bugün

Beyninde o anın bir daha yaşanması.

Beynin Sol sağ lob arasındaki aksaklık zaman farkından olduğu görüşündeler.

Banada 2020-2021 de çok oluyordu ilginç.
ben bunu önceden görmüştüm hissi.
geçen hastanede çalışan yürüme engelli bir memura çay ısmarladım. tam hastaneden çıkıyordum çayları hazırlamak üzere arkamdan seslendi bir şeyler dedi ancak tam duyamadım. sonra sanki bu anı daha önce yaşamış gibi hissettiğimi fark ettim. o sırada gördüğüm tüm sahneler yaşanmış gibiydi.

matrix filminde bu durum matrixte bir bozulma olduğunda gerçekleşir olarak tanımlanmıştır.
20 yıl kadar önce olurdu artık olmuyor.
Bir film izlerken çok oldu aynı ada sahip film izlerken yaşadım.
2020 de yazın muhtemelen
2021 de oldu yaz ayı tekrar etti aynı hatayı yaptım bilgisayarda tarihe baktım oha dedim içimden.
2022 de olmadı pek
2023 de az oldu.
Doktora görünmem gereken durum olmadığını düşündüm
Kafamı biyere vurmadım hiç ayrıca.
6 şubat
31 Aralık 2022 az çok.
Bi video da izledim aynı yerde olduğumuzda mesela evde tekrar ederse farklı yöne gider aynı yönü tekrar etmez unutur.
Aynı bir yere gitmek bina ya ya da ev tetikler.
Kısır döngüye girince ya da.
Epilepsi nöbeti geçirenler deja vu yaşarlar.
Az uyuduğumdan oluyordu muhtemelen kafa yorgunluğu işte sabaha kadar bilgisayar başında sıkıntı işte.
bir olay yaşadığınızda onu önceden hayal etmişiniz sanmanız.
"ben bu anı daha önce de yaşamıştım" hissi.
aynı yerde 2 kez karşılaşınca hissedilen duygu.
Bu duyguyu sürekli yaşıyorum ve iyiden iyiye inanmaya başlıyorum artık, eskiden pek inanmazdım doğrusu.
Bugün kadın bir müşteri geldi. Yanında bir kız çocuğu vardı. Yüz aydınlatıcı krem istedi. Bir kaç saat sonra aynı kadın tekrar geldi, yine yanında aynı kız vardı. Aynı soruları sordu, kullanımı nasıl,cildime bi zararı olur mu falan. Siz birkaç saat önce gelmiştiniz sanırım dedim.

Gülerek hayır ben daha önce hiç gelmedim dedi. Nasıl olur, hayal görmüş olamam ya dedim. Yine gülerek belki, benzetmiş olabilirsiniz dedi. Neyse, kullanımını tekrar anlattıktan sonra kadın, ürünü alıp gitti. 10 dakika, sonra bi baktım birbirinin aynısı iki kadın yanyana sokakta yürüyor. Meğer ikizlermiş amk.
aynı kişiyle aynı yerde 2 kez karşılaşınca hissedilen duygu.
aynı yerde aynı kişiyle 2. kez karşılaşınca hissettiğim duyguya verdiğim fakat bunun dejavu olup olmadığına emin olamadığım isim.
yaşadığı anı daha önce de yaşamış olduğunu hissetmek.
Tam az önce ana sayfayı yenilerken hissettiğimdir, ekleyeyim dedim...
"ben bu anı daha önce de yaşamıştım" demektir.
aynı yerde 2 kez karşılaşmak buna bir örnek olabilir.
daha önce yaşanmış bir olayı ya da anı tekrar yaşamaktır.
2000'lerin başında 'can't stop' adlı single ile döneme damga vurmuş olup sonra hızlıca unutulmuş olan elektronik müzik sanatçısı.
uyuyordum.
ve rüyamda anne ve baba kanaraya hariç 3 yavru kaçıyordu.
gerçek olacağını hiç düşünmedim, yaklaşık yarım saat sonra balkona gittiğimde ise anne ve baba dışında diğer 3 ü kaçmıştı...
neyse ki iki yavruyu apartmanın balkonlarından bulup alabilmiştik. *

not: bizim kanaryalarımız balkonda bulunmaktadır, evetı.

(bkz: dejavu dediğin böyle olur)
bir olayı yaşarken daha önce yaşamış ben bunu hatırlıyorum sanki yapmıştım gibi hissetme olayıdır.
bir dönemlerin popüler filmidir genel olarak kurgu olarak oldukça iyi bir yapımdı.
güzel film.
Özellikle hastalık grip gıbı ağır enfeksiyon geçirdiğiniz ateşinizin yükkseldiği dönemlerde gördüğünüz saçma sapan rüyalar vardır. Nu gün yaşadığım dejavu sürecinde beynim yaşadıklarımı bir kaç gün önce hastayken gördüğüm o sanrılarla eşleştirince inanılmaz bir hasta olma nefes alamama terleme moduna fırlattı beni oturduğum yerde sandalyeden yığılacaktım aslında hiç bir neden yokken birden o ana geri döndüm böyle pis de bir tarafı varmış.
osho'ya sorarlar:

