geçen gün yani çin'de uygur türkleri'ne yapılan katliamın duyulduğu gün istiklal caddesi'nin üst tarafında bir işim vardı ve onu halletmeye gitmiştim.hava sıcaktı.biraz da yorulmuştum.gölge bir yerler arıyordum dinlenmek ve serinlemek için.bunu üzerine caddenin aşağısında sahafların bulunduğu aslıhan pasajına girmeye karar verdim.tam pasaja girecekken katliama yapılan protestoyu gördüm ve sevindim bizim ülkemizde de duyarlı insanlar varmış dedim hatta katılmayı da düşündüm.ama sevincim ve isteğim kursağımda kaldı maalesef.çünkü protestoda atılan sloganlar ''müslüman kardeşlerimize sahip çıkalım'' ''müslüman uyuma'' ''din kardeşlerimiz'' gibi sadece dini ögeler barındıran arada bir de ''soydaşlarımıza yapılan zulme seyirci kalma.'' gibi sloganlardı.yani grup şunu demek istiyor; ''orada katledilenler müslüman ve türk, çin ise müslüman değil.dolayısıyla burda ters bir durum var.bu direkt olarak müslümanlara ve türklere karşı yapılmış bir davranış.o zaman ne yapalım protesto edelim.neden çünkü oradakiler müslüman ve soydaşımız.'' yani bu demek oluyor ki ikili ilişkilerden ilk olarak karşısındaki insanın kişiliğine değil de ırkını ya da dinini göz önünde bulunduran insanlar orada katliama uğrayan insanları kendi dininden ve soydaşından olduğu için savunuyor.bu demek oluyor ki bu kişiler bir hristiyan diğer bir hristiyana ya da museviye ya da bir dinsize saldırırsa ''bu bizim yani müslümanların dışında gerçekleşen birşey ve dolayısıyla biz bu olaya karışmayalım.insanlar mı ölüyor olsun onlar kendi aralarında halleder.zaten bu müslüman olmayanlardan korkulur.'' moduna geçiyorlar ve insanlığı ikinci plana itiyorlar.ama insanlık yaptıklarını zannederek çin'i protesto ediyorlar.
tabi bu sadece müslümanlar'a özgü bir davranış değildir.aynı şeyi museviler ve hristiyanlar da yapmaktadırlar, ''din'' ve ''ırk'' gibi akıllı kişiler tarafından çok kolay sömürü aracı olarak kullanılabilen kavramlar dünya üzerinde bulunduğu sürece de bu davranışı göstermeye devam edeceklerdir ve bizlerin yine yanlışı doğru doğruyu yanlış olarak görmemizi ve insanlığı ikinci plana atmamızı sağlayacaklardır.
gazze, çeçenya, filistin için yapılan protestolarla eşdeğerdir. ben, papa'nın kalkıp, müslümanlara zulmetmeyin diye vatikan'dan dünyaya buruk vereceğini sanmıyorum. en fazla kalkıp, iki üç kuruntu söz söyleyecektir. neden peki? adam, müslüman nüfusunun giderek yeryüzünde arttığını, bunun tam tersine hıristiyan nüfusunda stabilize bir durum yaşandığını gayet iyi biliyor. dini olarakta; bugün bir hıristiyan ülkesine saldırılsın, adamlar nasıl birliği sağlıyor, yeryüzündeki tüm hıristiyanlar, verilen notalar, katolik, protestan kiliselerinden gelen sert açıklamalar. ama bu iş türkiye'ye yahut başka bir ülkeye geldiğinde farklılık kazanıyor. bunu da, bize kendi sistemlerini dayatanlar yapıyor.