hanginiz başkaları için hayatınızı hiçe sayabilirsiniz? hanginiz bencilce kendinizi düşünmeyip başkalarının rahatını önemsersiniz? hanginiz tabuları yıkıp varsayılan doğruları çiğneyebilirsiniz? kaçınız sisteme karşı çıkabilir? kaçınız ölüme bu kadar yakın olabilirsiniz? peki kaçınız bunları yapıp da günahkar damgası yediniz? ölüm boğaza dayanmışken kaçınız bu kadar asil olabilir, ölüme koşabilirdiniz? bunları yapan biri olmuş. olmuş da ne olmuş? kim anlamış değerini? oturup bir kenarda atıp tutmak daha kolay değil mi? ama ileri geri konuşmadan önce bunları bir düşünmek lazım.
hatırla sevgilim dizisinin yayınlanmasıyla hakkındaki yorumların arttığı görülen, türkiye'deki anti-emperyalist hareketçiler içinde en çok sesini duyuran insan.
Anayasal rejimi yıkmaya ve mevcut devleti yıkıp yerine yeni bir devlet kurmaya teşebbüs ettiği gerekçesiyle idam edilmiş olan üniversite öğrencisi.
Mustafa Kemal'in şiddetle karşı çıktığı komünizmi savunan ve lenin ve stalin'i kendine örnek seçen ancak ne hikmetse samsun'dan başlattığı mustafa kemal yürüyüşünde mustafa kemal'in milli kurtuluş idealini halka anlatmaya çalışan çelişkiler insanıdır aynı zamanda.
Sevenleri vardır, sevmeyenleri vardır. Fikriyatı her ne olursa olsun, idam edilmesi türkiye cumhuriyeti tarihinde yapılmış en büyük hatadır. Her ne kadar çelişkiler içinde olsa da, bugün artık hükmü kalmamış komünizmi ve onun liderlerini örnek alsa da, yine de türkiye'nin ihtiyaç duyduğu bir beyindi o.
Tüm bu yapılan polemikler son derece anlamsız ve gereksizdir, zira şu bir gerçektir ki, yaşamaya devam etseydi dahi, hayal ettiği devrimi gerçekleştirmesi neredeyse imkansızdı. Çünkü, türk milleti tarihinin hiçbir döneminde ne sol düşünceye, ne komünizme ne de sosyalizme prim vermemiştir. Daha çok dünyevi hayatı düzenlemeye yönelik olan sol düşünce akımı, kökten muhafazakar olan türk halkına uygun bir elbise hiçbir zaman olmamıştır.
Amerikan emperyalizmini, küresel sömürüyü ve saireyi bir kenara bırakın, türk halkı, sosyalizmin ya da komünizmin öngördüğü eşitlik, kardeşlik, lüks hayattan feragat etme gibi kavramlara son derece uzaktır.
Hanginiz gezip tozmaktan, dilediğince para harcamaktan, önünüzdeki bilgisayardan, cebinizdeki telefondan ve diğer tüketim araçlarından feragat edebilirsiniz? Ha derseniz ki bana, sovyet rusya'da uygulanmaya çalışılan sistem bile tam komünizm değildir, o zaman size kıçımla gülerim, zira karl marx'ın ortaya attığı bu sistem, dünyadaki dengeyi sağlamak ve tez-antitez metodu adına yine küresel şebekeye hizmet etmektedir.
deniz gezmiş bir hayalin peşinden koştu, sırtındaki parkayı türk milletine de giydirmeye çalıştı. Ancak maalesef bizim milletimizin parka denen şeyi sadece askerde giymeyi sevdiğini göremedi.
bolucudur. boluculuk illaki etnik ayrimcilikla yapilmiyor. milleti sinif olarak ayristirmaya bu yonde kiskirtmak da boluculuktur. bu sahis bu isin piridir, ustadidir. moskof usakligini o raddeye verdirmistir ki beyazit kulesindeki turk bayragini indirip yerine komunist moskof'un asagilik kizil bayragini cekmistir. gordunuz mu buyuk vatansever deniz gezmisof yoldasin yedigi naneyi ?
beyni yikanmis, ruhu moskof tarafindan satin alinmis zavallinin biridir. ruh sagligi bozuk, akil fukarasinin biriydi demeyi cok isterdik. o vakit iyi muamele ile yumasaklikla ehlilestirilebilirdi belki. fakat arkadas isi sirretlige, eskiyaliga vurunca hak ettigi sekilde cezalalandirildi.
ölümünün üstünden yıllar geçmiş olmasına rağmen bazı zihinler halen onu mezarında rahat bırakmamaktadırlar. adamı önce öldürüp sonra arkasından konuşmak ne kadar da kolay öyle değil mi?
bölücü diyorlar ona ya, bence o toplayıcıydı. anlayana tabii.
ulan sırf saçı uzun diye 9 ay hapiste yatmış akrabası olan adamım ben, o dönemde moskof bayrağı diken adamın götünden kan alırlar bre cahil diye veryansın ettiren adamdır bu sebepten.
türkiye de yapılacak tek siyasetin bölücülük ve terör olduğunu zannedenlerin dönem dönem entrylerle saldırdığı insandır. ben gerçekten kızmıyorum deniz hakkında atıp tutanlara hatta eksilemiyorum bile. ama onlara kendimden bir hikaye anlatmak istiyorum.
hiç unutmam lise zamanlarımda bende deniz'i bölücü terörist zannerdim.
hiçbir bok okumaz, dinazor büyüklerim* ve medya bana neyi yansıtıyorsa onu aynen kabul ederdim. öküzdüm çünkü...
araştırmak işime gelmezdi dinlemek işime gelirdi. hikayeleri severdim. düz adamdım. hakmış, hukukmuş, emperyalizmiş, işçiymiş, emekmiş, kapitalizmmiş, sömürüymüş, yoksullukmuş bilmem neymiş bu kavramların alayı sikimde değildi. bilmiyordum hatta anlamlarını. 80 lerde doğmuştum çünkü. benim tek bildiğim ve bana öğretilen tek şey neleri nasıl tüketeceğimdi. bu yüzden de ülkedeki tek sorunun vatan hainleri ve terör olduğunu zannederdim.
sonra ne oldu da fikrim değişti diye uzun uzun anlatmayacağım. uzun anlatmayayım diye yukarda bazı kavramlara bakınız verdim. isterseniz bu kavramlara bakınız ama sadece bakmayınız. mümkünse görünüz, yorumlayınız. ha yorumlamıyorsanız anlamıyorsanız da s.kimden aşağı kasımpaşa. öküz olmaya devam edersiniz. (biryere kadar hakaret etmeden yazabildim kusura bakmayın)
önemli not: ha bu arada belki öküzdüm belki ayıydım ama götümden teoriler uydurmuyordum.*
son günlerde abdullah öcalan'la kıyaslayanlara harika bi yanıtım var..
madem ki bu adam abdullah öcalan kadar hainlik etti bu ülkeye , peki ugruna yakılan türküler neyin nesidir ? her haine türkü mü yakılır ?
sokaklarda , kahvede , meydan da calınan '' şarkışlaya düşürmesin allah sevdigi kulunu'' diye baslayan türküyü dinleyen insanlar damı bu ülkeye ihanet icindedirker ?
lütfen götünüzden element uydurmayın..
siz , bok atan kisiler,sempatizanı oldugunuz fetos,turkes vb kisilere türkü yakılmısmıdır ?
ya da yakıldıgı halde biz mi bilmiyoruz ?
akıllı olun,iftira atmayın. deniz bir vatan perverdir, hep öyle kalacaktır.
bugun arkamiza baktigimizda arkasindan onca insani, hepsinden evvel anasiyla babasini bos yere aglattigini gordugumuz adam.
putlasmasi bir yana kimsenin ornek bile almamasi gereken adamdir bence.
ornek olarak onumuzde hala ve hala milyarlarca kisinin tanidigi ve konustugu mustafa kemal ataturk varken neden kendi ideolojik savasini yasadisi yollarla veren deniz gezmis alinsin ki?
calismak, dusunmek, haketmek gibi guzel kelimeler bana onu degil mustafa kemal ataturk'u anlatiyor.
deniz gezmis benim aklima belki asi bir lise ogrencisini getirebilir, belki de kavgaci bir ilkokul cocugunu.
ama asla kocatepe'deki mustafa kemal siluetini getiremez.
görüşlerine katılmasam da, haksız yere asılmasına da şiddetli karşı çıktığım sol kesimin devrimci kişisi.
görüşler ne olursa olsun, önce idam sonra sonra mahkeme diyen zihniyete herkesin karşı çıkması lazımdır. geçmişte gerek sol gerekse sağ kesimden birçok kişi bu şekilde darağacına gitmiştir.
idam kararı sadece ona değil tüm türkiye ye verilmiştir. o karardır ki emperyalizm e karşı çıkana verilmiştir. ekonomik askeri siyasi her türlü alanda bağımsızlık isteyen gence verilmiştir. bugün madenlerimizi kullanmak için amerika dan izin almamız gereken günleri o günkü idamı verenlere borçluyuz.
Belki değmedi elleri bir güzelin ellerine,
Kendini kaptıralı memleket sevdasına.
Ağlamazdı.. Bizim Deniz. Korkmazdı. Sivas'ta bakardı güneşe,
Kayseride sayardı yıldızları.
Korkmazdı Bizim Deniz.. Cesurdu.
Sinesinde kurşun yarası,
Elinde cigarası.
Bir gün vurdular prangayı..
Hapsettiler koğuşlara.
Eziyetlerden geçti,
Kapatıldı karanlığa.
Oysa aydınlıktı düşünceleri, Devrim yolunda.. Memleket uğruna.
Ağlamazdı Bizim Deniz. Korkmazdı.
Karanlık bir gecede astılar Deniz'i idam sehpasına çıkarken bile metindi.
Üstelik daha gençti, ensizdi.
Başı dik ağır ağır yürüdü ipe
Ve son nefesinde bile haykırdı gerçeği.
Herkez bilir ki korkmadı Deniz,
Elleri titremedi.
Arz ederim ki yoktu dünyada eşi.
O ki ihtilalci yenilikçi, bilirkişi! .
[büyük devrim neferi ve şehidi deniz gezmiş anısına]...
adını yansıtandır. o ki; denizler gibi engin, ucu bucağı belirsiz ve mavilikle dolup taşan pırıl pırıl fikirlerin üstadı. kimbilir; belki de ufku görünmediği için sallandırıldı, onu anlamayıp anlamayacaklar tarafından...
ayrıca; grup yorum'un seslendirdiği bir şarkıdır deniz gezmiş... ağlatan, belki de görünmeyen ufka baktıran.
bir gün çizgini bulanlar olacak deniz... ufkunu görenler olacak.
esasında daha önceleri derdini tasasını davasını anlayamamıştım..takiii bir arkadaşımın başımın etini yemesine dayanamayıp onun hakkında birşeyler öğrenmeye başladığımdan beri...davasını savunduğum düşüncelerine birebir olmasada yüzde seksen katıldığım biridir.savunduğu şey doğru olmasına rağmen onu dile getiriş biçimi yüzünden acımasızca asıldı..ama onu asarken şunu unuttular bedene kurşun sıkabilirler ama o bedenin savunduğu fikilere asla kurşun sıkamazlar.ayrıca zülfülivanelinin çoğu şarkısında adı geçen biridir.
Şarkışlaya düşürmesin oy
Allah sevdiği kulunu
Gemerekte çevirmişler
Deniz Gezmiş'in yolunu
Gece Elmalıda kalmış
Amancılar iyi solmuş
Uzatmalı iyin biri
Yusuf'u gafletle vurmuş
Nolayıdım olayıydım
Okur-yazar olaydım
Deniz mahkemeye düşmüş
Avukatı ben olaydım
Yusuf mahkemeye düşmüş
Avukatı ben olaydım
yaşa türk ordusu yaşa oyyy
Dünya şaştı böyle işe oyy
Ordu madalya göndermiş yusufu vuran çavuşa(!)
Nolayıdım olayıydım
Okur-yazar olaydım
Deniz mahkemeye düşmüş
Avukatı ben olaydım
Yusuf mahkemeye düşmüş
Avukatı ben olaydım
sarkışla
deniz gezmiş yakalanınca ,bir komutanla aynı arabaya bindirilir
komutan sorar
-neyinize güvenipte yola cıktınız?
-halkımıza, halkımızı arkamıza alarak yola cıktık
araba seyir halinde arkasını gosterek arka cama bakar.deniz e
-bumudur arkanıza aldıgınız halk
-evet komutanım budur ,baksanıza yine arkamdalar