cumhuriyet demek eşitlik demektir. ve evet dağdaki çobanla senin oyun eşit. yalnız bu sözü bir profesörün, üç dil bilen bir diplomatın ne bileyim bu ülkenin hem eğitim hem de öğretim olarak bir yerlere gelmiş bir bireyinin değilde bir mankenin kullanması ayrı bir ironi.
madem tümel uzlaşıma güvenimiz kalmadı e madem 2000 yıl önce platon'un söylediği "cumhuriyet göz boyayanların halkı kandırma esasına dayanan bir sistemdir" sözüne hak verdik o halde geçelim monarşiye olsun bitsin. ama mutlak monarşi olmaz bu saatten sonra. otokrasi olsun sistemimiz. hileyi,entrikayı en iyi başaran adam zorla ele geçirsin gücü.
demokraside zaten toplumda bir kültürel yetkinlik vardır. bilgi de ortalama vardır. mesela üniversiteden bir sürü mezun çıkıyor, bunlar eşit olmasa bile en azından bir ortalaması vardır. ancak ilk okul mezunu bile olmamış biri oy kullanıyorsa o demokrasi değildir arkadaş. demokrasi aptalların zeki insanları yönettiği sistem olamaz. ama görüyorum ki türkiye de bizi hep geri zekalılar yönetiyor.
Eline iki şey verildiğinde mutlu olmayan, olayın bilincinde, yol yapıyor falan deyip basit şeylere kanmayan, siyasiyi kafada tartan, körü körüne düşüncesini savunmayan biriyse neden eşit olmasın.
"Okumak cahilliği alır eşşeklik baki kalır" derdi üniversite de bir hocam haklıymış.
Evet hepimiz bir vatandaş olduğumuza göre hepimizin oyu eşit.
Eğer ben okuyom kendimi geliştiriyom diye bakan arkadaşlar varsa da adamlar sabahtan akşama çalışıyor. Sürekli hayvan peşinde dolaşıyor. Bazı çalışan insanlar gibi iki saat çalışıp altı saat oturup çalıştım demiyor. illa birinin oyu üstün olacaksa çobanın oyu üstün olur diye düşünüyorum.
bırakın bu eşitlik zırvalarını birader. ben lise mezunuyum mezun olduktan sonra kendimi geliştirmeye çalıştım kimisine göre başarılı olmuşumdur kimisine göre başarısız. ancak benim oyumla ile üniversite bitirmiş hatta doktora yapmış biriyle nasıl eşit olabilir ya? cidden mantığa ters abicim. misal siirt'te besicilik yapan bir insanla ilber ortaylı'nın oyları nasıl aynı değerde sayılıyor akıl alır gibi değil.
dağdaki çoban ofiste götünü yayan memurdan daha iyi bilir ekonominin durumunu 10 yıl önce sattığı malla buğün sattığı malın değerinin nasıl değiştiğini.
Neden kardeşim dağdaki çoban bu memleketin vatandaşı değil mi bu memlekete hizmet verip, bu memleketin ekmeğini yiyip suyunu içmiyor mu ?
Bu iyi, bu kötü, bu ırkçı, bu piç diye temizlik yapılsaydı ülkede adam kalmazdı o yüzden herkesin oyu bir senin doğrun sana onun doğrusu ona
buna cevaben laik sistemde takva sahibi olmanın önemli olduğunu vurgulayan çoban dayı aklıma geldi. oy kullanmasın oy kullanamaz değil bak, eşit olamaz. ha ama herkesin ayrı dereceleri olacak ta aldığı eğitimin vesaire miktarı kadar değerli olacak oyu, ütopik.