bugün

franz kafka'nın semboller kullanarak uzun uzun anlatılabilecekleri olabildiğince kısa anlattığı romanı.
roman gregor adlı karakterin değişimini, ölümüne kadarki süreci anlatmakta. *
kafka'nın hemen biten, sıradışı kitabı. yabancılaşmanın farklı bir şekilde ele alınışını görebiliriz.
kafka'nında yaşadığı döneme bakılırsa özellikle avrupa'da kapitalist sistemin alıp başını gittiği bir dönem olduğu rahatlıkla görebiliriz. bu da her yazarda olduğu gibi eserine yansımış.

kafka bu kitabında kapitalizmin insani duyguları nasıl ikinci plana attığını, aile bağlarını yavaş yavaş nasıl erittiğini mükemmel bir şekilde işlemiş. gregor samsa'nın böceğe dönüştükten sonra eve tıkılıp kalması, para kazanamayacak duruma geldiğinde ailesi tarafından bir yük olarak görülmesi kapitalizmin yüzünü birkez daha gösteriyor.

kafka, bütün bunların yanında gregor'un odada yalnız kaldığında içinden geçirdiği duygu ve düşücelerini, yaşadığı ruh halini, geçirdiği iç çatışmaları da gayet sade ve kısa bir şekilde anlatmayı başarmış. romandaki mükemmel hayal gücünden bahsetmeye gerek yok bile.

uzatmaya gerek yok en kısa zamanda okuyacağınız kitap listesde ilk sırayı almalı.
ailesinin tüm yükünü sırtında çeken gregor'un bir
sabah böcek olarak uyanmasının ardından kadrinin , kıymetinin ,
emeğinin çöpe atılmasını anlatır roman.
nabza göre şerbet deyimi de kullanılabilir bu roman için. ailesinin
borcunu ödemek için didinen kıymetli gregor'un bir anda yüzüne
bakılamayacak bir pislik oluşunu daha doğrusu kadir kıymet bilmezliğin
ne kadar pis birşey olduğunu anlatır.
nabokov'a göre 20. yüzyılın en iyi 4 romanından biri. her ne kadar roman olduğu tartışmalı olsa da (daha çok bir novella diyebiliriz) yüzyılın edebiyatını en çok etkileyen eserlerden biri olmuştur. işin kötü tarafı, hamamböceği imgesinin zamanla, yabancılaşmayı simgeleyen bir klişeye dönüşmesidir.
gülperi sert tarafından da türkçeye çevrilmiş kafka eseri.
öyküdeki en vurucu kısım anne ve kızkardeşim farklılaşan samsa yı artık gözden çıkarmasıdır. bu dünyada bizden olmayana yaşam şansı yoktur.
babasının her gün bir iç sesle bi ölse de kurtulsak dediği ama bunu kitapta babasına itiraf ettiremediği, ettirmek istemediği, dikkatlerden kaçmamıştır.
bir hamam böceğine dönüşecek kadar şiddetli değil belki ama hayatın her döneminde farkında olsak da olmasak da gerçekleşen şey. her şeyin farklı bir şeye dönüşmesi mümkün değil pek tabii; belli hisler, durumlar, davranışlar, düşünceler farklı, bambaşka şeyler oluyor. bir his davranışa dönüşüyor mesela, ya da hali hazırda vuku bulan durumlar ilerleyen zamanlarda yapılması istenenler listesinin en başına geçip bir düşünceye dönüşüyor.

zaman zaman insanlıktan da çıkıyoruz belki bilemiyorum, görünüşte hamamböceğine dönmesek bile.
franz kafka nın bir insanın nasıl da hayata pamuk ipliğiyle bağlı olduğunu,toplumu tatmin etmek için yaşayan bireylerin nasıl da böcekleşebileceğini anlatan,insanın hayatına bomba gibi düşen kitabı.
kafka'nın; "bu kitabımı basarken kapağına kesinlikle böcek resmi yapmayın" dediği kitabıdır, ama adam ölmüş diye dinlemeyenler var, hem de bu adam Peter Kuper.

