıkları habeş kralının dininide bilirler,medine vesikasınıda bilirler,kiliseler havraların manastırların allahın adının anıldığı yerler olarak zikredilidiğinide bilirler,islam hukukunda-kuranda ve hadisde; ehl-i kitabın sair kafirlerden ayrı tutulduğununda bilirler(bilmiyorsanız bilenlerden sorunuz niye cevaz veriyor alimler diye)...onlar(alimler) hem osmanlının barışıyla övünüp hem diyaloğa karşı çıkmanın manasızlığının bilincinde kimselerdir...ve açıkçası onların(diyaloga cevaz veren alimlerin) çapında islam dünyasında alimde yokdur niyeyse....toplantılara; ibrahimi dinler arasında diyalog toplantısı denmesine; bu kavram kuranda geçmiyor diye karşı çıkanlar var...yüce allah yapacağınız toplantılarda kullanacağınız her kavram için kurandan isim arayınız demiş midir...dememişdir...mesele bir siyasi parti; şahlanış gecesi düzenlese şahlanış gecesi kelimesi kuranda geçmiyor diye caiz değil midir denecek...elbette denmeyecek...o zaman öyle de; adamlarla amacın üzüm yemekse ihtilaf konularına takılıp kalırsan sinerji meydana getiremezsin...ortak konularda değerlerde uzlaşırsın...bu 3 dinde kendisini ibrahim peygamberin yoluna dayandırıyor...o zaman ortak kelime üzerinde konuşursun,toplantının adını o isme dayandırırsın...mesela şia ile yapılacak olsa idi bu toplantı hz. ebubekirin üstünlüğü veya şia açısından hz. alinin üstünlüğüne takılırsan bir adım yol alamazsın...dinler arası diyalog toplantılarındaki amaç yav acaba şu asyayı nasıl hıristiyanlaştırırız değildir...diyaloğu başlatan vatikan falanda değildir(bediüzzamanın mektupları ve görüşmeleri,papalığın kararında çok zaman öncedir)...aslında son kertede her din adamının yapması gerektiği gibi barış temennileri,aids,madde bağımlılığı vs insani konularda uzlaşma sağlayıp faaliyet göstermekdir...gayet hoşdur bu kendimizi yobazlığın kollarına ve aşağılık kompleksine esir etmezsek....islam ne yazık ki medyayı elinde tutan küresel güçler tarafından hortlak gibi bir din olarak tanıtılamktadır...müslüman allah ve muhammed(a.s)ın ismini yaymakla mükelleftir...bırakınız birileri bu imajı olması gerektiği gibi lanse etsinde tebliğ kapıları aralansın....kaygıları anlıyorum...müslümanların küfür karşısındaki dinamik yapısı kaybedilir deniliyor ama katılmıyorum...islami akla gayet uygun gerçekçi ve çıkarımıza bir proje olduğu kanaatindeyim....en azından komünistlerle,ulusalcılarla vs. işbirliğine cevaz veren(vermesede fark etmez) aklın almayacağı bir şey değil....üstelik dinsel açıdan teorik ve pratik doneler mevcut
sadece türkiyede olay olan bir hadisedir...sadece fethullah gülen hocaefendi değil suudi müftüsü abdulaziz el şeyh,kudüs müftüsü muhammed emin el hüseyni,iran eski cumhurbaşkanı hatemi,suriye müftüsü şeyh ahmet,el ezher şeyhi tantavi,rusya müftüsü gaynuddin daha kimler kimler dinler arası diyalog toplantılarına iştirak etmiş,cevaz vermişdir...elbette karşı çıkanda olabilir ama meseleye ilmi cevazın olduğu şii-vehhabi-sünni otaritelerce gayet açık ortada(mahalle şeyhi değil bunlar)...bu hadisenin vatikanın projesi olduğunu söylüyorlar ama verdikleri tarihten çok önce bediüzzaman hazretleri risalelerinde bunun gerekliliği üstünde durmuşdur...birde hadi doğulu fakir müslüman olarak batılı zengin hıristiyanlar karşısında aşağılık kompleksiniz var ve onlarla el sıkışırsanız dahi onların dinine girmiş olursunuz madem böyle...bu yahudilerindemi kafası basmaz veya protestanlarındamı akılsızdır katolik projesine ortak olurlar...teknolojinin bu kadar hızlı ilerlediği uzakların yakın olduğu...insanların tatillerinde başka ülkelere gidebildiği,çalışabildiği,yerleşebildiği,iş kurduğu,evlendiği,iletişim halinde olduğu internet çağında aksini savunmak entegrist tutum almaktır, sığlıktır...sığlık ne marifet ne takvadır...sığlığın sonu sovyetler birliğinin kaderini yaşamaktır...diyalog hadisesi ile müslümanlar üzerindeki öcüyü andıran barbar kasap imajını düzeltmek belli ölçüde mümkün olmuşdur...müslümanların çıkarınadır...
