insan vücudunda ortalama olarak orta boy bir çivi yapabilecek kadar bulunan, gerçek rengi mavimsi siyah olup ateşte kırmızı hale gelen, sembolü fe olan element.
yıldızların katili olan elementtir.
yıldızların başlıca yakıtı şüphesiz evrende en fazla bulunan ve en basit atom olarak bilinen hidrojendir. tek protonlu bu basit atomlar big bangle beraber tüm evrene yayılmıştır. gaz ve toz bulutu halinde nebulalar oluşmuş, devamında diğer gök cisimleri toz bulutlarının kütle çekimle bir araya gelmesiyle oluşmuştur.
yıldızlar da bu esnada yeterince büyüklüğe ulaşınca parlamaya, ışık saçmaya başlamıştır. ne varki bu parıldamanın bir de mikro evrendeki sebepleri vardır. hidrojen füzyonu dediğimiz olay bu noktada başlar. yüksek ısı ve basınç karşısında dayanamayan hidrojen atomları elektronlarını kaybeyip, plazma haline geçiş yaparlar, dahası atom içi boşluklar olarak ifade edilen bölgeler, bu yüksek kütle çekimle ortadan kaybolur ve hidrojen atomları birbir birleşerek helyum atomuna dönüşür.
hidrojen füzyonu için gereken enerji, helyum füzyonu için yeterli değildir. işte bu noktada yeterli nükleer reaksiyon gerçekleşemeyince yıldızın içe doğru basıncı artar ve daha büyük enerjiler açığa çıkar. bu enerji sayesinde artık helyumun; berilyuma, oksijene ve karbona dönüştüğü görülür. yıldızın dıştan içe doğru nükleer reaksiyonları atom ağırlığına göre değişiklik göstermektedir. çekirdeğe geldiğinde ise yıldızın üretebileceği en ağır element olan demir karşımıza çıkar.
lakin periyodik tablodaki en ağır element demir değildir. dahası olması için çok daha büyük bir güç gerekir. süper nova.
yıldızımız güneşin süper nova olması imkansızdır kütlesi itibari ile. başta belirttiğimiz konuya gelecek olursak; yıldızların katili olması, çekirdeğinde taşıyabileceğinden fazla demir biriken yıldız, gerekli nükleer reaksiyonu yapamayınca şişer, ve dış katmanlarını kaybeder. dış katmanlarını kaybedince de kendi içine çökme başlar ve kimi zaman nötron yıldızı, kimi zaman da karadelik olur. güneş nötron yıldızı olacak. nötron yıldızı olduğunda dış gezegenlerini kaybedecek, küçük bir ihtimal de dünyayı kaybedecek.
1 senedir düzenli kullanıyorum hala 27 inanın hiçbir boka yaramıyor daha bugün çıktı sonuçlar. formunu değiştirip şat şeklindesine başladık bakalım.
kutusunu sikeyim dişleri boyuyor vücut ağrım var çok sinirliyim başım ağrıyor.
'fe'
bir çok biyolojik işlemde etkili olan metalik bir elementtir. ortalama bir insanın vücudunda 4 gr. demir vardır. bunun %65'i hemoglobinde, %10'u myoglobin de kalan kısmı ise karaciğer, böbrek, dalak, kemik iliği ve diğer organlarda depolanmıştır.
bir yetişkinin alması gereken demir miktarı 14-18 mg. arasında iken, hamile bir kadında bu miktar 30-60 mg.a çıkar. demir desteğinin çocuk emzirme sırasında da önemli bir rolü vardır.
demir 3 durumda bulunur;
- etteki haem demir,
- sebzelerdeki haem olmayan demir,
- yemeklere eklenen haem olmayan demir.
her tip değişik zorluk derecesinde emilir ve herhangi bir tür demir emilimi genellikle ihtiyacın %5'i dir.
en iyi demir kaynakları et (özellikle karaciğer), sakatat, kan, bezelye, maydanoz, yumurta, bütün tahıllar, yeşil yapraklı sebzeler, kabuklu yiyecekler (özellikle badem )kako, kayısı,ve incir, beyaz un ve un ürünleridir. etin %40'ı haem demir içerirken genellikle bunun %24'ü emilir. düşük gibi görülse de emilim için iyi bir orandır.
haem demir alımı diyet bileşimlerinden etkilenmez. haem olmayan demir alımı daha zordur ve genelde beslenmede alınan diğer maddelerden etkilenir. * kahve, çay ve kalsiyum demir alımını engelleyici etkenlerdir.ama bu maddelerin negatif etkisi c vitamini tarafından azaltılabilir. örn; sütteki kalsiyum demirle yarışarak kan akımına karışan demir miktarını düşürür. beyaz un ve ve bazı kahvaltı gevrekleri demir yönünden zenginleştşrilmiştir. bu başlangıçta avantajlı olarak görülür ama demirin bulunduğu yiyeceğe göre değişik oluşumları vardır. bir çok ülkede ferrous demir tozu kullanılmakta bu da diğer maddelerle ilişkisi olmadığından çok rahat emilmektedir.
demir vücudumuzda ince bağırsağın üst kısmı tarafından emilmektedir.bu işlem sırasında da ferrous demir ferric demire çevrilmektedir.daha sonra kana karışan demir transferrin adı verilen bir protein oluşumunda kullanılır.biraz demir kanın içinde serbest kalır. daha sonra bu mineral kanın içinde kendi kendine hemoglabon proteinine sarılır. bu prosedürün gerçekleşmesi için e vitaminine, kobalt a ve molibdenyum a ihtiyaç duyulur. hemoglobin bütün sıcak kanlı hayvanlardaki kanda bulunan solunumla ilgili pigmenttir.
hemoglobin; demir ve porfirin den oluşan haem gruplarından, doğal bir pigmentten ve globin isimli proteinden oluşan doğal bir pigmenttir. hemoglobin iki formda var olur;
- oksihemoglobin; bu ciğerlerde oluşur ve vücut dokularına oksijen taşır. dokular oksijeni alır ve kalan hemoglobin kalan hemoglobin oksihemoglobin'in kırmızı rengine karşılık morumsu renktedir.
oksijen taşımanın yanı sıra hemoglobin kanın asiditesini düzenler. demir kandan kaslarda bulunan mioglobin'e geçer. myoglobin,hemoglobin'e benzer ama boyut olarak daha küçüktür. oksijen azlığı durumunda kaslarda oksijen üretimini sağlar ve acil durumlar için oksijen deposu olarak çalışır.