ana, baba, kardeş ise çok zordur ama imkansız değildir. hayatta şuna inanırım hiç kimse vazgeçilmez değildir. iş ve özel hayat dahil. herkes azami saygı ve hoşgörü ile yaşamaya mecburdur.
--spoiler--
virüs gibi hep oradadır, açığa çıkacak yer arar. bir kafede oturursun ve ona benzeyen birini gördüğün zaman kitlenirsin, konuşamazsın.
--spoiler--
aslında bu bir filmde geçiyordu ama hangisiydi unuttum.
değişim hayatın özünde varsa, eğer hata yapmak insana mahsus ise, o halde değişime ve dönüşüme hazır olmak gerekli. görülen şu;
hak ettiğinden fazla ne verdiysen, gün gelir gerisin geriye almak mecburiyetinde kalırsın. yada tam tersi, bir değer biçemediğin kişilerin aslında ne kadar da değerli olduklarını öğrenirsin hayatında. herhangi bir iş, arkadaş, aile, biz fani insanların, fani değerleri bitmeye mahkumdur. değerler ne kadar baki ise o kadar kalıcıdır, tabi değer verdiklerimiz de.
elbette yıpratır, acıtır da. zamanında en derine kazımışsan, silerken kazıya kazıya kanatırsın.
silmen gerekiyorsa bırak kanasın. ama eğer gerekmiyorsa tekrar bir düşün.
Bunu zorunluluktan yaptıysan eğer büyük yaralar açar. Kapatamazsın hiçbir şeyle.
Şunu unutmamak lazım hiçbir şey değer verdiğin birini silmeye değmez. Ben de çok pişmanım ve anladım hatamı.
insanları hayatımdan kolay kolay silmem. Şans veririm fırsat sunarım. Tüm şansları kullanmış üstüne de şımarık bir çocuk edasıyla hata üstüne hata yapmaya devam eden insan için yapacak bir şeyim kalmaz. Sonsuzluğa uğurlar bir daha da ardıma bakmam. Bakmadım da.
Zordur, evet çok acı verir. Ama gerekiyorsa, oluru yoksa ve olmayacaksa her iki taraf için de en iyisidir.
Kaç kere yaptım bilmem. Ama her yaptığımda hastalıklı bir dokuyu atar gibi hissettim. Çünkü sevdiğim insanlara çok tolerans gösteririm. Ancak kan akışı artık yoksa, sağlıklı değilse, kangren olduysa kesmek en iyisi. Aksi takdirde insan kendine olan saygısını yitirir. Ki ben sevdiklerime aşırı düşkünüm. Kolay kolay silmem. Ama herkesin sabrının tükendiği bir an vardır. Tıpkı su ısıtıcısındaki su kaynayınca düğmenin "çıt" diye atması gibi. O "çıt" sesini duyduğum an o kişiyi ölmüş farzedip hayatıma devam ediyorum.