din ile özgürlüğün birbirine olan ihtiyacı

entry2 galeri0
    ?.
  1. islâm da dahil büyük dinlerin ısrarla üzerinde durdukları ahlâkî kavramların özellikle de iyi ve kötüyü ayırdetmenin bir anlamı olması için insanın özgür olması gerekli.

    Özgür iradeye sahip olduğu içindir ki insan yaptıklarından sorumlu tutulabilir.

    islam'ın (ve hemen bütün dinlerin) hakkıyla yaşanabilmesi için devlet herşeyden önce özgürlükleri azamî seviyeye çekmeyi amaçlamalı.

    Bu ise devletin küçülmesi, yerel idarelerin ve sivil kuruluşların güçlenmesiyle olabilir ancak.

    Bir başka deyişle dindarların açısından ideal bir devletin en önemli vasıflarından biri hak ve özgürlükleri azamî noktaya çekmek değil midir?

    Diğer yandan özgürlüklerin azami noktaya çekilmesi için de insanların ahlâkî referanslara ihtiyaçları var.

    Bu illâ ki kitapları, ibadethaneleri ve ruhban sınıfıyla kurumsallaşmış bir din olmayabilir.

    Bir hayat felsefesi veya mistizim de insanların manevi açlığını doyurabilir.

    Onlara "bana yapılmasını istemediğim şeyi başkasına yapmayacağım" dedirtebilir.

    Böyle bir manevî yapının eksikliği eninde sonunda insanları birer "para kazanma makinası" haline getiriyor.

    Hayattan aldığı hazzı maksimize etmeye programlanmış bu robotlar ne yapıp edecekler, başkalarının haklarına tecavüze yeltenecekler.

    Bu tecavüzlerin gelişen teknoloji "sayesinde" daha şiddetli, hızlı ve geniş çaplı olmasını engellemek elbetteki devletten ve/veya AB/BM tarzı uluslararası konstrüktivist kurumlardan beklenen bir görev olacak.

    Erdem/ahlâk kavramlarını bireye hapsetmek meydanı hedonizme bırakıyor. Hedonizm ise ister zengin olsun ister fakir her topluma şiddet getiriyor.

    Manevî referansların aşındığı özgür(!) toplumlar nefsanî tutkuların kölesi oluyorlar.

    Dünyevî zevkleri maksimize etmeyi amaç edinen bireyler ve topluluklar "yok edilme" korkusu ile diktatörlere kolayca boyun eğiyorlar.

    Komünizm korkusunun yerini alan islâmî(!) terör karşısında batı demokrasilerinin çaresizliğini gözlemek yeterli değil mi? *
    0 ...
  2. ?.
  3. Bireysel olarak özgür olabilmek kendi sorumluluğunu alarak kendini kısıtlayabilmektir. Toplumlarsa kendilerini yasalar ahlaki ve dini kurallar koyarak kısıtlarlar, böylelikle kendi belirledikleri çerçevede özgürlüklerini yaşarlar. dolayısıyla özgürlük din olmasa da yaşar (yasalar ahlaki kurallar ile). insanlar dini ve ahlaki kurallar olduğu için doğru davranmamaktadır, sadece toplumsal olarak daha sorunsuz yaşamak için dini hukuki ahlaki kuralları kullanırlar.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük