Hakkında okuduğum bir yazıda kendisi için şöyle bir tanımlama yapılmaktaydı: ''Yoluna Kemalist olarak başlayıp, Komünist olarak bitirmişti.'' Gerçekten de, Samsun'dan Ankara'ya yürüyüşüyle başlayan mücadele eden mücadelesi, en sonunda darağacında bitmiştir. Fikirlerini beğenirsiniz beğenmezsiniz o ayrı konu , ancak bu adam ne yapmak istediyse, ne yapmaya çalıştıysa bu topraklar için ve bu toprakların iyiliği için yaptığı gerçeği yadsınamaz. O ve izinden gelen gençlik, kolpa devrimciler ya da yalakalar gibi Sovyet bayraklarıyla değil de, ellerinde Türk bayraklarıyla meydanlara inmişler ve birilerinin maşası olmadan bir şeyler yapmaya çalışmışlardır. Nihayetinde ise, güçleri yetmemiştir tabi devlet gücüne karşı...
öğrencilik yıllarında da tanrıya inanmadığını söylediği halde; bir muhabbet ortamında, gökgürültüsünden korkup, yaradana sığınmaktan kendini alamayan kişi.
ayrıca; davası uğruna acı çeken herkes gibi, kahraman sayılıbilecek insan.
amerikan emperyazlizmine karşı tavır almış, silahlı eylemler yapmış ve yakalandığında üstünde amerikan paltosu olan üzerinden iyi paralar kazanılan genç bir insan (bkz: ölüsü dirisinden daha çok para ediyor)
babamın , hala o eski piskü , yırtık pırtık posterini duvardan indirmediği yetim bir buluttur deniz ,
o mavi düşlerin yorgun bakışlısıdır , güzel günlerdir , güneşli günler ...
vatan hainleri sıfatını uygun gören leş kargaları için hayatından bir kesit sunuyorum . buyrun burdan yakın ;
deniz gezmiş ve arkadaşları 10 haziran 1968 dil tarih ve coğrafya binasını isgal ederler . bu işgal neticesinde 13 maddelik bir bildiri yayınlarlar ve o bildirinin birinci maddesi aynen şu ifadeleri taşır ;
'fakülte dekani, ya atatürk ilkelerine saygılı olucak ya da gorevinden derhal istifa edicek`
yapılan bir röportajda halktan bir insana deniz gezmişin kim olduğunu sorduklarında cevap şuydu: film yönetmeni çok güzel film yapıyor beğenerek izliyorum.
hakkında yapılan kehanetler "halamın t.şakları olsaydı amcam olurdu" şablonunu aşamamaktadır. hayır zaten bunu aşamaz da zira kara maça beyler bunu öngörmekten uzak kişilerdir. diğer iddiaları ise hiç girmiyorum çünkü galiba birilerinin kuyruğuna basılmış o yüzden uluyorlar.
bir hiç uğruna adete katledilmiş yüce insan.
bugün apoyu bile asamazken o zamanlar nasıl böyle feci karar alınmış hayret doğrusu. kendisiyle tanışmayı fikirlerini benimlede paylaşmasını o kadar çok isterdimki... belki olurdu ama maalesef ömrü yetmedi yada ben çok geç kaldım:(
ruhun şad olsun deniz
bulut mu olsam,
gemi mi yoksa?
yosun mu yoksa?..
balık mı olsam,
ne o, ne o, ne o.
deniz olunmalı, oğlum,
bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla
yakın tarih okutulmayan, öğretilmeyen; yakın geçmişten kaçan eğitim sisteminin ve giderek değişen, boşalan, gereksizleşen insan profilinin sayesinde bilinmemesi normal kişidir...
Sıradan bir isim değilmiş devrimciymiş.. yani kendisinin devirme özelliği varmış. tabiki ölmeseymiş... öbür dünyada faliyetlerine devam edip etmediğini düşünmek lazım...
"Öteden beri arz etmiş olduğum gibi, bu ülkede Anayasayı en fazla savunanlar bizleriz. Anayasayı ihlal edenlerse ortadadır. Anayasanın uygulanmasını isteyen gene bizleriz. Anayasayı uygulamayan yavuz kimselerse hâlâ ortadadır. Ve yine o kişiler bizim kellemizi istemektedirler!"
diyerek olaya son noktayı koymuş, kimin terörist kimin gerçekten vatansever olduğunu insanlara göstermiş adam gibi adam. atatürk'ün gençliğe hitabesinde bahsettiği gençlerden. tabi görmek istemeyenler vardır, orası ayrı... *
malesef ki ilerleyen yıllarda türkiye'deki devrim hareketi mensuplarının çoğu bu düsdurla hareket etmemiş, silahla, oraya buraya bomba koymayla halkın korunacağını sanan zevat devrim(ki buradaki kelime o ağızlara sakız olmuş "asmak kesmek kelle uçurmak" olgusu değil, halkın refahının, yaşam beklentisinin artması amacı güden eylemler bütünü ve sonucudur) denilen olgudan halkı soğutmuş, üstelik o lafa gelince insanlık suçu dedikleri terörü bizzat kendileri uyguladıklarının -ne hikmetse- farkına varamamıştır.
ne yaparlarsa yapsınlar, tek dileğim bu insanın ismini kullanmamaları, kendi maceracı ruhlarını tatmin etmek için giriştikleri "halka rağmen" eylemleri kamufle etmek için bu insanın adının arkasına sığınmamalarıdır.
edit: peki, zaten kenan evren de anayasayı süper uygulamış bir adamdı, hatta süper vatanseverdi, teröristleri çatır çutur doğradı, değil mi? milyon dolarlık villasını da zaten halk ona bağışladı, evet evet!
teröristbaşı abdullah öcalan'ın " davamın yolunu açan isimdi " dedikten sonra ne tür bir insan olduğunu anladığım tip.
" ben şimdi nasıl onların yaptıklarını inkar ederim, onlar davamızın başlangıcını yapan isimlerdi. hareketimizin mihenk taşlarından biriydi. ideolojilerimizin başlangıç noktalarıydı. onlardan çok şey öğrendim ".
"önemli olan insanın ne kadar yaşadığı değil yaşarken neler yaptığıdır..."
bir kez daha tüylerim diken diken oldu. kendimden utansam da şöyle düşünüyorum; iyi ki ölmüş. ölmüş de sağ kalan arkadaşları gibi şimdi kapitalist düzenin çarklarından biri haline gelmemiş. iyi ki ölmüş de onu sonsuza kadar sevgiyle, saygıyla, gururla hatırlayabileceğiz onu.
koyunden sehire ilk okumaya geldiginde babasina yazdigi mektupta "baba, namazlarimi aksatiyorum, geri gelmek istiyorum." diyen, babasinin donmesine izin vermemesi sonucu kalan, daha sonralari bir mektup daha yazan ve bu kez "baba, namazlarimi kilamiyorum artik ancak cumalara gidebiliyorum, geri geleyim." diyen babasinin yine izin vermemesi sonucu kalan ve cok sonralari yazdigi bir mektupta "baba, artik namaz kilmiyorum, gelmekte istemiyorum." diyen genc devrimci...