öncelikle şunu net olarak söylemeliyim ki mükemmel bir film olmuş. üç gün içinde farklı sinemalar da iki kez izledim, tabiri caizse sindire sindire. vatansever her türk insanı kendinden bir çok şeyi bulabilir bu filmde. çok ani duygu değişimlerine hazır olun bence, tam ağlamak üzereyken bir anda güleceksiniz, film bu duygu değişimlerini iyi başarıyor. özgün bir senaryo değil fakat, bruce wills monica belluci ile güneşin gözyaşları.. hemen hemen konu aynı, anlatım ve uygulama da aynı. hatta veysel yarbay bile selam çakıyor o filme. lakin bu kötü bir film olduğunu göstermez asla, denenmiş ve riski az bir senaryo yu türk usülü anlatmışlar ki bence çokta iyi iş çıkarmışlar. tebrikler diyorum kocaman tebrikler.
Gravity ya da the martian gibi filmleri elestirenlerin başarılı buldukları - öve öve bitiremedikleri doğru zamanda çekilmiş türk filmi.
işte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen dağ 2 yi izleyip böbürlenmektir.
Her türk'ü derinden etkileyebilecek guzel bir film, hatta türk sinema tarihinin en iyisi olabilir. Oyuncular, konu, filmdeki geçişler herşey mükemmeldi. Benim gibi duygusuz bir insanın sadece bu tür filmlerde gözleri dolduğu için bazı yerleri abartmış olabilirim ama kesinlikle izlendiğinde pişman etmeyecek bir film.
büyük beklentiyle gittiğim olmamış film. neresinden başlasam bilemiyorum.
er ryan'dan çakılan ayrıntılar filmi heder etmiş bir kere. neler çakılmış derseniz, sniper'ın her atışta bir şeyler okumasını mı söyleyeyim, dürbüne baktığı gözünden vurulan sniper'ı mı anlatayım, timin arasında mermi dağıtma görevi verilen upham rolündeki kızı mı söyleyeyim.
senaryo zorlamanın sonu olmuş. flashback'lerden imanınız gevriyor. klişeden geçilmiyor. örnek mi? madem Irak'tayız madem türkmen köyündeyiz fonda hangi müzik olsa beğenirsiniz. tabi altın hızma. ulan tamam trt ve yeşilçam filmleriyle büyüyen bir nesil olarak klişeler hayatımıza işledi de yedinci sanatla uğraşan biriysen teknik dışında bir şeylere de ihtiyacın var demektir. filmde kullanılacak silahlar türk yapımı olacak diye kasana kadar senaryoda biraz ince işçilik çıkarsaydınız. yani filmin girişindeki o sikimsonik top atıp çocuğu ateş hattından uzaklaştırma neydi öyle? yine o sahnede ki kılık kıyafet nedir? ulan dünyanın neresinde olursa olsun o kılıkla operasyona gitsen 100 metreden ne ayak lan bu tipler diyip gelip silahı kafana dayarlar.
cast seçimi dersen rezalet. o makineli tüfekçi nedir, eşref karakteri necidir, hadi murat arkın'a babasına hürmeten bir şey demiyelim de o eğitim sahnelerindeki atıf emir benderlioğlu nedir? sırf kaslı diye sıfır yetenek o adamı ne diye koydunuz filme? oğuz'un manitası diye koyduğunuz o kız niye vardı mesela? o olmazsa filmde ne eksik kalacaktı? bekir'i niye evlendirdiniz? hadi evlendirdiniz o mekan seçimi neydi öyle?
tamam türk filmi, tamam teknik fena değil ama senaryo, cast ve mekan seçimi, diyalogları boş mu verelim?
izlediğim, ama abartılacak kadar olmadığını düşündüğüm filmdir. filmi izlemeden önce sözlüğe gelip yorumları okumuş ve buna göre sinamaya gitmiştim.
filmdeki eksiklikler:
- sahneler kopuk (geçişleri çok daha iyi yapabilirlerdi) ve flashback lerin bir kısmı çok alakasız, filmin hikayesiyle alakası yok.
- savaş sahnelerine çok iyi çalışılmamış. Bir olay başlarken sonunu tahmin edebiliyorsunuz. eski bir filmden bir sahne nerdeyse birebir zihninizde canlanıyor ve şu olacak diyorsunuz, oluyor. mesela sniper sahnesi.
- işidciler Allah Allah nidalarıyla koşuyorlar ama bizimkiler sağolsunlar ölürken dudakları bile kıpırdamıyor. Sanki adamlar gerçekten allah için savaşıyorlar da bizimkiler yunan askeri amk. işid cilerin islamı ve allah ın adını kullanarak savaştıkları, piyon oldukları yani işin siyasi boyutlarına da filmde deyinilebilirdi. bizim tek sorunumuz antimilitarizm mi amk.