misyonerliğin en sinsi şeklidir; bir başka boyutudur.. toplu katliamdır, kitlesel imhadır.. haçlı seferlerini mumla aratmaktadır.
+ http://www.mehmetoruc.com/detay.asp?i=87
"Ramazan Ayı'ndan birkaç gün önceydi.Bir gönül dostuyla dini konular ve özel- likle oruç üzerine sohbet ediyorduk. Sohbet ettiğimiz mekan bir iş yeriydi.içeride bulunan müşterinin bizi can kulağıyla dinlemesine memnun olmuştuk. Onun da sohbete katılmak isteyişi her halinde belli oluyordu.Üç-beş dakika bekledikten sonra, Abi siz hala orada mısınız ?" diye sordu. Bu soru karşısında biz de her halde parasının üzerini mi alamadı ya da eksik mi verdik diye şüpheye düştük ve sordum.
"Hayır" dedi. "Ben onu söylemek istemedim.Siz hala Müslüman mısınız "
Hayda ! Bu da nerden çıkmıştı? Tepemizden kaynar su dökülmüşe döndük. Ya- nımdaki arkadaş yumruğunu sıktı ve ayağa kalktı,vurmasına zor engel oldum.inanın bıraksam dozer gibi ezip geçecek.Yerine oturttum ve sakin olmasını söyledim.
"Hayırdır delikanlı bu nerden icap etti ? Sen ne oldun ?"dediğimde.
"Ben Müslümanlıktan da, Türklükten de çıktım.Hıristiyan oldum."deyiverdi.
Hayretler içerisinde şaşakalmıştık.Anadolu'nun ortasında milli ve manevi değerlerine son bağlı Kırşehir'de böyle birisiyle karşılaşacağım hiç mi hiç aklıma gelmezdi.
"Bak delikanlı"dedim. "inşallah bu dediklerin doğru değildir.Ancak Yüce Allah insanlara değişmeyen bir özellik vermiştir.O da insanların soyudur.Bir başka devletin vatandaşlığına geçebilirsin ama yine sana Türk uyruklu ... vatandaşı derler.Bunu hiç- bir şekilde değiştiremezsin.Bunu aklının bir köşesine yaz.Gelelim din konusuna hak din islam dururken neden batıl olanını seçtin?Sen aklını mı kaybettin ?
"Yoo abi ben ne yaptığımı gayet iyi biliyorum.Otuz yıl Müslüman olarak yaşadım.Ekmek buldum,katık bulamadım.Katık buldum ekmek bulamadım diyeceğim ama gerçekten katığı hiç bulamadım.Mutlu bir hayatım olmadı.Oysa şimdi para hış, kadın var,içki var bol bol eğleniyorum.Hayatı yaşıyorum hayatı."derken gözlerinin içi gülüyordu.
Tamam dedim kendi kendime,şimdi tam can alıcı yerinden yakaladım. "Gali- ba otuz yaşındasın.Senin bu yaşının üzerine artı otuz,artı otuz daha eklesek sonu ölüm değil mi?Gerçek olan öbür dünyada bu davranışının cezasını çekeceğini bilmiyor musun ?Hep cehennemde kalacaksın.Yazık değil mi?Kısacık bir ömür için geleceğini mahvediyorsun.