http://www.radikal.com.tr...08.2010&CategoryID=40
insan her şeye dönüşebilir.
evet, 'kafka' bunu çok iyi başarmış veya zaten öyle olduğunu, çok iyi göstermiş.
"Gregor Samsa dönüştüğü güne değin çeşitli kölelikler içersinde yaşamış bir toplum tekidir; işyerinde köledir; aile çevresinde köledir ve zincirleri içersinde uslu oturduğu sürece de benimsenip sevilir. Başkaldırısı bilinçaltında başlar; bu bilinçaltı, kendine uygun biçimi yaratır: Gregor Samsa'nın böceğe dönüşmesi, gerçekte artık başkalaşmasıdır. Böceğe dönüştüğü andan başlayarak, toplumun ve ailenin ona ilişkin beklentileri artık sonuçsuz kalmaya yargılıdır; böceğin iğrençliği, çizgisi sürüyle uyuşmayan bağımsız bireyin iticiliğiyle özdeştir". Ahmet Cemal
(bkz: gregor samsa)
her ne kadar kitabın vermeye çalıştığı ana fikir güzel ve anlamlı olsada bana hiç ama hiç uygun olmayan kitap 100 sayfalık bir kitabı 4 gündür okuyorum bitmiyor okurken sayfaya bakıyorum baya okumuşumdur herhalde diye ama hüsran. dönüşüm ne kadar önemli bir kitap olursa olsun sürükleyici olmaması yüzünden bende bir fobi oluşturmuştur.
bir franz kafka klasiğidir. insanın kendisine ve etrafındakilere karşı nasıl yabancılaştığını çok güzel bir şekilde anlatmaktadır. herkesin rafında bulunması gereken bir kitaptır. en azından bir kez olsun okunmalıdır herkes tarafından.
kafkanın müthiş kitabı. hatta çizgi roman şeklinde de çıkmıştır.
--spoiler--
neden sadece gregor en ufak bir gecikmesinden bile kuşku duyulan bir firmada çalışmaya mahkum edilmişti acaba? çalışanların hepsi serseri miydi, içlerinde sabahleyin bir kaç saat de olsa firmasına yararlı olamadı diye vicdan azabından çılgına dönen ve yataktan çıkamayacak hale gelen* sadık, işine bağlı biri yok muydu?
--spoiler--

ben böyle çılgın bir kitap görmedim! başım döndü okurken, tarif etmem mümkün değil.
Başkahramanı Gregor Samsa olan bir Franz Kafka hikayesidir. Kapitalizmin kölesi olduğumuzu ve bunun sonucunda yaşadığımız yabancılaşmayı anlatır. Şu anda geldiğimiz noktadan baktığımızda, kitap hala güncelliğini korumaktadır.
insan denen mahlukatın aslında; kendisi gibi görünmeyen, düşünmeyen, yaşamayan niheyetinde kendisi gibi olmayana karşı nasıl vicdansızlaştığını çok iyi anlatır bu kitap. bu vicdansızlaşma toplumun tamamamının bir ürünüdür tek tek her insanın payı vardır.öylr ki sonrasında avrupa da yaşanan kıyımda bu durumu doğrular nitelikte. bu nedenle dönüşüm ismi, bana sadece gregor samsa'nın böcek olmasını değil; toplumun da bir bütün olarak hayvana dönüşmesini çağrıştırıyor.
fazlasıyla sarsıcı bir kitap. dünya denen bu yerde cıkara baglı kirli ilişkiler, bir birey olarak yaşayabilmenin imkansızlığı ve her üst bilincin bir alttakine patalojik olarak eziyet etmesi, bilincin aslında tek gereklilik olmadıgı onu kullanan vücudun yani ekonomik anlamda destek cıkılan ailenin ve sistemin kölesi olarak hayatını sürdüren bir karakterin içine düştügü gercek dısı ve bir o kadar gercekci bir hikaye. tekdüzeliğe bir eleştiridir. sömürüdür hayatlarımız, dünya icin gerekli olan yoksulluklarımızı kitapta tokat gibi yüzümüze vurur kafka. bu yüzden kısa ama cok dokunaklı bir öyküdür. okunması ve anlamaya calısılması eminim insana cok büyük seyler katacaktır her ne kadar alsa da.
Franz Kafka'nın akla gelen ilk romanıdır. Kitabı okurken en çok dikkatimi çeken imge, Gregor Samsa'nın dönüştüğü böceğin hep hamam böceği olduğu yönündeki yorumların yanlış olup aslında, onun bir meyva böceği olmasıdır. Tasvirlerde karnının ve sırtının bombeli, ayaklarının ise ufak olması buna işarettir. Asıl ilginç olan nokta ise meyva böceklerinin sert kabuklarının altında aslında kanatları vardır. Bu da Samsa'nın geçirdiği değişimlere ragmen özgürlüğünün farkına varamamıştır.
kafkanın insanlığın çıkarcılığını fantastik bir şekilde anlattığı tim burton tarafından mutlaka filmi yapılması gereken kısa ama etkili kitap.
görsel

zırtolar tutmuş kitabın kapağına böcük basmış. kafka yaşasa kafanızı gözünüzü patlatırdı. *
Franz Kafka eseridir. Gerçekten Franz Kafka tarzı çok açık ortaya çıkıyor eserde.