söylenen her cümleyi üstün bir yetenekle kötü anlamaya başlamış, çevrenizde sizin yanınızda olan insanlar varken inadına yalnız olduğunuzu hissediyorsanız ve deli gibi yemek yiyip, aksiyon filminde bile ağlayacak bişeyler buluyorsanız depresyondasınız.
kendini çöpe bırakılmış eski ve vazgeçilmiş bir eşyadan bile daha değersiz hissetmek. erken yatıp geç kalkmak, hiçbirşey yapmadan bir köşede günü öldürmek, umut besleyememek, bunalımda olduğunu inkar etmek, normal görünmeye çalışmak...
1- darbe söylentileri yüzünden onlarca bilimadamı, yazar ve aydın'ı içeri alıp, kendinizi mağdur ilan ediyorsanız,
2- kendi tertiplerinize kanıp kameralar önünde ağlayarak topluma hitap ediyorsanız,
3- askerin ve devletin gizli sırlarına ancak hakimle girebildiğiniz izlenimi yaratıyorsanız,
4- 2 adresi aklında tutamayan suikastçi ile öldürüleceğinize dair acındırma duygusu yaratıyorsanız,
5- mutfağında el bombası, yemek masasında pompalı tüfek saklayan acizlerle büyük türkiye cumhuriyetine büyük bir darbe yapılacağına inanabiliyorsanız depresyondasınız demektir.
hele ki abazan bir ergenseniz bu değişimi çok kolay fark edebilirsiniz. fakat depresyonla hormonların normal seviyeye gelmesini karıştırmamak gerekir. zaman zaman kendinizi 30 yaşında gibi hissedebilir, penisinizden daha önemli şeylerin olduğunu düşünebilirsiniz. bu durumda her baktığınızda "meme göt" görmemeniz normaldir. fakat hayat akışınız aynıysa, hatta biraz salak hissediyorsanız, hep uykuluysanız, "meme göt" görmek istediğiniz halde penisinizle iyi anlaşamıyorsanız depresyonda olabilirsiniz.
üzerine sayfalarca belirti yazılabilecek bir konu. özetle; nefesinin zaman zaman kesildiğini hissedip, kalbinin her gümleyişinde ağzından çıkıverececeğini zannetmek. örneğin, eğlenmek için gittiğin son ses müziğin hakim olduğu kapalı bir mekanda dans ederken farkında olamadan elini defalarca kalbine götürüp atış hızını kontrol etmen. gözünü devamlı surette kapıya odaklayıp fenalaşman durumunda ne kadar sürede kendini o kapıdan dışarıya atabilirsinin muhasebesini yapmak. gereksiz ve zamansız olduğuna inandığın baş ağrıları ve iç çekişler. daima mutsuz olduğunun zikredilme isteği. abuk subuk gündüz rüyaları. olur olmaz asabi davranışlar ve ota boka alınıp ağlamalar olarak özetlenebilir. Allah yardımcısı olsun!
http://depresyon-belirtileri.blogspot.com/ adresinde ayrıntılı olarak incelenen durum. dikkat etmek gerek tabi yaşadığımız çağda insanların kendilerini bir depresyonun tam göbeğinde bulmaları an meselesi.
moralin bozukken (hele kadınlarda hiç bir nedene gerek yok, doğasında var) karşındakinin inadına konuşturmaya çalışması daha da depresyona girmeyi sağlar. (bkz: sokul içine sokul)