"Bak abi,zamanında apdest aldım,namaz kıldım,oruç tuttum.Buna rağmen hocalar bizi hep ama hep ufacık yanlışlardan dolayı cehenneme gönderiyor.Koskoca hayatında bir yıl oruç tutmazsan ya da bir yıl namaz kılmazsan cehennemde yan da yan.
Biz şimdi yanmaktan kurtulduk.Papaz efendi bize ey cemaat Hz.isa müjdeliyor:Sizlerin Hıristiyanlığı seçmeniz cennete gitmek için yeterli sebeptir.Bizde zorluk yoktur.Yeyiniz içiniz,anlaşarak cinsel ilişkide bulununuz,hayatı doya doya yaşayınız.Yeryüzündeki bütün nimetlerden yararlanınız diyor.Bundan daha güzel ne olabilir ?"
"Batıl olan bir dinin ne hükümlerinin,ne de o,dini temsil edenlerin söyledikleri- nin geçerliliği olur.islamiyet'in gelmesiyle diğer dinlerin varlığı ortadan kaldırılmıştır. Hıristiyanlık ta ömrünü tamamlamıştır.Ondan dolayı papazın dediklerinin hiçbir tutarlı yanı yoktur.Çünkü Hıristiyanlık denilen bir din şu anda yoktur.Yeryüzünde tek hakim din islamiyet'tir.Bunu unutma delikanlı."
"Sen necisin abi."
"Hiç,ben boz bir adamım."
"Peki sen mi daha iyi bilirsin,yoksa yukarıdakiler mi?"
işin vehametini anlamıştım.Sözün nereye geleceğini de...Elbette ki yukarı- dakiler daha iyi bilirlerdi.Çünkü onların çoğu bu konuda ilim tahsil etmişlerdi.Üzülerek "Onlar" dedim.
"Olan bir şeyle olmayan bir şeyin diyaloğu olur mu?Sizin din adamlarınızla bizim din adamlarımız oturup diyalog yapıyorlar.Madem dinler arası diyalog var,öyley- se Hıristiyanlık ta var.Cennete gitmek için böyle bir kolay din dururken,islamiyet'te beklemenin ve bir çok şartı yerine getireceğim diye çalışmanın ne anlamı var."
iyi akşamlar dileyip çıkıp gitti.
işte dinler arası diyalogun bir Müslüman'ı nerden nereye getirdiğinin en açık,en acı ve düşündürücü sonucu.
Sayın diyalogcular din değiştiren bu insan sizin eseriniz.Ne kadar öğünseniz yeridir.
islamiyet'e ne Haçlı Seferleri,ne de misyonerlerin çalışmaları sizin kadar zarar vermemiştir.
Allah sizlerden cümle ümmeti Müslüman'ı korusun.! Amin..."
alıntıdır.
kimsenin inancına saygısızlık etmek istemem ama kafaya takılan sorular:
1.ilk başta adamı "sen hala müslüman mısın?" dediği için neden dövmeye kalkıyorsun?hoşgörün bu mudur?
2.aklı başında bir adam din değiştirilince türk olmaktan çıkılmayacağını bilmez mi? o zaman
2.madem bizim dinimiz o kadar mükemmel o zaman kuralım diyalog herkes müslüman olsun? hem fethullah bile diyalog kurun demiyor mu?
edit:düzeltilmiştir.
hiç bir zaman var olmamış ve olmayacak, durağan bir savaşmama dönemi yaşayan doğu ile batı arasındaki şu anki konjunktoru anlatabilmek için kullanılan kibar bir kelimedir ideolojiler arası diyalog, dinler arası diyalog, kültürler arası ilişki.
açıkça "mümkün olacak en uygun zamanda ananızı sikeceğiz" demektir karşılıklı olarak.
ha yarın marduk gelir. ya da ne bileyim; quesktronqwertylerinyalılar dünyaya saldırır, hepimiz aniden dünyalı oluveririz anca öyle olur o iş.
herkesin fanatikçe inandığı; kendi dininin allahı, diğerine inanmayı redediyor, inananı yakarım ulan diyorken nasıl olacak yavrum o dialog? ilişki?
