Keşke senaristler 7. sezonda bitirseydi de bu efsane diziyi öyle hatırlasaydık. Öyle sanıyorum ki, 8. sezon tüm ekip için, bıkkınlık ve yeter artık sezonu oldu. Zira, 8. sezonda dikkatli izleyiciler mutlaka tamamlıyacaktır bu entryi, heyecan olmadığı gibi her bölümde gözden kaçması imkansız hatalar yapıldı.
Yine de dizi tarihine ismini altın harflerle yazdırabilecek bir yapım.
final sahnesini görüp bittiğini algılayınca insanı boşluğa düşürmüş dizidir. fazla dizi izlemeye vakit bulamayan bu bünyeye dizi izleme alışkanlığı kazandırmıştı. şimdi ne yapacak bu şahıs bilinmemektedir.
bittiğinde ne yapacağımı şaşırttıran dizidir. bi koşu sherlock'a sarılayım dedim ama onun daha ne zaman başlayacağı bile belli değilmiş. beni kör kuyularda merdivensiz bırakan mükemmel dizidir.
ileride ac, acikta kalirsak biz buradan ekmek yeriz mantigiyla hareket eden senaristler dizinin son 11 dakikasinda cok gereksiz isler yapmislardir. ama bu durum efsanevi bir dizi oldugu gercegini degistirmez.
(bkz: i love you dexter morgan)
Senaryosuna hayran kaldığım
bugüne kadar izleidiğim en kaliteli polisiye dizi, ayrıca milyonlarca hayranının oluşu da dizinin çok tutulduğunun kanıtı .
Sözlükteki yorumlari okuduktan sonra uzun bir süre erteledim final bölümünü izlemeyi kısmet bu güneymiş dedim ve izledim.izlemez olaydım vay arkadaş how i met your mother ın mother ını gördüğümde bile bu kadar şok olmamıştım.böyle final mi olur.hadi bitirelimde gidelim artık düşüncesiyle çektiler herhalde.bildiğin oduncu yapmışlar ya lan ailemizin seri katilini.
Sonu olmamış/olamamış efsane. O kadar beklentiye girersek olacağı buydu belki de. Ama nice sezon finalleri vardı enfes olan; şimdi neden böyle yaptılar anlam veremiyor insan. Bari birkaç tane final çekselerdi de hangisini beğenirsek öyle bitirseydik kafamızda...* olmamış bu, kabul etmiyorum!
Muhteşem sezonların ardından berbat bir son sezon ve sanırım dizinin en kötü bölümleri arasında sayılabilecek bir final bölümüyle ekranlara veda etmiş eski sezonlarının hatrına çok iyi denilebilecek dizi.
sezon finali ile ağzımıza sıçan dizi olmuştur. ağza sıçmak derken hakaret içeren olumluluktan bahsetmiyorum. sokarım yapacağınız işe cinsinden sövdürmüştür.
ya kardeşim her şeyi geçtim hadi tamam da o hannah neden en ufak bir kılık değiştirme operasyonuna girmeden babasının havaalanıymış gibi salındı ortalarda.
neden kimse harrison'a bir şey tembih etmedi hannah ile ilgili.
saxon'u öldürmemek nasıl bir gaflettir. dexter sana neler oldu böyle.
debracım bebeğim sana nasıl ağladım tarifi yok. o ellerin kırılsın dexter. belki quinn bakardı ulan it. belki de iyileşirdi sabırsız herif. ne bok yemeye kararı sen veriyorsun. köpek. bencil piç.
oduncu nedir lan ayrıca.
sinirlendim bak yine.
yaz boyunca izlediğim ve son sezonu bitirmeme 2 bölüm kalmış canım dizi. iki üç kendini bilmez yüzünden spoiler yemiş olsam da hala merakla bekliyorum sonunu. sanırım yarından sonra müthiş bir boşluk hissi beni bekliyor.
son sezona girdiğimiz andan itibaren dexter dostu ben, derin sancılar içerisindeydim. finali için, ya intihar etmeli ya da her şeyden sıyrılıp ortadan kaybolmasını diliyordum. öyle hazırlamıştım ki kendimi öleceğine. finali içimi rahatlattı resmen.
diyeceğim şu ki; sevgili dostum dexter tekrar görüşücez!
