süs askeri olarak adlandırılan bahriye askerinin mensubu olduğu , deniz ve deniz altı harb sanatının icra edildiği bir zamanlar mensubu olduğum devletin silahlı kurumudur . her türk asker doğar ama bahriyeli olamaz diye gaza getirilen türk mehmetçiklerinin , kızlar tarafından cezbedici bulunduğu sanılır ama yalan yok öyle bir şey (yaşadım ve gördüm) asker ,askerdir ve canının ne istediği malumdur cevabı uzaklarda aramamak lazım , bir de filimlerde nedense bariye askeri sürekli gay olarak lanse edilir , bu nasıl bir çeliş ki .
Türkiye'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı iki büyük güç şeklinde yapılanmış ve ülke denizleri kuzey ve güney olmak üzere iki ayrı yönde koruma altına alınmıştır. Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Marmara ve Karadeniz'in korunmasından, kollanmasından sorumludur. Güney Deniz Saha Komutanlığı ise (Merkezi izmir'dedir) Ege ve Akdeniz'in güvenliğinden... Güney ve Kuzey Deniz Saha Komutanlıklarının komuta alanlarını Türkiye'nin yatay yönde tam ortasından geçen bir eksenle hayalinizde canlandırabilirsiniz. Deniz Saha Komutanlıkları, Donanma Komutanlığı'na bağlıdır. Yasalar gereğince, tüm Türk ordusunda 14 orgeneral (Denizciler için oramiral) bulunur; bunun 2'si Deniz'dedir. Donanma Komutanı olan oramiral, eğer yaş haddinden emekli olmazsa, Deniz Kuvvetleri Komutanı yapılır. (Son iki dönemdir bu teamül de sekteye uğramıştır.)
dört yanı denizlerle çevrili bir ülke için, diğer kuvvetlere oranla yetersiz durumdadır. eğer türkiye ortadoğu, afrika ve akdeniz'de güçlü olmak istiyorsa bu deniz kuvvetlerini güçlendirmek zorundadır.
denizden karaya hareket günümüzde çok önemlidir. bu çıkarma manasında değil; denizden karayı vurma manasındadır. nükleer güçle çalışan uçak gemisi ve denizaltısı türkiye'ye önemli katkılar sağlayacaktır.
allahtan yunanistan krize girmiş. bir de krize girmeseler adamların gemisi uçağı her gün egede bizim karasularına geçecek. it dalaşı yapacak elemanımız bile kalmadı havada ve denizde. yarısı ya emekli edildi yarısı da içeride.
akp'nin bu yaptığını düşman askeri bile yapamazdı. adamlar bugün krizde olmayıp da deselerdi kıta sahanlığını 30 mile çıkarıyoruz. karşılık verecek donanmamız bile yok. çeşmeden, kuşadasından, bodrumdam denize girsek 5-10 metre ileride yunan sahil güvenlik botlarını görür olurduk. şaka gibi ama adamların amacı türkiyeyi denizden kuşatıp adalarını güvenlik altına almak. ellerinden gelse türkiye'ye deniz çıkışı vermeyecekler.
diğer ülkelerle kıyaslanınca aslında şuanda bile o kadar zayıf olmadığını görebileceğiniz donanmadır. italya, japonya, hindistan gibi ülkelerden bile çok daha iyi durumda ve güçlü bir donanma. şuradan takip edilebilir: http://www.globalfirepower.com/ devamında naval power/total strength seçerseniz her ülke hakkında detaylı bilgi var. yani o kadar da itin götüne sokmaya gerek yok gayette güçlüyüz. en çok fırkateyni olan ülkeler arasında 7. sıradayız. denizaltı sayısında ise dokuzuncu. az değil yani.
en zayıf halkamızdır maalesef. gerçekler bazen acıtır ama durum bu. keşke askeriye son yıllarda bu hale gelmeseydi.
keşke o temiz kalsaydı en azından..
pardon ama "temizlenmişti" değil mi?
eski bir dkk mensubu olarak bunu çok net söylüyorum. kara kuvvetleri zaten sürekli bir aksiyon içindeyken, hava kuvvetleri aktif bir savaş olmasa da destekleyici unsur olarak terörle mücadele etmektedir.
yalnız bu garibim dkk kendine yapacak hiç bir iş bulamadığından kendini böyle garip garip mevzuların merkezine sokmaktadır. *
türkiye'nin geleceğe yatırım olarak son 10 yılda ciddi olarak güçlendirdiği ve kapsamını genişlettiği donanma gücü. eskiden 3 tarafımız denizle çevrili donanmamız yok derdik, şimdi ise akdenize yetecek hale geldi. önümüzdeki 10 yıl içinde kapsamı daha da genişleyecek. hava kuvvetleri ile de destekleyebilirsek akdeniz ve karadenizde büyük bir caydırıcı güç olacak. şu an zaten öyle de gerçi. aktif fırkateyn sayısı 16.