"aziz kardeşlerimizin" papa 6. paul tarafından başlatıldığı gerçeği yüzlerine vurulunca hafif hafif epileptik şoklar geçirdikleri akım. evanjelistik muhammedi musevilik gibi bir hede. komik lan. merakla bekliyoruz bakalım ne olacak, nasıl birşeyler çıkacak ortaya.
la ilahe illallah muhammeden resulullah. allah tan başka ilah yoktur muhammed onun kulu ve elçisidir. bunu müslümanlar diyor.
peki dinler arası diyalogcu fetoş ne diyor? 'Muhammed Allah'ın resulüdür' kısmını söylemeksizin, sadece ilk kısmını ikrar eden kimselere rahmet ve merhamet bakışıyla bakmalıdır".
(bkz: fasıldan fasıla)
yani? yanisi şu; allah bir deyip muhammed (s.a.v) a iman etmeyenlerle konuşulmalıdır.
ne konuşacağız? dinimizi tartışmaya mı açacağız ehli küfür ile?
dinlerle diyaloğa geçtiğimiz zaman bütün dertlerimiz bitecekmiş gb bir imaj veriolarkı deli olmamak elde değil.dunyadakı çatışmanın temeli din-kültür gb farklarmış ve bunda uzlaşırsak dünya rahatlayacakmış.dünyadaki çatışmanın temelinde kesinlikle din kültür gb meseleler yok kardeşim , çatışma siyasi.ama bizde özellikle fethullah gülen grubu ısrarla üzerinde duruyor.siyasi kaynaklı bi çatışmaya din kültür medeniyet gb farklı alanlarla cevap verirseniz yanılırsınız.her şey kendi zemininde çözülmeli.problem burdan kaynaklanıyorsa neden abd nin orta doğudaki en iyi muttefiklerinden birisi kürtler.acaba aynı dınden veya ırktanmı bu adamlarda birlikteler yoksa siyasetleri uydugu içinmi?hungtington bi taş attı fetullah gülende kuyuya düştü walla.artık ne gb bi çıkar var orasını anlayamadım.ama bu fg grubuna bakınca bi koyundan iki post çıkmaz deyiminin doğru olmadıgını ispat edecek kabiliyette olduklarını görüyorum.var bi bildikleri var
fetullah gülenin dinler arası diyalog diyerekten işinin enternasyonel yanını meşrulaştırması. madem dinler arasında diyalog var peygamber sonrasında dört halife ve devamındaki islamın devlet-i aliye'sinde din adına savaşlar neden yapıldı. dini yaymak için kan dökülecekse * konuşmanın bir tek anlamı kalıyor; hiristiyan, musevi ve diğer beşeri dinlere teslim olun çağrısı. fetulla gülen'nin yolundan gidilirse din adına savaşmış herkez din adına değilde ganimet adına savaşmış kişiler oluyor demektir. ya cihat kavramında yada fetulah gülenin öğretisinde yalan var demektir.
fıkıh ve tarih bilgim beni yanıltmıyorsa, bu salt bir inançların birbirine saygısı, insanca geçinmesi ve iletişim değil, islam alemini dolayısıyla türk devletini tuzağa düşüren tehlikeli bir laf.
türkiye cumhuriyetini yönetebilmek için, abd yahudi lobilerinden onay alması gereken bir siyasi topluluğun, işbaşına gelince uygulayacağını vaad ettiği milli dini taviz.
"bop'a giden yollar dialog taşlarıyla döşelidir"
bengidemem.*
diyaloğu, konuştugu kişilerin dinine geçme olarak anlayan zihinlerin
şiddetle karşı çıktığı bir düşüncedir.
diyalogtan kaçtıgımız için bizleri eli silahlı kaba saba adamlar olarak tanıttılar dünyaya.
bizler artık kendimizi tanıtmalıyız ifade etmeliyiz cümle aleme.
papayla, papazla, hahamla görüşmek, konuşmak, iftarda aynı masaya oturmak ne kaybettirir bizlere bunu anlamış değilim.
bir müslümanın hoşgörü sahibi olması için "dinler arası diyalog" fasaryalarına ihtiyacı yoktur zira müslüman zaten hoşgörülüdür. Nitekim surları aşan fatih sultan mehmed han* herkesin dini hayatında serbest olduğunu bildirmiş, bu serbestlik sayesinde gayrimüslimleri devlet-i aliyye'de bürokrasi, siyaset, ekonomi sahalarında önemli noktalarda görmek mümkün olmuştur. Buna rağmen müslüman olduğu halde hoşgörü sınırlarının dışında davrananlara bakıp "bu mu islamiyet?" diye sormak kişinin kabahatini dine bağlamaktır ki bu da bağcı dövmektir.
hristiyanlığın ya da museviliğin bozulmamış halinin islamiyet olduğunu müslümanlara değil gayrimüslimlere anlatmak gerekir. Biz zaten tartışılmaz ve sarsılmaz biçimde iman etmişiz. Öğrenmek istersen gel sor, işte o zaman diyalog olsun. Yoksa kilisede oruç açıp, "dinler arası diyalog kuruyorum" fantezileriyle ancak papazlara çömez olursunuz.
Vizigotlardan Sarafenler'e kadar Hristiyanlık dini ile temasa geçen bütün ırklar, kavimler er ya da geç Hristiyanlığı kabul etmişlerdir. Bu genel kuralın tek istisnası "TÜRKLERDiR."
1854 kardinal newman
"Dinlerarası diyalog, Kilise'nin bütün insanları Kilise'ye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır. ... esasen misyonla ve misyonun şekilleriyle diyalog arasında özel bir bağ vardır. Bu misyon aslında Mesih'i ve incil'i bilmeyenlere ve diğer dinlere mensup olanlara yöneliktir. ... Diyalog Tanrı"nın Krallığına doğru bir yoldur ve bunun süresini ve mevsimini sadece Baba bilse de, mutlaka sonuç verecektir."
1991 papa 2. jean paul
Birinci bin yılda Avrupa hristiyanlaştırıldı.
ikinci bin yılda Amerika ve Afrika.
Üçüncü bin yılda hedef Asya' dır.
26 Aralık 1999 Papa 2. Jean Paul
"Diyalogtan söz ettiğimizde bu faaliyeti Kilise şartları çerçevesinde misyoner ve incil'i öğreten bir cemaat olarak yapmakta olduğumuz açıktır. Kilise'nin bütün faaliyetleri, üzerinde taşıdığı şeyleri yani Mesih'in sevgisini ve Mesih'in sözlerini aktarmaya yöneliktir. Bu sebeple diyalog, Kilise'nin incil'i yayma amaçlı misyonun çerçevesi içinde yer alır."
1973 kardinal Pietro Rossano
"Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog için papalık konseyi misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz."
9 şubat 1998 fethullah gülen
........
"Şehitliklerimizin üstüne kilise yapanlar hangi yüzle ve neyin diyaloğundan bahsediyorlar!"
20 Aralık 1998 Hüseyin Simaviç - Bosna Müftüsü
"Batılılar Afrika'ya geldiklerinde bizim topraklarımız, Hristiyanların ise incilleri vardı. Hristiyanlar bizden gözlerimizi kapayarak dua ve ibadet etmemizi istediler. Gözlerimizi açtığımızda bizim elimizde incil vardı, onların ayakları altında ise bize ait topraklar!"
jomo kenyatta
"Kıyamet kopmazdan önce gece karanlığın parçaları gibi fitneler olacak. (O vakit) kişi mümin olarak sabaha erer de kafir olarak akşama kavuşur. Mü'min olarak akşama erer, kafir olarak sabaha kavuşur. Birçok kimseler azıcık bir dünya menfaatine dinlerini satarlar."
tam bi safsata, neymis dinler arasi diyalog efendim, bizden bi muftu, bi tane papaz haham falan, biri kuran okur biri incil digeri tevrat sonra bunun adi dinler arasi diylog olur. bi muslumanin diger dinlere mensup insanlarla dinsel diyalogu teblig boyutundan ote gecemez. biz deriz ki Allah bir, hristiyan teslise inanir, biz Allah her seye kadirdir deriz, yahudi hz idris in Allah i gureste yendigine inanir. hadi simdi bu sekilde bi diyalog nasil olur tasavvur etmeye calisalim.
