doğar doğmaz kucağınıza verilen o yumuk yumuk bebeğin kokusu ,annenizin ağladığınızda başınızı yasladığınız göğsünün kokusu , babanın kokusu ,fırından yeni çıkmış ekmek kokusu , yağmur kokusu ve yarin kokusu.
yeni alınan teknolojik aletlerin kokusu. bitiyorum o kokuya.ama öyle dandik teknolojik alet değil. mesela creative zen lerin kokuları çok hoş.toshiba laptoplarında kokuları güzel. bi de sevilmeyen kokular vardır ki bunların başında pok kokusu ve 1. sınıf hamur kağıt kokusu gelir.
biri için dünyanın en güzel kokusu, en berbat koku bile olsa sevdiğinin kokusudur. belki bir insan, belki bir hayvan, belki bir eşya ama sevdiğinin kokusudur.
farklıdır, kokuyu alan burundan burna değişir.
sevgilisini göremeyen biri için onun parfumü,
bir anne/babanın gecenin bir yarısı burnuna çektiği ter kokusuna karışmış süt kokusu,
uzakta okuyan çocuğun eve geldiğinde duyduğu poğaca kokusu,
kendini işine vermiş bir öğretmen için tebeşir kokusu,
ve belki de en acıtanı;
bir bünyenin hiç kavuşamadığı sevdiğinin mezarı başına getirdiği çiçeklerin kokusudur.