elbette yıpratır, acıtır da. zamanında en derine kazımışsan, silerken kazıya kazıya kanatırsın.
silmen gerekiyorsa bırak kanasın. ama eğer gerekmiyorsa tekrar bir düşün.
değişim hayatın özünde varsa, eğer hata yapmak insana mahsus ise, o halde değişime ve dönüşüme hazır olmak gerekli. görülen şu;
hak ettiğinden fazla ne verdiysen, gün gelir gerisin geriye almak mecburiyetinde kalırsın. yada tam tersi, bir değer biçemediğin kişilerin aslında ne kadar da değerli olduklarını öğrenirsin hayatında. herhangi bir iş, arkadaş, aile, biz fani insanların, fani değerleri bitmeye mahkumdur. değerler ne kadar baki ise o kadar kalıcıdır, tabi değer verdiklerimiz de.
--spoiler--
virüs gibi hep oradadır, açığa çıkacak yer arar. bir kafede oturursun ve ona benzeyen birini gördüğün zaman kitlenirsin, konuşamazsın.
--spoiler--
aslında bu bir filmde geçiyordu ama hangisiydi unuttum.
ana, baba, kardeş ise çok zordur ama imkansız değildir. hayatta şuna inanırım hiç kimse vazgeçilmez değildir. iş ve özel hayat dahil. herkes azami saygı ve hoşgörü ile yaşamaya mecburdur.
Her zaman sizin yaptığınız bir şey değildir. Karşı cinsten en yakın arkadaşınız sizi de silebilir. Biriyle görüşmeye başladığınız için beni bir daha arama sana hayatın boyunca mutluluklar dilerim diye kısa mesaj yazabilir.
Ilk tepkiniz Oha olsa da sonrasında durumu kavrarsiniz. Aklınız başınıza gelir ve 15 yıllık arkadaşlığı bir kısa mesaj ile sonlandırmak gibi oldukça şuursuz bir davranış gösteren kişi ile yollarınızı ayırır bir daha arayıp sormazsiniz.
benim ona verdiğim değeri bana vermiyorsa yapmamın zorunlu olduğu eylemdir. zor olmayacak mı elbette olacak ama sen onu severken onun için fedakarlık yaparken o senin onu sevdiğinin, verdiğin değerin yarısını bile veremiyorsa silin gitsin..
duruma göre şartlar uygun olmadığı için bazı insanların çok önemli bazı özelliklerini derhal tanıyamadığından olabilen bir durum.
şunu, altını kalın kalın çizerek söylemek gerekir ki, aslında her insanın her türlü özelliğini bilemezsin. çok sevdiğin insanların senin tanımadığın ama hiç sevmediğin özellikleri olabildiği gibi, hiç sevmediğin insanların da senin çok sevip de onlarda olduğunu bilmediğin özellikleri olur.
aslında kendi nikahlı eşin dahil, her insanı- icabında kendi kardeşin falan da dahil- her özellliğini tanımadan seversin, ya da sevmezsin.
şartlar ve zaman öğretir insana kim kimdir. hiç kimseyi bir anda tanıyamazsınm sadece belirli birtakım özellikleri çok iyi bulursun, bu sana o şahıslar dostluk yapma güvencesini kazandırır.
denizde bacağına kramp girer, bütün çok sevgili dostların iskeleden şöyle yap, böyle yap diye bağırırlar, senin en lavuk bildiğin, hakkında aptal bu falan diye dedikkodu yaptığın adam suya atlar ve seni kurtarır.
o şart oluşmadan ne o sevgili dostlarının öyle olup olmadığını, ne de o lavuk sandığın adamın adam gibi adam olduğunu anlarsın.
adam senin çok sevdiğin dostundur, yıllarca bir içtiğin ayrı gitmez, çok zeki birisidir- bi ortam oluşur, orada zenci bir adam vardır, senin bu dostun o zenciye düpedüz düşmanlık gösterir, mesela. adam resmen ırkçıdır. senin yıllardır sürdürdüğün dostluğunda tek bi tane zenci sahne almamıştır. aldığı anda o adamın öyle bi özelliği olduğunu anlarsın, daha önceden de o bunu senden gizler.
böyle bişey bana oldu, ben de daha o akşam, kusura bakma, akıl şu bu iyi hoş da, böyle bi özelliğin olduğunu bilmiyodum, diyerek ilişkilerimi bitirdim, onunla.
yani kısaca- aslında hiçkimseyi tam olarak tanımazsın, bir kimsenin senin çok sevdiğin özellikleri olması, senin hiç sevmediğin özellikleri olmaması anlamına gelmez.
zor ve can acıtan bir karardır. zaten insanı bu duruma getiren sebeplerdir asıl can yakan. hatta muhtemelen bu kişi sizi hayatından silmiştir siz de silmek zorunda bırakılmışsınızdır.
Numarasını silip tekrar eklediğim veya artik whatsapp durumuna fotografina veya cevirim ici olup olmadigini kontrol etmemek icin de kendime defalarca soz de verdim... ama hicbirini tutmadim hala da tutmuyorum tutamiyorum. Benim herkesten cok ihtiyacim var ona. Benim ben olabildigim tek yerdi onun yanı. O benim ona kör kütük aşık oldugumu goruyor da gormezlikten geliyor... silmeyip de ne yapiyim... benim onu silmem şart.