-Demek isminiz Musa, diye gülümsedi Hıristiyan misyoner. Siz çok akıllı ve aydın bir beyefendiye benziyorsunuz. Yanılmıyorum değil mi?
-Yanılmıyorsun da, sen önce dilinin altındaki baklayı çıkar bakalım, dedi Musa Dayı.
-Hah! Ben de dinler arası diyalogdan bahsedecektim size: Hani, her dine mensup insanların kendi aralarında kaynaşmalarından. Bazı liderlerin, bu alışverişi günümüze kadar nasıl engellediğinden ve dinler arası diyaloğun nasıl kurulması gerektiğinden bahsedecektim. Hıristiyanlar ile Yahudiler zaten iç içe, kendilerine Müslüman diyen Muhammedilerin de işte bu birliğe dâhil olmanız gerektiğini anlatacaktım.
-Ben zaten kendi oğluma öğrettim dinler arasındaki irtibatı, dedi Musa Dayı. Bunu da babamdan öğrendim. O da dedemden öğrenmiş. Peki sen kimden öğrendin?
-Ben mi, dedi misyoner. Biz bunu Vatikan'dan öğrendik, bir önceki Papa'mızdan. Bu yeni çalışmayı bildiğinizi duymak ise şaşırttı beni!
-iyi dinle: Dedemin ismi Davut idi. Babamın adı ismail, amcamın adı ise ibrahim. Benim ismimi biliyorsun ki Musa'dır, hanımımın adı Meryem, oğlumun adıysa isa. Bizler bütün Peygamberlere inanıyoruz; her birini seviyor ve isimlerini ismimiz biliyoruz.
-Çok güzel, bunlar bizim kutsal isimlerimiz.
-Fakat... islamiyet gelmeden önceki dinlerin insan eliyle bozulup değiştirildiğini siz de bizim kadar biliyorsunuz. Hazreti Meryem'den doğmuş bir insan olan isa peygambere tanrı diyor; son din olan islâmiyet'i din kabul etmiyor; bizlere yani bütün Müslümanlara dinsiz gözüyle bakıyorsunuz!
-Aslında şöyle düzeltmek...
-Sözümü bitireyim de öyle konuş! Bizler, tarihin her döneminde sizlerle birlikte yaşadık. islâmın o yüce hoşgörüsü olmasaydı yeryüzünde pek çok insan ırkı tükenirdi Eğer şimdi hoşgörüden, dinler arasında bir diyalogdan bahsedecekseniz; şartlar eşit olmalı: Bir kısmınız tanrı üç, bir kısmınız birdir, diyor. Allah birdir diyenler, Muhammed O'nun resulüdür, demiyor!
Sen şimdi git ve bana bunları anlatmak için; annesinin adı Emine, hanımının ismi Ayşe kızının adı Fatma olan... Ve kendi ismi Mahmut veya Mehmet olan bir arkadaşını gönder ki; o aynı zamanda Birdir Allah derken Muhammed Resulallah da desin!
Birlik ve dinler arası diyalog ancak böyle olur!
siyonizm'in ve emperyalizmin yeni oyunudur. amaclari toplumlarin dinleri hakkindaki bilgisizliklerinden faydanalarak, butun dinleri kendi cikarlarina hizmet eder duruma getirmektir.
bu anlamda 3 semavi din olan hristiyanlik, musevilik ve islamiyet'i "ibrahimi dinler" adi altinda yeniden tanimlayarak bu dinlerin mensuplarini yahudilerin kontrolu altina almaktir butun amaclari. hedef uzun vadede tum dunya halklarini adina yeni dunya duzeni denilen zirvaligin yani kuresel kralligin kolesi yapmaktir.
