Peygamber (s.a.v) Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur:
Kim güzelce abdest alır sonra cumaya giderse, hutbeyi dinler ve sessiz durursa o Cuma ile diğer Cuma arasında ve fazladan üç gün içinde işlemiş olduğu günahları bağışlanır. Kim hutbe okunurken çakıl ve benzeri şeylerle oynarsa boşa emek çekmiş olur. (Tirmizi)
Genellikle Birlik olan müslümanların sömürüldüğü namazdır.
Bazen insanın gidip kılası geliyor. Arkası boş olmasına rağmen üzerine çıkan insanları da göze alıp gidiyorsun. Her şey iyi başlıyor, hoca bir şekilde faydalı olabilecek şeyler anlatıp işi yine paraya bağlıyor.
Şu ana kadar hangi camideki cumaya gittiysem istisnasız hepsinde yardım toplandı. Suriyeliler, filistinliler, bilmem neredeki camiler, kuran kursları vs.
Doğal olarak ben bunun çıkar amaçlı olduğunu düşünüyorum. Normal günlerde toplanmayan parayı bugün mübarek gün, lütfen yardımcı olalım adı altında toplaman beni rahatsız ediyor. Oradan buradan çıkan paraları görünce vatandaşın elindeki 3-5 kuruşa baktığınız gerçeğini hazmedemiyorum..
3 kere arka arkaya gidilmediği takdirde dini açıdan kişiyi sıkıntıya sokacağı söylenen namazdır. An itibariyle okunmuştur, acele edilmesi gerekmektedir.
3 kere üst üste gidilmezse imam nikahının düşeceği söylenmektedir. bunun yanında diğer namazlardan tıpkı bayram namazı gibi herhangi bir farkı yoktur. farzdır. sadece kazası olmadığı için telafi edemezsiniz.
Müminlerin bayramıdır günüdür cuma. Bügün de yapılmış olan sevaplar ve yapılmış olan günahlar 2 kat yazılır. Bugünün en önemli olayıda cuma namazıdır. Müminler yapmış oldukları işi bırakıp katılmaya çalışırlar. Cuma namazının bir diger önemide hutbedir. Eğer cami hocasında sesi güzelse çok manevi bir huzur kaplar içinizi.
Cuma namazı, farziyyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabit olan ve hutbeyi de ihtiva eden iki rekatlı, cemaatle kılınan bir namazdır. Yüce Allah, "Ey inananlar! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığında, alışverişi bırakıp hemen Allah'ı anmaya koşun. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allâh'ın lütfundan nasibinizi arayın. Allâh'ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz." buyurmaktadır (Cumu'a 62/9-10). Hz. Peygamber, "Cuma namazına gitmek, ergenlik çağına ulaşmış her Müslüman'a farzdır." (Nesâî, Cumu'a, 2; Ebû Dâvûd, Taharet, 129), "Cuma namazını kılmayan birtakım kişiler, ya bundan vazgeçerler ya da Allâh kalplerini mühürler de gafillerden olurlar." (Müslim, Cumu'a, 12; Nesâî, Cumu'a, 2), "Allâh, önemsemeyerek üç Cuma'yı terk eden kişinin kalbini mühürler" (Ebû Dâvûd, Salât, 210; Nesâî, Cumu'a, 2) buyurmaktadır. Cuma namazı, Hz. Peygamber döneminden günümüze kadar bütün Müslümanlarca kılınmış ve bunun farz olduğu konusunda herhangi bir ihtilafa düşülmemiştir.
Cuma namazının hicretten önce farz kılındığına dair rivayetler bulunmakla birlikte, Hz. Peygamber ilk Cuma namazını hicret esnasında Medine yakınındaki Rânûna denilen bir vadide kıldırmıştır. (kaynak: diyanet.gov.tr)
cuma günü öğle namazı yerine on rekatlı bir cuma namazı kılınır.
Bu on rekatlı namazın ilk kılınan 4 rekatı, cumanın ilk sünnetidir.
Bu sünnet kılındıktan sonra cumanın iki rekatlı farzı kılınır.
Bundan sonra da cumanın 4 rekatlı son sünneti kılınır.
Böylece cuma namazı, başta kılınan ilk sünnetiyle, ortada kılınan cuma farzıyla, arkasından kılınan son sünnetiyle tamamlanmış olduğundan, günün öğle ibadeti ikmal edilmiş kabul edilir.
Bundan sonra isteyenler camiden çıkıp giderler. Çünkü öğle ibadetini tamamlamış, vaktin namazını eda etmiş olmaktalar. Ancak vakti olanlar kalıp iki vakit namazı kaza ederler.
-Nasıl mı kaza ederler bu iki vaktin namazlarını?
-Niyet ettim vaktinde kılamadığım en son öğle namazının farzını kaza etmeye, diyerek, kılamadığı en son öğle namazını kılarlar. Ahir zuhur denen bu namaz, kılamadığı geçmiş öğle namazı kazası sayılır. Geçmişte kılamayıp da borç olarak üzerinde bekleyen öğle namazını kılmış olur, bir öğle namazı borcundan kurtulur böylece.
Bundan sonra iki rekatlı bir sabah namazı da kaza ederler. Yahut da vaktin sünneti niyetiyle bir nafile namaz kılarlar.
Bu namazlarda bir kolaylık da söz konusu olur. Bu kaza namazlarının başında kamet getirmeye gerek olmaz. Çünkü müezzinin cumada getirdiği kamet, bunlara da kifayet eder, bir vakitte iki kamet getirmeye ihtiyaç duyulmaz.
(alıntıdır)
enteresan enstantanelere sahne olan namazdır. ayrıca düşünceme göre hutbeler yeteri kadar bilgilendirici değil, ezbere dayalı ve halka namazdan çıktıktan sonra birşey vermeyen bir anlayışta hitap edilmektedir. namaz esnasında yol üstünde olmamama rağmen eğer önümden 10-15 kişi geçiyorsa hoca anlatacaksın bu cahillere, uyuklayanlara da anlatacaksın gidin abdestinizi tazeleyin, uğultu halinde konuşanları, zıpırlık yapan çocukları uyracak bilgilendireceksin. saflarımız sık olsun deyip bitmiyor iş. bilimden, matematikten bahsedeceksin Allah'ın mühendisliğinden ey diyanet işleri. kadercilikle yürümez bu işler.
bazen koşa koşa gideceğiniz namazdır. güzel şeyler dilemek, samimi isteklerde bulunmak, kendinizle başbaşa kalmak için. bir yerlerde sizinle birlikte aynı dileklerde bulunan kişinin var olduğunu düşünmek bile koşar adımlarla camiye yönelmenizi sağlar.
