geçmiş günlerde bir yazar dertleşmek istiyorum diye mesaj atmıştı. bende insanlık namına hay hay deyip dinledim derdini. anlattı, tavsiyeler verdim ve en sonunda bir teşekkür dahi etmeden ve attığım son tavsiye ve yorum mesajını cevaplamadan ortadan kayboldu. insan bir teşekkür ederdi. kendimi kullanılmış olarak hissediyorum. neyse insanlık kazandı sonuçta.
özellikle hafta sonları ortaya çıkan yazarlardır. bir kaç kez şu sözlükte dertleşmek için gelen ve uzunca konuştuğum yazarlar oldu. ancak sorun şu ki, olaylar aşk meşk tarafına kayınca kendimi yetersiz olarak görüyorum ve bazen açıkçası ne diyeceğimi bile bilemiyorum. her zaman karşıdaki kişiyle bir empati içerisine girip aynı frekansı yakalayamayabiliyorsun. aslında yakalamana da gerek yok zaten.
dertleşmek güzel şeydir, içindekileri dökersin, ruhunu rahatlatırsın. karşıdakini anlamana bile gerek yoktur çoğu zaman ve sadece anlatsa yetiyor. hem o rahatlamış oluyor hem sen birine yardımcı olmuş oluyorsun. tabii genellikle kafam güzel olduğu zamanlarda tanımadığım insanlarla dertleşiyorum. böylece hem onları dinleyebiliyorum hem de dinleyebilme toleransım artmış oluyor. arkadaşlarım da ise durum daha farklı tabii ki. çok mu açık oldum acaba. sanırım öyle oldu evet.
gerçekten depresyona girdim sanırım.
bugün kapıcının 10 kez zili çalmasıyla 16.30'da zor uyandım.
ailem meraktan ölmüş tabii.
ben normalde bu kadar da uyumam.
uyuyamam.
daha neler neler.