fenerbahçenin 30, haftada şampiyonluğun en büyük adayı konumunda olmasını sağlayan futbolcudur.
ligde 29 maç boyunca sadece 7 dakika oynayan bir futbolcudur, ama bir nevi kurtarıcı rolünde kendini bulur.
ve o rolü layıkıyla yerine getirir.
helal olsun sana..
bir gün sana helal olsun diyeceğim hiç aklımda gelmezdi. belki de attığın bu gol bize şampiyonluğu getirecek, kim bilebilir ki. ama bildiğim tek bir şey var. bugün senin attığın bu gol, önümüzdeki maçlarda da böyle önemli goller atabilme yeteneğinin olduğunu gösterir. umarım bu taraftara gollerinin devamını da gösterirsin okçu!
lugano' dan bile daha az gol atan fenerbahçe forveti. fenerbahçe hoteli çatır çatır da parasını alıyor yazıktır , onca genç yetenekli futbolcular sırada beklerken.
sen ağlama dayanamam
ağlama göz bebeğim sana kıyamam
gol atarak beni ve tüm fenerbahçelileri şaşırtmış, sonra sevindirmiş daha sonra duygulandırmış futbolcudur. senle hiç dalga geçmedim lan guiza. çünkü pek futbolla ilgim yoktu, o yüzden pek de önemsemezdim gol atıp atmamanı. ama bugün sevindirdin beni. hadi verdim şukunu.
ne mutlu bana ki bu adam için 'ulan adamla güldük eğlendik bak şampiyon yapacak bizi görüyor musun necati?' demeyeceğim. gaziantepspor maçında tüm oyuncular tribünlere çağrıldıktan sonra biraz da makara sanılarak adama moral olur diye 'oooooo daniel güiza' diye bağıran ben, dönüp suratıma kahkahayı patlatan bütün maraton c'ye şimdi soruyorum: n'oldu lan? n'oldu? sarı lacivert çubuklu için savaşan kim olursa olsun saygı görecek dememiş miydik?
biliyorum ki gidecek bu sezonun sonunda. bu adamın hüznüyle ve yalnız bırakılmışlığıyla hiçbir zaman eğlenemedim, eğlenemem. aldığı paranın hakkını verebilmek için elinden geleni her zaman yapmaya çalışmış bu adamı ben de her zaman iyi hatırlayacağım.
bugün attığı gol sonrasında ağlaması beni çok üzmüş olan futbolcu. ne kadar samimi bir adam olduğunu görmenin küçük bir kanıtı olsa gerek. hak ettiği yerde değil, en kötü olan da bu sanırım, her şeye rağmen ısrarla söylüyorum ki çok kaliteli bir santrafordur; fakat kariyerinin en talihsiz yıllarından birini geçirmektedir. en kısa zamanda toparlaması dileklerimle.
not: beşiktaşlıyım.
bu kadar zaman forma giymedikten sonra, öyle bir maçla dönüş yapmalıydı ki fenerbahçelilerin gönlünü fethetmeliydi. işte şans yüzüne güldü ve hayati bir maçta oyuna girip üstüne düşeni yaptı.
gol attıktan sonra ağlayan forvettir. görevi gol atmak olan bir futbolcunun gol attıktan sonra ağlaması ne kadar tuhaf oysa. insan, beklenilenden fazlasını yaptığında ya da görevini yerine getiremediğinde ağlamaz mı arkadaş! çöpleri temizledikten sonra ağlayan çöpçü, saç kestikten sonra ağlayan kuaför, et sattıktan sonra ağlayan kasap görmek kadar imkansız olmalı oysa buna tanık olmak. zaten biz onu görmeyi hayal dahi edemeyeceğimiz sahnelere şahit ettiği için seviyoruz.
geçen sene anasını orospu ilan edenler şimdi taşaklarını yemekle meşgul. bayılıyorum ülkeme...
not: topa ilk dokunuşunda gol atmasıyla bir lars ricken tadı aldım kendisinden. gel gör ki 21 yaşındaki ricken juve'nin elinden kupayı aldığında sırıtırken bizim güiza buca'yı yıkıp ağlamıştır. ne gzel...