"sevgili osho, zaman zaman o an içinde bulunduğum durumun tam olarak daha önce tekrarlanmış olduğu hissine kapılıyorum. başkalarının da aynı hissi yaşadıklarını ve bunun dejavu olarak tanımlandığını duydum. her zaman bu deneyimin ne olduğunu ve meditasyonla bağlantısını merak etmişimdir. bunu anlamama yardımcı olabilir misiniz?"

osho'nun cevabı:

dejavu olarak tanımlanan deneyim kendine ait bir gerçeklik taşır çünkü bu sizin dünyaya ilk gelişiniz değildir. başınızdan bir çok yaşam ve ölüm deneyimi geçti. ve doğal olarak binlerce yaşamın içerisinde aynı yerlere gelmemek, aynı yüzlerle karşılaşmamak, bir ağaç görüp aynı ağacı daha önce kesinlikle görmüş olduğunuzu hissetmemek olanaksızdır. bu his şüpheye yer bırakmayacak denli kesin bir histir: sizin hayal ürününüz değildir, o kişiyi daha önce görmüş ya da en ince ayrıntısına kadar o durumun içinde daha önce bulunmuştunuz. bu çok tuhaf bir histir; insanın başını döndürür. ama aynı zamanda hindistan'ın dışında doğmuş olan bütün dinlerin eksik olduğunun da kanıtıdır çünkü bu dinler dejavu deneyimini açıklayamazlar. reenkarnasyon fikrine sahip olmadıktan sonra dejavu deneyimine açıklık getirmek olanaksızdır. bir kasabaya varıyor ve bir anda daha önce orada bulunmuş olduğunuzu hissediyorsunuz. sağa saparsanız nehre, sola saparsanız tren istasyonuna ulaşacağınızı biliyorsunuz ve bunu denediğiniz zaman da gerçekten nehre ya da istasyona varıyorsunuz. yoldaki ağaçları, nehri daha önce bir filmde ya da rüyada görmüşçesine tanıyorsunuz. dejavu geçmişten gelen ve bir şekilde şimdiki zamana karışan küçük bir kesittir. bir gerçekliktir. ve bu gerçeklik, dejavu, yani geçmiş yaşamlardan kalma anılar, defalarca kanıtlanarak reenkarnasyon teorisini yalnızca dini bir teori olmaktan çıkarıp, bilimsel bir gerçekliğe dönüştürür. tabii bilimin daha açık fikirli olacağı, beklenen o zamanın gelmesini bekleyerek... sorun şu ki, bilimde tüm ilerlemeler yalnızca tek bir yaşamın varlığını kabul eden ve bu konuda önyargılı olan batı'da gerçekleşiyor. yine de dünya her geçen gün biraz daha küçülüyor. er ya da geç bilim, insan gelişimi, meditasyon ve bilincin dönüşümü için hayati önem taşıyan bu olguyu dikkate almak zorunda kalacaktır. kişi geçmiş hayatlarını anımsadıkça ölümden sonra da bir geleceğe sahip olduğunun kanıtını bulmuş olacaktır. geçmiş yaşamları anımsamak, aynı zamanda buraya farklı bir cisme ve isme sahip olarak dönecek oluşunuzun da kanıtıdır. bilim tek bir yaşama dayalı musevi, hıristiyan ve müslüman inancından sıyrılıp farklı bir yön aldığı zaman, ki bunun gerçekleşeceğinden hiç kuşkum yok, reenkarnasyon bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçeklik kazanacaktır. bu tek yaşam inancı zaten oldukça saçmadır çünkü varoluşta hiçbir şey ölmez; her şey varolmaya devam eder, yalnızca şekilleri değişir. yaşam sözkonusu olduğunda neden bunun tersi olsun ki? insanlar aynı tür bir yaşamı binlerce kez sürdürdüklerinin farkına vardıkları zaman, ki reenkarnasyon teorisi böyle bir fayda sağlamak üzere harekete geçirilmiştir, aynı şeyleri tekrar tekrar yapmış olmanın ne kadar sıkıcı, bıkkınlık verici olduğunu ve bunlardan bir ders çıkaramamış, bir kazanç sağlayamamış olmanın ne kadar korkunç olduğunu göreceklerdir. binlerce yaşantınızda aynı iktidar ve para hırsıyla mücadele ettiniz ve hala bunu sürdürmektesiniz. demek ki her yaşam deneyimi siliniyor ve her seferinde sıfırdan başlıyorsunuz. bilimsel olarak kanıtlandığında, aynı aptalca oyunları tekrarlamanız da çok güçleşecektir. yeterince oynadınız, artık değişme, bilincinizi yüceltme zamanıdır; bu, adeta bir tekerlek gibi bir yaşamdan diğerine tekrar, tekrar dönmeye devam eden vahşi çemberin ötesine geçme zamanıdır.
şu ana kadar yaptığınız her şey bilinç dışıydı. artık olgunlaşıp, bilinçle hareket etmenin zamanı geldi. artık farkındalıkla hareket edin; yeteri kadar bilinçsizce yaşadınız. reenkarnasyon tekerleğinin dönmesini sağlayan şey bilinçsizliktir. bir kez bilincinize kavuştuğunuz zaman çabalarınızın yersiz olduğunu göreceksiniz; başarıyı bir çok kez elde ettiniz ama ne için? ölüm zaten her şeyi silmedi mi? bu tıpkı kumdan kaleler yapmaya benzer, rüzgar gelip kalenizi yerle bir eder. siz de yeni bir kale yapmaya tekrar tekrar devam edersiniz ve sonuç hep aynı olur. bilimin doğu'lu milyonlarca insanın yaşadığı deneyimlerin gerçeğini gözardı etmekten vazgeçmesi sonsuz bir önem taşımaktadır. bu bir batıl inanç değildir; yaşamın bizim farkına varamadığımız gizemlerinden biridir yalnızca. bilim bu konuda keşiflerde bulundukça, siz de olup bitenler karşısındaki tutumunuzda büyük değişimler olduğunu göreceksiniz ve amacınız da değişip bu çarkın dışına çıkmaya dönüşecektir. bu çark sizin esaretinizdir, ve bu esaretten kurtulmak, gerçeğin ve özgürlüğün peşinde olanların tek arzusu olmuştur. varlığınızın bedensiz, cisimsiz olarak da evrenin içinde kalabileceğini, cisimsiz olarak da varolabileceğini, tüm varoluşa yayılabileceğini anladıktan sonra tüm çabanız bu yüce özgürlüğe erişmek üzerine olacaktır. biz doğu'da bunu başarmış insanların yaşadığı bu en yüce deneyimi moksha, yani mutlak özgürlük olarak tanımlarız. bu, bedenden, zihinden, etrafınızdaki her türlü zincirden, cisimden bağımsızlaşıp yalnızca saf bir bilince dönüşmektir. bu durumda hala bir bireysellik, görünmez bir merkezde "ben" olunduğuna dair bir bilinç vardır. aslında bu, "ben ilk kez olarak gerçek özüme kavuştum" bilincidir. beden olmadığında hastalık da olmaz, beden olmadığında yaşlılık ve ölüm de olmaz. bedensiz bir bilinç doğal olarak her zaman taze, genç, özgürdür ve tüm evren ona açıktır. onun imparatorluğu sınırsızdır. bir gün gautama buda'ya şöyle sormuşlar, "mutlak bir bilince dönüşürsek yeniden dünyaya gelmeyeceğimizi ve tüm varoluşun bizim imparatorluğumuza dönüşeceğini tekrar, tekrar söylüyorsunuz. peki ya bizden önce aydınlanmış onca insan ne olacak? ben nasıl tek başıma tüm evrenin efendisi olabilirim?" soru mantıklı görünebilir ama varoluşa ait değildir ve buda'yı güldürmüştür, ki o çok ender olarak gülermiş, hatta yaşamı boyunca belki toplam üç-dört defa güldüğü söylenir. buda şöyle yanıt vermiş, "senin mantığını anlayabiliyorum ve sana bir şey anlatacağım; bir karşı-tezle değil yalnızca bir örnekle yapacağım bunu: karanlık bir evde bir mum yakarsan tüm ev ışıkla dolacaktır. bir mum daha yakabilirsin. bu durumda iki mumun ışığının birbiriyle çatışacağını mı düşünüyorsun? ikinci mumun ışığı da tüm evi dolduracaktır. üçüncü bir mum da yakabilir, tüm evi mumlarla doldurabilirsin. hepsi kendi alevleri içinde bireyselliklerini koruyacak, ama yaydıkları ışık sözkonusu olduğunda, hepsi tüm odaya sahip olacaklar. hiçbir ayrım olmayacak. bu benim alanım, bu senin alanın diye bir şey sözkonusu değildir. ışık bir nesne değildir ve binlerce mumun ışığı birbiriyle çatışmadan tüm evi doldurabilir." o haklıdır. karşı-tez oluşturmak mümkün olmadığı halde onun verdiği örnek mükemmeldir. durum tam olarak budur: bir kez cisminizden kurtulduğunuz zaman tüm evrene yayılmış olacaksınız. aydınlanmış olan milyonlarca başka kişi de ışıklarıyla, bilinçleriyle tüm evreni doldurmaktalar. merkezlerinde kendilerine ait birer alev taşırlar ama yaydıkları ışığın sınırı yoktur. ışıklar birbiriyle çatışmaz çünkü onlar cisimsizdir. aynı mekan herhangi bir mücadele ya da tartışma gerekmeksizin farklı ışıklar tarafından doldurulabilir. ve bilinç de bir ışıktır. ~ osho

not: osho islam'da reenkarnasyon olmadığını söyler lakin bu konuda ona katılmıyorum.

#osho
#dejavu
Ne olduğunu bilmiyorum. Ne olacağını biliyorum. Ancak ne olacağı ve olanlar üst üste gelince kendimi kaybediyorum. Bu nasıl olabilir? Aynı anı tekrar yaşamak değil bu. Canım acıyor benim, çünkü anlayamadığın bir şey bu. Ne yapıyorsunuz orada? Neyi bekliyorsunuz?