- eğitim sahnelerindeki komutanlar figüranlığın hakkını vermiş. Ya arkadaşım, şöyle yaşatsana bize eğitmlerde neler çektiklerini, komutanlar yaşamıyor ki, askerler yaşasın. Filmin kalitesinin düştüğü zorlama yerler buralar.
- kamera kullanımı ve tekniğinin de zayıf olduğunu söylemeliyim. Kamera sayısı az, aksiyonu hissetiremiyor ve montajda geçişler sert.
...
daha yazarım da sıkıldım. Genel manada problemler bunlar. Ha yinede vurucu sahneler yok mu? var. Bunun için bile gidilir mi? gidilir. çok da beklenti yüksek olmasın, fragmanda olan sahneler vurucu sahneler.
Sniper-cı karakterini canlandırmış abinin en öne çıkan oyuncu olduğu film.
Onun aynı er Ryan'ı kurtarmakta olduğu üzere dua etmek yerine benzer şekilde şiir okuması ve klise çan kulesi yerine minareye çıkması ve onun gibi top mermisi yemesi benzer yönleri.
Kesinlikle ama kesinlikle kalitesine, oyuncularına (özellikle çağlar beyciğim tabii ki) ve senaryosunu aşık olduğum 2016,4 kasım çıkışlı ve bugün izlediğim film.
Film oldukça objektifti, ceyda rolündeki kadının sürekli hümanist ve barışçıl şeyler söylemesi de bence ayrı bir mesajdı. Onun dışında filmde hep göndermeler vardı. Türk tarihine, tipik türk karakterine( onurlu olmak, koruyucu olmak, mert olmak gibi) türkiye birliğine ve milliyetçiliğine çok güzel atıflarda bulunulmuş. Ayrıca askerlerin birinin nerdeyse her atış öncesi dizeler mırıldanması kalbimi hoplatıp durdu. Çok akıllıcaydı.
Ağladım mı? evet çok ağladım ortalarından sonra. Ama güldüm mü? Evet aynı zamanda kahkaha da attırdı. Askerlerin kendi aralarında konuştukları sahneyi de pür dikkat dinledim. Birçok gizli şeyinizi de öğrendik beyler swh
Bu filmde dostluk, savaş, aşk, tarih, karakter, kalite her şey vardı. izlemeyenlere şiddetle tavsiye ederim çünkü yüzde yüz içime sinen bir filmdi. Vatanımı zaten seven bir insanım, şimdi daha çok sarıldım resmen. ama bence birinci filmi izleyip öyle gidin. Ara ara flashback'lerle geri gittiği için sahneler birinci filmden çok fena spoiler yiyebilirsiniz.
Son olarak da, filmde çalan müslüm gürses'in affet adlı şarkısını da müptelası gibi her an dinliyorum. bağıra bağıra söyleyesim geliyor bu filmden sonra. Ah, bu film bana neler yaptı böyle.. swh
izlenilmesi gereken devam filmi. ilk filmi bugün bitirmiştim gideceğim diye. Gittik ve izledik. Kalite, senaryo, samimiyet dolu karakterler derinden dokunuyor insana. En başta samimiyet var zaten aga. Yer yer espriler ve esprilerin getirdiği tebessüm ile yer yer güldürürken düşündüren sahneler.. helal olsun demek düşer yapana, oynayana, kısacası emeği geçen herkese.
--spoiler--
genetik olarak şahlanmaya hazır bir milletiz ve bu filmde bunu yapıyor. ama biz milli maçta çıldıran adamlarız konu türk askeri olunca neler yapmayız. ya film iyi hoşta madem bu kadar güçlüyüz niye duruyoruz hala diye soruyor insan kardeşim filmden sonra. 7 kişi amına koydu ortalığın. bir sahnede "amerikan filmlerinde değiliz son anda uçak gelip bizi kurtarmayacak" diyor komutan ama call of duty hesabı evin içine 2 sn yuvarlanan el bombasını pencereden dışarı atıyorsun abi.
ramiz dayının gençliğini oynayan eleman filmin en iyi yanı net. izleyin aha bu adam diyeceksiniz harbiden. bir de keskin nişancıyı kim düşünmüşse alnından öpüyorum. böyle bir karakter ve böyle davranışlar harbiden çok güzel. aslında ne çok kasmışlar ne de çok şerbetlemişler.
abartmak bizim doğamızdır. bu filmde de var tabi.
--spoiler--
birincisinden sonra böle ucundan kenarından bi tık kötü geldi diyebilirim ama genede 1.si çok iyi olduğu için bunun kötü olduğu anlamına gelmiyor.
sadece şu oğuzun yatak sahneleri biraz itici geliyor.
konu ve işleniş bakımından laf söylenecek bir film değil. efsane bir yapım olmuş. fakat türkçülüğü aşırı ön plana çıkartmışlar. yani orada şehadet makamını irdeliyorsun ama bir kez yüce Allah'ın adı geçmiyor. öyle bir psikolojide inanan insanlar için inançlar en büyük sığınılacak limandır. biraz ideolojik dengeler var gibi işin içinde.