Diyarbakır ankara uçağında bir vatandaşın milleti sokağa döküp 40 kişinin ölümüne sebep olan selahattin demirtaş a çocuğum senin yüzünden hastanede yatıyor diyerek tepki göstermesi olayıdır.
Demirtaş in üstüne yürüyen vatandaş "amerika ya gidip talimat mı aldın? insanları sokağa döktün. Katil!!" Diye bağırdı.
olayın aslının ne olduğu belli olmamakla birlikte :
bana dokunmayan yılan bin yaşasın şeklinde düşünen birinin tepkisidir.
akıllara ''susma sustukça sıra sana gelecek'' sloganını getirir.
gönül isterdi ki selahattin demirtaş'a gösterebildiği tepkiyi, şerzan kurt'u öldüren, abdullah cömert'i öldüren yasal katillere karşı da gösterebilsin.
1 kasımdaki çağrının da yalnızca hdp tarafından yapıldığını zanneden ayrıca cahil bir vatandaştır. hatta çocuğu yaralanmamış bile olabilir. provokasyon için bile laf atmış olabilir.
bazı bölücü köpekleri hazırlatmış yiğit vatandaştır. sizin aptalca ideolojiniz için insanlar ölmek zorunda mı. katillerin heykellerini dikerken bir babanın tepkisini anlamanızı beklemiyoruz.
Öte yandan iHA, Demirtaş ve Kaplan'ın uçaktaki diyaloglarının kaydedildiği bir ses kaydına da ulaştı. Kayda göre Demirtaş ve Kaplan arasında şu diyaloglar yaşandı:
"Abdulvahap Kaplan: Selahattin Demirtaş 1 Kasım için sokak talimatı verdin ABD'li dostlarının yanına mı gidiyorsun? ABD'li dostlarının yanına gidiyorsun talimatını verdin?
Selahattin Demirtaş: Terbiyesiz.
Abdulvahap Kaplan: Ulan terbiyesiz sensin.
Abdulvahap Kaplan: Tarih seni unutsa da, Amed'in Müslümanları seni unutmayacak.
Abdulvahap Kaplan: Benim oğlum yaralıdır ulan sen ne diyorsun?
Abdulvahap Kaplan: Selahattin ben öyle bir kelime kullanmadım sana
Abdulvahap Kaplan: Terbiyesiz he
Abdulvahap Kaplan: iyi bak bu yüzü iyi tanı, ben seni çok iyi tanıyorum
Selahattin Demirtaş: Ulan Allah'tan başka kimseden korkumuz mu var terbiyesiz, senin bütün çetelerin peşimizde terbiyesiz.
Abdulvahap Kaplan: Ben yanlış bir şey dedim mi? Terbiyesiz dedim mi?
Abdulvahap Kaplan: Ulan Selho
Selahattin Demirtaş: Bana hakaret ediyorsun
Abdulvahap Kaplan: Senin adamların burada erkek gibi konuşsun ilk olarak kim hakaret etti. Benim oğlum yaralıdır.
Abdulvahap Kaplan: Onların deyimiyle ben demokratik hakkımı kullandım tepkimi ortaya koydum. Şiddet uygulamadım.
Abdulvahap Kaplan: Ulan milletvekilliğinin var yaaa on defa bana terbiyesiz dedin. içim yanmış oğlum kurban eti dağıtırken vurulmuş ve şu anda hastanede...
maalesef kürtlerin içinden de böyle it köpek çıkmaktadır. planlayarak hazırladığı bu düzmece tepki için kamerayı ve ses kaydını da hazırlamıştır.
yalnız aklı olan tabi ki bu numaraları yemez. yiyene de afiyet olsun, zehir zıkkım olsun.
olayı aslı: ''hüdapar içerisinde olduğu belirten ve ismini vermeyen bir şahıs selahattin demirtaşa komplo ile ilgili tüm ayrıntılarını anlattı. hüdaparın demirtaşa silahlı saldırıyı bile gündemine aldığı fakat kürt hareketin 90lı yıllardan daha çok şehirlerde örgütlendiği için bunu göze alamayan hüdaparın demirtaşı rencide edecek saldırıları gündemine aldığı belirtiliyor.
hüdapar demirtaş üzerinden rencide edecek olayı devreye soktuğu belirtilen mesajda demirtaşı iki kişilik bir ekip sürekli izledi. iki kişilik ekip, takip edenlerin verdiği bilgiye göre demirtaşla aynı uçaktan bilet aldı. abdulvahap kaplanın kullanıldığı eylemde, kaplanın yanındaki kişide olayı ulusal medyaya yaymak için görüntüledi. daha sonra bu görüntüler hüdapara maledilmesin diye hüdapar siteleri tarafından değil de akpye yakın medyatarafından servis edildi. abdulvahap kaplanın hüdaparın kanalı olanan reber tvde umut kapısı programın yapımcısı olduğu öğrenildi.''
bir komplo ile demirtaş ile aynı uçağa binen abdulbahap kaplan'ın düzmece tepkisidir.
peki abdulvahap kaplan kimdir?
abdulvahap kaplan, diyarbakır lice ilçesi hüseynik köyündendir. 1990larda devlet tarafından yakılan bu yurtsever köye son dönemlerde geriş dönüşler başlamıştır.
abdulvahap kaplan köyden yaklaşık 40 yıl önce ayrıldı. köy sakinleriyle herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır. yakın akrabaları ve ailesi kendisini reddetmektedir.
kaplanın dedesi cemil seyda, şêx sait serhıldanında devlet tarafından bismilde samanlık içinde yakılıyor.
abdulvahap kaplanın hizbul-kontra ile ilişkisi 1990larda başlıyor. bir çok cinayete karıştığı ve bundan dolayı yargılandığı biliniyor. kaplan, 1993te, bu cinayetlerden dolayı kendisine tavır alan kardeşini de ihbar ederek, pkkye yardım yataklıktan cezaevine girmesine neden oluyor.
gaffar okannın vurulmasından sonra hizbullah örgütüne yapılan operasyonda cinayet şüphelisi olarak tutuklanan kaplan 2004 yılında tahliye edildi. tahliye edildikten sonra eski ortamında idareci konumda yer almaya başladı.
erdoğan afftıyla 2011 yılında cezaevinden salınan hizbullah elemanları salınınca kaplan, cezaevleri önünde toplanan kalabalıkların en önündeydi.
çağrı tv ve çağrı fmde programlar yapan kaplan aynı görevi daha sonra rehber tvde sürdürdü.
uçakta oğlunu gerekçe göstererek demirtaşa hakaret eden kaplanın bahsettiği olay ise 6-7 ekim olaylarında değil daha eskilere dayanır.
20 veya 30 temmuz 2012de oğlu mazlum kaplan arabasında silahla vuruluyor. bu durum 31 temmuzda kendi sitelerinde haber olarak yer alıyor. hizbul-kontra medyasında olay şehir magandalarının saldırısı olarak ifade ediliyor.
acılı baba edebiyatıyla duyar kasan arkadaşlar burada mı?
düzmece tepki gösteren abdulvahap kaplan'ın daha önceki etkinlikleri internetten araştırılabilir, kendisinin eğitim durumu ne hocalık ne de yazarlık için uygun olmasa da yıllar içerisinde önce dindar insanları istismar etmekle başlayan, cinayetlere karışan adını nereden hakkettiği belirsiz şekilde bazı din bezirganlarının sitesinde konuşmacı, bazılarında, hoca, bazılarında araştırmacı yazar vb şekilde görüyoruz.
buraya da not düşmekte fayda var, aklı selim insanların kendisini araştırması dileklerimle: