Hakkında denen herşeyi peşinen doğru kabul edelim. Bu beni bağlar mı?Hayır.
-Ben hala şehrin meydanında parkı yıkıp AVM yapmanın parlak bir fikir olduğunu düşünmüyorum.
-iktidarın eleştirilmesine neden AKP'liler bu kadar içerliyor çözemiyorum.--
-Gezi kendiliğinden gelişen bir direnişti, şucu bucu diye o kadar bölünmüştü gezide bölünecek halimiz kalmamıştı.
-PKK'lıysa ve Gezi eylemlerine katılmışsa ne yapalım?Dağdan in desem inecek mi?
Muhtemelen bir sonraki askeri operasyonda muhtelif iç organlarının vücut dışında arz-ı endam edeceği ve bu görüntüye tezat oluşturan kırmızı külodunun oluşturduğu naifliği konuşacağımız kızdır.
zamanında kırmızı fularlı kızdı artık yeşil fularlı kız olmuş. Murat karayılan vuruyormuş artık kendisine, "Atatürk'ün askerleriyiz" dedi, gitti. şimdi aponun köpeği oldu...
türkiye için mühim bir kayıptır.
kendi insanlarını / gençlerini dağa çıkarmaya teşvik eden bir sistem çökük bir sistem devlette üzerine çokta yorum yapmanın gerek olmadığı bir devlettir.
şimdi kıza sütten çıkmış ak kaşık demiyoruz da sen devlet olarak sudan sebeplerle düşman bellediğin bir vatandaşını koğuştaki yerinden tutta verdiğin komik cezalarla pkk'nın kucağına atıyorsan ben önce sana bakarım. önce sen suçlusun belki sonra kız suçlu olabilir. zira çözüm dağda değil. ama belli ki kendisini özgürlük mücadelesi özgürlük mücadelemiz diye etkilemişler. sen zaten devlet olarak kendi insanını potansiyel bir tehditten öte düşünemiyorsun /algılayamıyorsun.
bu bağlam da vaziyet ister istemez önce devlet eleştirisine yaslanıyor. yaslanması da son derece tutarlı davranmak aslında...
yani sebepleri görmeyip sonuca odaklanmak yüzeysel insan işi. çok şükür hayata yüzeysel ve tek gözlükle bakmıyorum.
edit: kıza bir eleştiri getireceksek başımızdakilere / devlet denilen abidik gubidik organizmaya yüz eleştiri getirmemiz gerekiyor. inşallah anlamışızdır.