şunu da belirtmeliyim ki son sezonu baştan savma aceleyle yapılmış bir sezondu. çok kasılmış. haliyle finali de tam türk filmiydi. finalinde dexter'ın arkasıdaki açık kapı bile bence bir mesajdı. beyaz perde de serileriyle devam edecektir.
neyse ki siz sevgili senaristler, dexter hayatta! beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum...
odun kesmeye devam dexter...
ta ilk çıktığı zamandan beri takip ettiğim dizidir. ilk başlarda bu kadar popüler değildi. millete dexter dediğimde bön bön bakıyorlardı ama en azından bu kadar muhabbeti dönmüyordu. şimdilerde ise hakkındaki entry sayısı 2000lere yaklaşmış, herkes bir kulp takar olmuş. şimdi de neymiş finali kötüymüş. ulan pembe dizi mi izliyorsunuz, her şey istediğiniz gibi mi bitmek zorunda? nedir bu türk seyircisinin her güzel, başarılı yapıma kulp takma merakı? herkes ezberlemiş, "öyle final mi olur?" kendi ülkendeki diziler bir boka benziyor da sanki bir de yılların dexter'ına, how i met your mother'ına kulp takıyorlar, sanki zorla izletiyorlar diziyi amk.
prison break'in finaline şirket mirket iyice saçmaladılar dediniz, how i met your mother'da pembe dizi izler gibi anne kim acaba diye diye diziyi bitirttiniz, dexter'ı yedirmeyiz ulan. bir susun artık.
Son sezon hariç harika olan dizi.ilk yedi sezonu izlerken bundan iyi dizi yoktur diye düşünüyordum. Hepimiz duygusuz soğukkanlı dextera alışınca son sezonu gerçekten garipsedik. Bana göre bazı sahneler de çok yapmacık gelmişti. Finali de beklenen gibi efsane olmadı. Bence son sezonun o kadar iyi olmamasında dizi müziklerinin de etkisi var. Önceki alışılmış müzikler yoktu. Dexter ruhunu yansıtan müzikler değildi. Bu efsane diziye en sevdiğim replikle veda ediyorum. Tonight is the night.
son birkaç sezondur bozmuş olsa da güzel bir dizidir. Bununla beraber finali de çok ahım şahım olmasa bile yine de kotarmıştır.
Ayrıca dexter nasıl yakalanmıyor, görünmez mi vs diye dizideki açıklardan bahsetmişler. Dexter'ın böyle konulardaki dikkatli davranışı ilk sezonlarda yeterince işlenmiştir. Her ne kadar diğer sezonlarda bunun işlenmemesi kimi zaman göze batsa da yönetmenler "dexter'ın dikkatli olduğunu daha önce verdik devamlı bu dikkatin üzerinde durmak hem anlamsız hem de 40 dakikalık dizi için lüks" kararıyla üzerinde durmamışlardır.
Finale dönersek
--spoiler--
Bütün sezonlar boyunca dexter'ın dark passanger'ı ile olan ikilemleri, dost arayışı üzerinde duruldu ve finalinde de dark passanger'ıyla beraber kimseyle dost olamayacağı, dark passangersız da yaşayamayacağı ortaya çıktı ve kendini izole etti. Odunculuğu da dark passanger'ını bıraktığı manasına gelmiyor. Dark passanger'ına orada devam edecek etmek zorunda. Ayrıca keşke ailesiyle beraber olsaydı gibi bir durum amerikan dizilerinde söz konusu olamaz çünkü dexter o veya bu şekilde bir suçlu ve amerikan dizilerinde suçlular hiçbir şekilde suçlarından, günahlarından arınıp mutlu bir hayata devam edemez. Çünkü "suç" suçluyu esir alır ve suçlu suçun sonuçlarına katlanır . Bu konu suçla ilişkili ve ana karakterinin suçlu olduğu bütün dizilerde böyledir. The Shield, sopranosun sonları gibi ve yayınlanmaya devam eden sons of anarhcyde de böyle olacaktır.
--spoiler--
vasat dizi. 3. sezonda bıraktım izlemedim. şimdi diyorlar ki finali kötü. ben de diyorum ki ne bekliyordun yarraam.
bir adam düşünün seri katil ve polis teşkilatında kan sıçrama uzmanı. buraya kadar her şey normal.
ama dizinin inandırmayan iki yanı var. birincisi ulan bütün piskopatlar seri katiller neden miami'de? tampa'da değil, cape coral'da değil hatta florida eyaletinde bile değil sadece miami'de. o zaman miami'yi boşaltın amına koyyim, kapatın gidin, demek ki havası insana cinnet geçirtiyor.
bir diğer inandırıcılığı kıran durum ise dexter'in süper güçleri. dexter görünmüyor, güvenlik kameralarına takılmıyor, her kapıyı açıyor, miami'de seri katiller cirit atmasına rağmen girdiği evlerin hiç birinde alarm olmuyor.
işte bu gibi detaylar diziden soğutuyor. çünkü bu dizi detay dizisi gibi başlayıp seyirciyi yakalayınca detayları hiç sallamadı.
--spoiler--
nasıl kurtuldun o fırtınadan amcık?
--spoiler--
edit: dayanamadım.. ulan piçler cennet mahallesi daha güzel final yaptı! hay ben sizin amınıza koyayim yaaaaa. breaking bad finali de kötü olursa bir daha dizi mizi izlemiyorum. orrrrrrrrospu çocukları.