"ibrahimi dinler" tanimlamasini kullanmalarindaki amac, butun tek tanrili dinlere mensup insanlarin zaman icinde bu durumu sorgulamaya baslamalari, ve tum insanlarin ayni tanri'ya inandiklari gerceginden hareketle milli ve irksal degerlerini onemsememeye baslamalaridir.
bu sayede milletleri mikro olculerde parcalayarak uzun vadede kendi karsilarinda bir guc olmaktan cikaracaklardir.
bu baglamda turk irki'na dusen gorev, genlerine ve kromozomlarina kazinmis olan karakteristik ve ulusal ozelliklerine ve turkluk bilincine sahip cikmaktir.
al-i imran 19'u tanımayan yani yüce yaratana şirk koşan ama bizden daha dinci olan fetoş hocanın ve nurcu tayfasının ortaya attığı islamiyet düşmanlığıdır. al-i imran 19 ne diyor; allah katında din islamdır.
hakkın gelip batılın haram olduğuna "inanmayan" ey müsürman fetoşcular (küfüre girdiniz müslümanlıktan çıktınız tövbe ediniz) , hak ile batılı nasıl diyaloğa sokarsın! onu allah kabul etmez, bunu allah kabul etmez der durursun.. peki ya allah bunu kabul eder mi? sana göre edecek çünkü din de tekelinizde değil mi?... peki ya din tekelleştirilir mi? sorun kendi hocalarınıza (kapalı alanda) dinleri diyaloğa sokmak sizce caiz midir hocam! sizi gidi hokkabaz hocalar sizi...
dinler arası diyalog yahudilerin safsatası islamiyeti yıpratma politikalarından birisidir, amerikanın yanlışlıkla camiiyi bombalayıp bizlere bunu izletmesi gibi birşeydir bu da, nabız yokluyorlar. yahudileşiyorsun ey diyalogçu! islam toprakları oldu kan gölü, bu diyalogçular sanki mezarda ölü, akan bütün kanlar hak için aksa, esir mi olurdu mescid-i aksa!!! durmak yok diyaloğa devam...
bir cok insanin "ambivalent" bir goruse sahip oldugu sorunsal. diyalog, insanlar icin, ve hicbir sekilde kacacak, sakliyacak, eksik kalacak bir tarafimiz yok hem dini, hem medeni, hem kulturel vs vs bakimdan. Fakat karsidaki muhattapimiz bizi "evil"olarak goruyorsa, "ne diyalogu kardesim, biz dini ve kulturel bir zeminde catisma olduguna inaniyoruz" diyerek kendilerini bizim zittimiz olarak niteliyorlarsa, bizim en azindan bizden bazi hosgoruculerin "diyalog diyalog" diye ellerini ovusturarak bir araya gelme cabalari tam bir ACZIYET goruntusu olusturmakta maalesef. hem hangi diyalogdan bahsediliyor anlamakta guzluk cekiorm acikcasi: belki evinde aile bireyleriyle, sokaginda komsulariyla saglikli bir iliski kurmak gibi bir amaci olmayipta, bu diyalog elcilerimizin (!) "the others"larla girmeye calistiklari ortak zemin, ortak payda arayisi ne buyuk tezat, ne buyuk paradoks.
dinler arası diyalog dandinisini savunan kişilerin önce diyalog nedir onu bilmeleri gerekmektedir. Fransızca'dan dilimize katılmış bu terim "Karşılıklı konuşarak belirli husularda Anlaşmak ve uyum sağlamak ve de bu yolda çalışmak" anlamına gelirmiş. şimdi islam dini hangi din ile konuşarak karşılıklı uyum sağlama yolunda emin adımlar atacaktır? hangi husular konusunda ortak kara vereckler? ne katacaklar acaba islam dini içine başka dinlerden? ayrıca, fethullah efendi bunu bütün islam alemi adına yapmaktadır ama tüm islam alemi fethullah efendiye aynı şekilde katılmakta mıdır?
hem dil bilmi açısından hemde bir sosyolojik kavram olan din açısından bu işte bir terslik olduğu belli. kesinlikle bir terslik var ama okyanus ötesinde oturan ağalak peygamberlerine sonsuz biat etmiş kullarının bu tersliği idrak etmeleri imkansız. yazık!