dinin insan hayatındaki yeri ve önemi

entry8 galeri0
    1.
  1. din; insanları dünya ve ahirette mutlu etmek amacıyla yüce allah tarafından gönderilen ilahi kurallar, ilkeler bütünüdür. dinin ilkelerini, kurallarını insanlara peygamberler ve kutsal kitaplar açıklamıştır. peygamberler allah'tan aldıkları vahyi insanlara iletip açıklamışlar, yaşayışlarıyla onlara örnek olmuşlardır.
    din; insanlara, evrenin ve canlı, cansız tüm varlıkların yaratıcısı olsan yüce allah'a inanıp ibadet etmeyi öğütler. örneğin, bu konuyla ilgili olarak kur'an'da şöyle buyurulmaktadır: ''muhakkak ki ben... allah'ım. benden başka ilah yoktur. bana kulluk et, beni anmak için namaz kıl.'' başka bir ayette de şu ifadeler yer alır: ''yalnız allah'a kulluk et ve şükredenlerden ol.'' dinin bu öğütlerine uyan insan, yaşamını anlamlı bir şekilde sürdürür; kendisini ve bütün kainatı yaratan allah'a inanıp ibadet etmenin huzurunu duyar.
    din, insan ilişkilerini düzenlemeye yönelik ilkeler ortaya koyar. örneğin; anneye ve babaya iyi davranmayı, komşu haklarını gözetmeyi, akrabaları ziyaret etmeyi öğütler. yoksullara yardım etmek, kimsesizleri koruyup gözetmek, zor durumda kalanlara destek olmak da dinin buyruklarındandır. kur'an-ı kerim'de bu konularla ilgili bir çok ayet alır. örneğin, bir ayette şöyle buyrulmaktadır: ''allah'a ibadet edin ve o'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. ana, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya... iyi davranın...'' dinin bu öğütlerine uyan kimse, iyi huylu ve güzel ahlaklı olur. insanların sevgi ve saygısını kazanır.
    din, kişiye ve topluma zarar veren her türlü davranışı yasaklar. örneğin; yalan söylemeyi, hile yapmayı, insanlarla alay etmeyi, başkalarının özel hayatını araştırmayı kötü davranışlar olarak nitelendirir. bunlardan kaçınılmasını ister. dinin bu gibi emirlerine uymak, toplumda barış, huzur ve güven ortamının oluşmasını sağlar.
    toplumların örf ve adetlerinin, ahlak anlayışlarının oluşmasında dinin önemli etkisi vardır. hukuktan mimariye, sanattan edebiyata değin toplum hayatının her alanında dinin etkilerini görmek mümkündür. günlük konuşmalarımızda pek çok dini ifadelerin yer alması, yemeklerden önce yada sonra dua edilmesi, erkek çocukların sünnet ettirilmesi, ölmüş kişiler için mevlüt okutulması buna örnek olarak gösterilebilir. ülkemizin her tarafında yer alan cami, medrese, külliye, sebil, han ve hamam gibi tarihi yapılar da dinin toplum hayatındaki yerini gösteren örneklerdendir. tüm bunlardan da anlaşıldığı gibi dinin hem birey hem de toplum hayatında önemli bir yeri vardır.
    3 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. din: daha üstün bir akıl tarafından ortaya konulmuş kurallardan, kanunlardan oluşur.

    islam dini için düşünürsek hayattaki birincil önemi ahiret inancından gelir. yani sonzsuzluk arzusu.
    diğer bir kavramsa "mutluluk". din hayata düzen getirir. her ne kadar din adı altında bir çok şey bozulmuş olsa da...

    dinin insan hayatındaki önemi "sonsuz ve mutlu olma arzusunda" gizlidir.

    gerçi kimi zaman insan hiç olmak ister ama "hiç" i bilemeyiz ki ya da böyle bir şey mümkün olabilir mi?
    0 ...
  5. 4.
  6. 5.
  7. Din insanların umududur. Bu dünyada elde edemediklerini başka bir dünyada elde etme fırsatı bulan yegane kurumdur. insanın ölümsüz olma isteğini doyurur.
    Boşluğa düşmekten alıkoyar. Açıklanması mümkün olmayan sorulara cevap verir ve insanın zihnini rahatlatır.
    Bu yüzden birçok insan dinlere inanır. Kafayı yemeden yaşayabilmek için inanmak zorundadır.
    Bir ateist olarak bunun çok empatisini yapmışımdır.
    0 ...
  8. 6.
  9. "Dinsiz bir toplum düşünülemeyeceği gibi din dersi vermeyen okul da düşünülemez."

    Mustafa Kemal atatürk
    1 ...
  10. 7.
  11. din bir tür yaşam şeklidir. evet, insan hayatını düzenler, toplum hayatını düzenler fakat bunu suni bir kurum olarak evrensel ahlak yasasıda yapar. ayrıca bir de vicdan denen otokontrol mekanizması var.

    tüm bunların içerisine dini yerleştirdiğimizde ise bilinçli vicdan ve bilinçsiz vicdan denen iki yeni kavram kullanırım ben.

    dini üzere yaşayan bir insan; günah, sevap ve salt allah/yaradan rızası için iyilik yapar ya da hayatını belli bir nizam doğrultusunda ilerletir yani diyeceğim o ki belli bir amaç bilinç içerisinde bunu yapar, kötülük yapmaması da aynı şekilde bilinçli bir vicdan sonucu oluşur.

    din üzere yaşamayan bir insanda ise şöyle bir durum vardır; iyilik yapar, kötülükten kaçınır vs. fakat tüm bunları yaparken bir amaç gütmez. vicdan mekanizması amaçsızca çalışır ve kişiyi iyi olmaya iter.

    şems suresi\8: "..., sonrada ona 'hem kötülüğü, hem de sakınmayı' ilham edene andolsun ki!" ayette de görüldüğü üzere allah iyiliği ve kötülüğü ilham ediyor bura da ilham bana vicdan çağrışımını yapıyor. mevdudi tefsirine bakarsanız onunda vicdana atıfta bulunduğunu göreceksiniz. yani vicdan seni kötülükten alıkoyup iyiliğe iter. din vicdan denen kurumu anlamlandırır bir bilinç doğrultusunda hayatı idame etmeye yarar. tüm bunların getirisiyse paha biçilmez bir iç huzurdur. ve evet, dinin insan hayatındaki yeri ve önemi de aynı şekilde paha biçilmez iç huzurun ta kendisidir.
    0 ...
  12. 8.
  13. - Din insanin cevaplayamadigi temel sorulari cevaplandirir.

    - Din fert ile yaraticisi arasındaki iliskiyi duzenler.

    - Din insana sorumluluk yukleyerek hayatina anlam kazandirir.

    - Din Ahlak kurallarini duzenler

    - Din toplumun kimligi olan orf ve adetleri duzenlenmesinde etkilidir.

    - Din sosyal yardimlasmayi guclendirir.

    - Din insanin kendisine ve topluma zarar veren butun davranislari yasaklar.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük