Şiirde bahsedildiği gibi delikanlıdır. Seçtiği yol bana göre yanlış da olsa içinde vatan sevgisini, insan sevgisini her daim mevcut tutmuş, kişilikli bir insandır. Hiç kimseyi öldürmemiştir, cani değildir. Bir de net olmak gerekirse saftır, çünkü yüzyıllarca süregelen bir devlet geleneği olan Türkiyede Küba usülü devrim yapmaya kalkmış ve nihayetinde başarısız olmuştur. Aşk olsun sana çocuk...
Tam bağımsız Türkiye hedefiyle yola çıkmış büyük bir devrimcidir. Türkiye'nin büyük değerlerinden birisidir. O hareketli yıllarda devrim ipini göğüslemiş ve gelecek kuşaklara aktarmıştır.
Atatürk’ün ömrü yetmemesi üzerine yarım kalan soysuz itlafı yüzünden dünyaya gelmiş sözde bağımsızlık savunucusu, Rus sevici militan. Ateş ettiği devlet nefesini kesmiştir. Gülerek idama gittiği de düpedüz yalandır. Salya sümük ağlayarak, yalvararak cosmosta kaybolmıştr. Neyse ki kandilde anıran bir eşek daha olmamıştır.
Peşinden Koştuğu fikirler ütopik olsada bu uğurda can vermiştir 25 inde.klavye delikanĺiları hiç boş yapmasın.2 polis görse kuyruğunu kıstırıp kaçacaklar burda ahkam kesmesin.
Onu asanlar ve astıranlar tarihin karanlık sayfalarinda kaybolurken o ise uğrunda şarkılar türküler şiirler filmler müzeler sergiler açılarak hep yaşamıştır yaşayacaktır. Kısacık ömründe fikirsel olarak ortaya birşeyler koymuş bir ideal uğruna yaşamış ve ölmüştür.
Yakaladığindada mahkeme görüntülerindede ses kayitlarındada onu küçük düşürmeye çalışanlara verdiği ayarlar meşhurdur.
Idama ise onurlu bir insan olarak gidip son gòrevini yapmıştır.
görüşünü beğenin ya da beğenmeyin fikirlerinin arkasinda kale gibi duran bir gençti.Şimdiki gençlere bakıyoruzda instagram facebook gençliği sadece.
Gençlik kollari başkanı Kavanoz dolu mermi paylaştıktan sonra ifade vermeye gittiğinde ya yapacağimdan değil sinirlenip bi anlık bi yerden kopyalayıp yapıştır yapip paylaştım dedi.şimdikiler kopyala yapıştır gençliği.
Celal Şengör Hocamızın kendileri için "Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan eşkiyaydı. Mahir Çayan, israil konsolosunu kaçırdı. Adamı elleri bağlı olarak şakağından vurup öldürdüler. O adamın ne suçu vardı? O da görevini yapıyordu!" dediği biliniyor.
"Deniz Gezmiş ve arkadaşları THKO'nun kuruluşunu, Ankara'da ABD Büyükelçiliği önünde nöbet tutan polislere kurşun sıkarak ve onların canlarını alarak ilan etti.
Yaralanan polislerin düştüğü yere, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin inan ve Sinan Cemgil tarafından THKO bildirisi bırakıldı.
Yaptığı eylemlerden bazıları şöyle:
Silah tehdidiyle iş Bankası'nı soyma,
istanbul'da birçok soygun ve gasp eylemi,
ODTÜ'de görevli bir kişinin arabasının gasp silah zoruyla gasp edilmesi,
Zorla evine girilen bir astsubayın eşinin tabancayla yaralanması,
Bir astsubayın silah zoruyla kaçırılması ve öldürülmesi,
Şarkışla ve Gemerek'te güvenlik güçleriyle silahlı çatışma..."
Diye de ekliyor...
Yani bize doğru anlatılmayan bir Deniz Gezmiş var ama sizler bunları okudukça bunları hepimiz öğreneceğiz!