bu zamana kadar çoktan kalkmış olmaları gereken vasıfsız kesim. sonuçta sabahın köründen gecelere kadar eşek gibi çalışıp ay sonunda asgari ücretlerini almaları gerekiyor. hallerinden memnunlarsa bir sıkıntı yok tabii. işe geç kalacaksınız ama benden söylemesi.
inancı olduğu dini şahsi çıkarları uğruna pazarlayan insan çeşididir . tanımı bu ve yorum gerektirmez . sadece müslümanlıkta değil her dinde örnekleri çoktur .
8 yaşındaki çocuğa 20 kişinin 7 yıl boyunca tecavüz ettiği ve yaşanan insanlık dışı suça herkesin sessiz kaldığı Elazığ'ın Bulgurcuk köyünün 2011 genel seçimlerinde ortaya koyduğu profil Türkiye'de kadın sorununun temellerini tüm çıplaklığıyla yansıtıyor.
Karakoçanlar ilçesinin Bulgurcuk köyünde geçen seçimlerde ortaya çıkan oy oranları şu şekilde:
AKP: 342
HAS PARTi: 111
Saadet Partisi: 43
CHP: 3
Türk Parti: 2
MHP: 1
HEPAR: 1
Buna göre, 503 geçerli oyun olduğu köyde AKP'nin oranı yüzde 67,9 iken, dinci partilerin oy oranı (AKP + HAS PARTi + Saadet Partisi) toplamda yüzde 98,6'yı buluyor.
dini sömüren bağnazlardır. atatürkçülük'ü dinsizlik zannederler. "demokrasi" diyerek dinci yönetim kurmaya çalışırlar, demokrasi sadece arkasına sığındıkları bir kelimedir. nereden mi biliyorum? çünkü içki yasaklandığında "içki içenler ne olacak" diye sorarsanız "içmesinler" yanıtını alırsınız, ama sorarsanız 'demokrat'tırlar, özgürlükçüdürler. bunların özgürlük anlayışı kendileri ve pislikleri içindir.
"atatürkçülük baskıcı rejimdir" derler ama atatürkçülük insanlara saygılıdır, dincilerin ise kendilerinden olmayanlara saygıları yoktur. kafaları tek yönlüdür; o da vatana ihanettir.
siyasi başlık olarak kabul ediliyor ya ben buna çok gülüyorum.
tanım olarak, içki içmeyi tamamenden hallice, 22-24 yaşlarına kadar yasaklamaya çalışıp, evlilik yaşını düşürmek için kıçlarını yırtanlardır efendim.
15-16 yaşındaki kızları evlendirmek, kadınların bekaretlerini ev, araba karşılığı satmakta rtük üyelerimizin "kültürümüzde var" düsturuyla beis görmeyenlerdir.
