haluk bilginer kırsal aksanını bırakıp, istanbuldan konuşsa pek çok vurgulaması düzelecek. ayrıca evin annesi rolündeki hanım kadın da biraz daha içten olsun lan. yapmacık durmasın o kadar. bu dizide aysun kayacı kendini aşıyor, vasatın altında değil artık sadece vasat...
yayın hayatına yeni başlayan özellikle de bir komedi dizisi için fazla ters bir gün ve zamanda yayınlanan dizidir. haluk bilginer için, onun sesini, konuşmasını biraz daha duymak, mimiklerini ve oyunculuğunu daha fazla görmek için izlenir.
birkaç sorun halledilirse ilerleyen bölümlerde daha da güzel olacağa benzeyen dizi. inci türkay mimiklerinde biraz abartıyor. diyalogların üzerinde de biraz çalışılması gerekiyor. ilerleyen bölümlerde bu sorunların aşılacağına inanıyorum.
hatırladığım kadarıyla o mükemmel sahne ;
--spoiler--
& ablamın kariyeri daha iyi. onur belgesiyle üniversiteyi bitiren sen değil misin ? konuşsana abla.
- aslında bununla övünmeyi pek sevmem. o belgeyide herkese veriyorlar gibi birşeydi. ama her dönem bütün derslerinin 100 olması gerekiyor. ve bunu 4 sene sürdürmen gerekiyor.
& ablamı gördük. sende neler var ?
+ bir ev, kapı gibi bir iş ve bana çay getiren onur belgeli bir eş.
--spoiler--
(bkz: çocuğu koymak)
tamamen oyuncuların bireysel kuvvetiyle ilerleyen çakma dizi.
orjinalinin hastası olan biri olarak çok vasat buldum. hani haluk bilginer gibi usta olmasa hiç çekilmezdi.
kadroda bir kere sorunlar var. ne gibi, şebnem karakterinin kardeşi çiğdem koca bulamıyor. çiğdem'i aysun kayacı canlandırıyor. hani öyle bir kız evde kalacak. hadi canım..
onun dışında çok parçalanmış dizi. bütünlük yok. esprilerin çoğu basit. cümleler havada kalıyor.
Sadece oyuncu kadrosu için bu kadar rağbet görmüş dizidir. ilk yayınlandığı gece ratinglerde 5. sırayı ele geçirmiştir. Yayınlandığı gibi yayından kaldıralacağını sandığım bir dizi için pek fena sayılmaz.
Şimdi diziye gelince, According to Jim zaten öyle Friends gibi Lost gibi fanları olan, insanların dvdlerini alıp arka arkaya tüm sezonlarını izlediği bir dizi değil. Boş vakit öldürmek için göz ucuyla bakılan, hayran kitlesi edinememiş bir dizi. Ama mesela Haluk Bilginer'in ihsan Yıldırım'ı oynayarak efsaneleştirdiği dizi -the jeffersons- da orjinalinde pek efsane bir dizi sayılmazdı. Yani bu sefer de iş oyunculuklarda bitebilir. Fakat Haluk Bilginer'in o hafif aksanı inanılmaz kulak yoruyor. ekranlarda zaten pek aksan görmeye alışkın değiliz, hele ki en düzgün türkçeli oyunculardan biri olan Haluk Bilginer'in ağzından duyunca hiç hoş olmuyor. Heh bir de, bence inci türkay'ın gözleri falan cheryl karakterine gayet benziyor
yurtdışı formatlı olduğunu, yapımcıların herkesten gizlemiş gibi bir hali olmadığı için, çalıntı değil, yabancı formatlı yeni bir kanal d dizisidir. senaryosu da doğal olarak, türkler tarafından yazılan güldürmeyip, zaman zaman gülümseten dizidir.
senaryosunun yabancılardan alındığını gördüğümde türkiyede dizilerde sinemada mizah yapılmaması gerektiği anlaşılmıştır. eğer senaryo yabancılarınsa mutlaka güzel bir dizi olacaktır.
(bkz: tatlı hayat)
according to jim'i copy paste işlemi sonucunda ortaya çıkmış, ne yazık ki -en azından şimdilik- haluk bilginer'in bile kurtaramadığı dizi.
ha n'olur, haluk bilginer'in ses tonu ve konuşması için izlenir belki.. ama nereye kadar?
"iyi oyuncu kötü senaryo mu, iyi senaryo kötü oyuncu mu?" sorusunda "iyi oyuncu kötü senaryo"yu karşılayan dizi. soruyu "iyi senaryo kötü oyuncu" olarak cevaplandırttı.
bir kez daha kendi kendime türk sit comlarında neden oyuncular bu kadar kasılıyor diye bir kez daha sormama neden olan dizidir.oyuncular sanki ilkokul müsameresinde rol kesiyolarmış gibi, diyaloglar hep kesik kesik,espriler kasıntı...ne zaman sıkı bi türk sit comu izliyeceğiz? avrupa yakasını farklı kılan orjinal olmasıydı galiba...
reklamlarından görüp tatlı hayat'a benzettiğim, according to jim çakması çıkan kanalD'nin yeni dizisi.
özgün bi iş olmaması yeterince üzücü olduğu yetmezmiş gibi, ilkokula giden çocuğun sınıfta okuma parçasını okuması gibi ilerliyor dizi. oyuncuların verilen sufleleri, durup-dinleyip-düşünüp-okuması olayı haluk bilginerin'in bile kurtaramayacağı yerlere sürüklüyor yer yer.
'daha ilk bölümdür, aman da aman iyi olur ilerde' demeyeceğim artık. farklı farklı dizilerde, tiyatrolarda başarılı oyunculuklar sergilemiş oyuncuların böyle durumlara düştüğü-düşürüldüğü dizileri koymasın kimse ekrana.
henüz izlemedim ancak aysun kayacı mal rolündeyse olmamıştır. çünkü orjinalide dana karakteri* mal değil, gerektiğinde jim'e laf sokabilen bir karakter. ama aysun kayacı "kendini oynuyor" ise olmamıştır.
tekrar diyeyim. henüz izlemedim. ancak diğer oyuncuların seçimi başarılı. jim rolüne daha kilolu birini koysalar güzel olurdu ancak haluk bilginer gibi rol kesebilen kilolu birini tanımıyorum.
yapımcılarına neden according to jim çakmasını yapma ihtiyacını sormak istediğim dizidir. daha çok soru varda, parmaklarımdaki enerjiyi buna harcayacağıma gider wow'da harcarım.
haluk bilginere bile güvenilip izlenebilecek dizi. ayrıca aysun kayacı yine mal. sonra mal diyince kızıyo. artık eminim ki benim oyumlan* onunki bir değil.