arabesk bir tanımlamada olsa doğruluğuna kesinlikle katılıyorum. akıllıca sevmek olsa zaten seni üzüp giden birinin ardından üzülmez, onu sevmeye devam etmezsin. Sevmeye hatta deli gibi sevmeye devam edersin..
deli gibi delilere has bir özellik olsa gerek bu deli gibi sevmek . Ben seni deli gibi degil deli oldugum için seviyorum .en buyuk aşk bende en buyuk sevgi bende ben deliyim. kimse deli gibi sevemez .sadece deliler sever. benim gibiler .
(bkz: en buyuk sevgi bende ben deliyim)
(bkz: Deli gibi sev, çılgınca)
etraftaki kimseyi takmamaktır. ne kadar yakışıklı/güzel olursa olsun sevgiliden başkasını gözü görmemektir. aşık olunan insanın kucağında uyurken bile özlemektir. sevgilin olduğu halde hep ulaşılmaya çalışılan bi platonik gibi sevmektir.. herkesten herşeyden deli gibi kıskanmaktır. hatta kendinden bile kıskanmaktır sevdiğin insanı.. deli gibi sevmektir işte, deli gibi...
gayet gereksiz, sonu olmayan, başı bilinmeyen, üzülmeyi, terkedilmeyi, yüzlerce parça kalbi peşinde getiren an itibariyle terkedilmiş biri için acınası başlık.
baktigin heryerde onu gormek, duydugun her sesi onun sesi sanmak, aklinda sadece ve sadece o olmasi, aklindan ciktiginda sanki aklini kaybedicekmis gibi olman, her aldigin nefeste onun kokusunu duymak..
kisacasi (bkz: deli gibi sevmek)
delilerdir dünyadaki en günahsız kişiler. onların yaptıkları hiçbirşeyden ötürü suçlanamaz, cezalandırılamazlar. zaten büyük çoğunluğu asla insanlara zarar vermez. bu yüzden deli gibi sevmek de dünyanın en masumane işidir. ne mutlu bu şekilde sevenlere.
