üyelik iptalinden sonra verdikleri kartı biz gelip alacağız diyen, sonra neden getirmediniz diye sözleşmeye çivi yazısı ile yazılmış maddeye dayandırıp eve güzel bir fatura gönderen şirkettir. neyseki beddualarım tuttu da d smart adında şirin mi şirin bir rakipleri oldu. sonları cine 5 den beter olsun. *
kendi alanında uzun zamandır tekel olan ama yeni cıkan dsmart gibi kuruluşlarla sarsılacak gibi olan platform. oldukça kaliteli, izlenesi program ve kanallara sahiptir kendisi.
alışkanlık yaratan platform. son 3 senedir bırakalım artık diyoruz beceremiyoruz. guide ve info olayı yardırıyor üzerine filmler falan. şimdi bir de türkmax var ortalıkta duyulmamış türk filmleri. bırakılamayan platform.
benim gibi aylık ücretlerinden şikayetçi olan uuserlara arayıp karşılarına çıkan ilk görevliye "digiturkumu de iptal ederim romayı da yakarım" tarzı tehtitler savurarak hem ücretlerinde 3-5 ytl'Lik indirmler alabileceği hem de bu fiyatı 1 sene boyunca sabitleyebileceği oluşum.*tehtitin boyutlarını arttırdıkça aldığınız indirimin atracağına dair düşüncelerim var lakin ben sadece 3 ytl'lik bir indirim koparabildim.
su son cikan "24 ay boyunca 9.90 ytl ode,kurulm bedava" digiturk aboneligi konusunda internet sitesi ve sozlesmeleri dahil hicbir yerde yazmayan "yayin actirma" adi altinda aldiklari 20 ytl yi kime sorsam agiz burup bir sekilde gecistiren sirket.
bunun yaninda servisleri gayet hizlidir. dun gece 3 te yaptigim internetten abonelik basvurusuna bugun saat 5 te gelip isimi halletmislerdir.
ayrica televizyonunuzda scart girisi var mi yok mu sormadan lomburt diye evinize gelip kuruluma baslarken scart in olmadigini gorduklerinde bir techizat takmak isterlerse de 35 ytl ucret daha aliyorlar. sukur benim televizyonuma ondan gerekmedi ama bilginiz olsun diye soyluyorum.
su an alirsaniz ilk ay boyunca mega super paket uyeliginde oluyorsunuz ve butun kanallar acik oluyor.
yakında mahkemelik olacağımız şirket.
mahkeme sonucunda da son kuruşuna kadar davayı kazanacağımıza eminim.
efendim kendileri ayıplı mal satmak konusunda birinci sıradadır.
verdikleri reciever'ler in ömrü genelde 3-4 gün içinde değişmektedir. kendileride zaten bunun farkında ve sorununun reciever'in kalitesiz soğutucu bloklarından olmasından dolayı ısınarak bozulmasını ama ellerinde şuan sadece bu reciever olduğunu belirterek sorundan yırtmaya kalkıyorlardır.
birde her geldiklerinde 15ytl servis ücreti alarak reciever ı değiştiriyorlardır.
ama değiştir değiştir nereye kadar?
anında mahkeme. şuana kadar yapmış oldukları servis ve değiştirdikleri ürünler ayıplı mal kısmına girmekte. birde bu zeki şirket bizim sözleşmeyi tek taraflı fesh etmeden dolayıda para talep etmekte.
kendilerine yazdığımız yazıda bu ücretin kesinlikle ödenmeyeceğini ve mahkeme yolu ile yaşadığımız mağduriyetin fazla fazla talep edileceğini bildirdik.
yok öyle tüketiciyi sömürme ve aldatma.
hodri meydan digiturk.
sen mi yaman biz mi yaman göreceğiz.
aylığına 90 milyon da ödeseniz 20 milyon da ödeseniz,daha değişik alternatifleri de olsa(d smart,uydu gibi)eğer bir kere üye olduysanız hep ilk gözağrınız olacak vazgeçemiyeceğiniz özlenen dijital kutu.ayrıca halka ilişkileri de bunca yıldır bizi hiç sinirlendirmemiştir gayette güzel ve hızlı yardımcı olmuşlardır her konuda.
pazarlama stratejilerindeki hatalara rağmen, türkiye de televizyon alışkanlıklarını kökünden değiştirmiş, insanları özgür kılmıştır. sırf türkçe dublajlı tematik kanalları için bile üye olunmaya değer bana göre.
9 ytl ye 24 ay bedava üyelik kabul ederek benim yan odayla birlikte neden hala 30 ytl bayıldığımı anlayamadığım ve artık d-smart a geçip geçmeme tereddütüne düşüren kurum.
son reklamı ile gözümden iyice düşmüş kuruluş.
bilmeyen vardır yazalım buralara ki bilmeyen kalmasın. bir çocuk, babasının büyük ihtimal karne hediyesi olarak aldığı bisiklet ile digiturk sahibi çocuğun yanına gidip "değiştirelim mi?" tarzı bir öneride bulunuyor. çocukta kanalları aklına getirip "olmaz" diyor.
geç kardeşim sen bu ayakları, bisiklete binmeden, şöyle bir ezilme tehlikesi geçirmeden yaz tatilinin tadı mı çıkar. öğlen sıcağında 30 derece yokuşu g*tündenn ter akarak çıkıp ; kendini bayır aşağı bırakmanın, tatlı sert rüzgar ile gözüne toz kaçmasının zevkini yaşamadan adam mı olunur. sen git evinde alakasız bir kanalın çizgi filmlerini izle anca. gerizekalı, yaratıcılıktan uzak, önüne hazır gelen renkli animasyonlar yaşamından çıktığında; yüzünde veya vücudunun hiçbir yerinde yara izi olmaması yanına kar mı kalacak, yoksa bisikletten düşüp kafası yarılan çocuğun alnındaki iz, kızlarla daha rahat iletişim kurmasını sağladığında; oturup dizney çenıl'ın gereksiz çizgifilmlerinden mi bahsedeceksin. sınıfın en uyuz kızına.
sen; bisikletini değiştirmeye çalışan çocuk, sakın öyle bir gaflet içerisine düşme! tekerlekle sıkıştırdığın kola kutusunun motor sesine benzeyen sesiyle sokakta bir aşağı bir yukarı gidip gelirken, evinde eski futbaol maçlarını izleyip ezberleyen mongol, ileride senin yerinde olmak için can atacak. kıymetini bil babanın. "iyi ki bana bisiklet almışsın babacığım." de ona. git sarıl. o sana bisiklet değil, bir yaşam tarzı aldı. gezmek, dolaşmak, terlemek ve terli terli su içip anneden azar işitmenin keyfini çıkar. ileride nasıl olsa çıkaramayacaksın. çocuğun "bana bisiklet binmesini öğret." dediğinde, "ben evde digiturk izliyordum, bilmiyorum." demek zorunda kalmayacaksın. düşe kalka öğrendiğin bisikleti sakın ola çocuğuna öğretmemezlik etme.
mongol bir nesil istemiyorum, biisklete binmek için "bir tur versene" diyen yaşıtlarımdan daha şanslı olan ben, digiturkten yaz ayları bouynca nefret ediyorum.
izlenebilir kanallarını yavaş yavaş kaybeden. Turkcell süper liği yayın hakkını elinde bulundurmasa iade edeceğim digital platformda yayın yapan kuruluşun adı.
