iktidarı seçecek kişilerin insan sarrafı olması bu memleketi iyi yönetir öteki çalar çırpar batırır falan gibi yüzüne bakınca kişinin istikbalini istidatlarını anlayan tipte kişiler mi olması gerekiyor.
ee öyleyse kapalı çarşıda 20 sene esnaflık yaptım adamın gözünden ne mal olduğunu anlarım diyen tipler oy kullansın bu iş tatlıya bağlansın.
ha ya da olmadı aristokrasiye geçelim bitsin bu mudur amk?
doğru önermedir. platonda bu görüşü savunmuştur. cahil halkı yönlendirmenin kolay olduğu için zamane yöneticisinin işine gelmez ve zehirlenerek idamına karar verir. ayrıca japonyada herkesin oy hakkı vardır ama seçimle ilgilenmeyen vatandaş oy kullanmaz çünkü bilgi sahibi değildir yanlış sonuçlara sebep verebileceğini düşünür. bilinçli olmak budur.
Erkan petekkaya'nın da paralel söyleminin olduğu önermedir. Evet kardeşim "gece yatarken cam'i (kamerayı) açıyom öyle yatıyom" diyen bir adamla benim oyum eşit değil. Sadece bu adam değil, yobazin malın iki çeşitlisi de aynı. Herifin gözü x partisinden başkasını görmüyor. Evet gerizekalı, benim için senin de o cam'ı açıp yatandan bir farkın yok.
Bu söylem, çobanı veya köylüyü küçümseyen, hor gören bir söylem değildir. Eğitim seviyesi, siyasete ilgi, gündem takibi gibi konular kastedilerek, apolitik insanların oyu ve yorumu ile politikayı ve gündemi takip eden, okuyan, yazan bir insanın arasındaki fark vurgulamanmak istenmiştir.
Dağdaki çoban bir simgedir.
Siyaseti takip eden, gelişmelere vakıf, bu konuda kafa yorup kaygılanan bir seçmenle, yaşamı salt dünyevi zevkler, alışveriş, yemek tarifleri, burçlar gibi konulara endeksli bananeci insanların oyları arasında fark olmalıdır. Doğrudur, desteklenendir.
Dağda ki çobanı küçümsemek değilse olay doğru bir önermedir. Lakin dağda ki çobanın hayat görüşü, gereksinimleri ve yaşam faktörleri okumuş ve şehir yaşantısı bir değildir.
lakin bunu çoban diye kısıtlamak aşağılayıcı olur. misal; benim 85 yaşındaki sağır, yarı ama ninemle siyasal bilimler okuyan birinin oyunun denk olması sıkıntılı durum. bu sözü söyleyen sanırım bunu anlatmaya çalışmış, ve doğru bir önermede bulunmuştur. çözümü ne olur bilmemem amaaaa;
her ne kadar sarışın aptal diye anılsa da doğruyu söylemiş aysun kayacı. çünkü bugün ülkenin içler acısı halinde eğitimsiz, düşünmeyen, sorgulamayan insanların payı büyük.
kimin toprağında atar yapılıyor? bu ülkenin sahibi halktır. "bazıları halktan daha eşittir. benim oyum, halktan milyonların oyuna eşittir. " diyenler kimin çöplüğünde ötmektedir. bu topraklar ne atatürk'e, ne akp'ye, ne chp'ye, ne mhp'ye, ne ip'ye, ne diğer partilere, ne cemaate, ne kemalistlere ve ne de osmanlı'ya aittir. bu ülke halkındır. cumhuriyet, demokrasi varsa halkadır. halkın kendi kendisini yönetmesi içindir. buna kimse karışamaz.
kimin toprağında atar yapılıyor? bu ülkenin sahibi halktır. "bazıları halktan daha eşittir. benim oyum, halktan milyonların oyuna eşittir. " diyenler kimin çöplüğünde ötmektedir. bu topraklar ne atatürk'e, ne akp'ye, ne chp'ye, ne mhp'ye, ne ip'ye, ne diğer partilere, ne cemaate, ne kemalistlere ve ne de osmanlı'ya aittir. bu ülke halkındır. cumhuriyet, demokrasi varsa halkadır. halkın kendi kendisini yönetmesi içindir. buna kimse karışamaz.
demokrasi de amaç çobanın da, köylü amcanın da, doktorun da, avukatın da oy vermesidir. millete kendi ideolojisini dikta etmek için eğitim seviyesini yükseltmekte neymiş, sikerim öyle oy kullanma hakkını. bu devlet, partiler halkın değil mi? götleri kalkar da kendilerini milletten üstün görürlerse, siker atarız alayını. izmir'den denize dökeriz tekrar...
işin demokrasi kısmı bir yana, bu sözü diyerek kibirli olduğunu gösteren yurdum insanıdır. işte anlamadığım tek şey budur, eşitlikten bahsediyoruz lakin dağdaki çoban ne bilir diye onu hor görüyoruz.
'benim oyum cahil insanın oyuyla bir değil' olsaydı daha iyi olacağını düşünüyorum. zira, çobanın çoban olması onun kendi seçimi olamayabilir. ama çoban olup bilgisiz kalması kendisinin seçimidir. her insan bilgi edinebilir. insanları sınıflandırmaktan artık vazgeçin.
çalıştığı hastaneye baş hekim ve çobanken doktor olan insanlarımız ortaya koyuyor ki böyle beyinsiz orospulardan kat be kat zekilerdir. hatta çoğu kibirli ve beyinsiz türk insanından.
aslında mantıklı ama içerisinde ego barındıran söz. dağda çobanda olsa düşünüp sorgulayabilir fakat ülkemizde bu pek geçerli , görülen bir şey değildir.
antik yunan'dan sonra demokrasi diye bir sözcüğün literatürlerde hala boy göstermesi, dünyadaki liberal ve kapitalist hegemonyanın ne derece ihtişamlı bir durumda olduğunu gözler önüne sermektedir. antik yunan'dan sonra demokrasi bir eşitlik ifadesi değildir. elitist bir idare ile var olan güç sözde eşitlik anlamı adı altında tüm toplumlarda ön plana çıkmaktadır. Benim oyum, senin oyun atışmaları ve bu konuya biçilen değer ne olursa olsun değişmeyecek olan tek şey "oligarşinin tunç yasası" dır. ne hükümetin ne muhalefetin avukatı olmadığımı ifade etmekle birlikte rahmetli m.ali birand'ın canlı yayında kullandığı ifadedir tüm hakikat: "Türkiye türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir."