90 lı yılların sonunda 2000 lerin başında "süper top oynanıyo lan bunlarlan" gazıyla alıp okulun beton sahasında geberene kadar top oynadığımız ayakkabılarımızdı, tabi bunları pazardan çok ucuza alırdık, sonra nolduysa emoların dejenere gençliğin amblemi oldu.
üç bantlı ve normal ayakkabı tarzında olan one star koleksiyonundakiler iyidir hoştur candır fakat bezlere harbiden o kadar para vermeyin yazıktır günahtır hadi verdiniz laf dinlemediniz bari beyaz almayanlardan olun bir farkınız olsun.
bi kere babam parası cok az oldugu için almıstı.herkes nike adidas ayakkabı giyerken bezden ayakkabı giymenin sikiliğini çok iyi bilirim. şu an dünya kadar param olsa bir tane almam , giymem
bir modelini 41,5 numara giyerken diğer modelinde 44 olmadı 45 e mi baksam acaba denilebilen ayakkabı markası. nike dan aldığım her 42,5 numara ayakkabı ayağıma garantili bir şekilde uyarken bunda bi ayar tutturamadım gitti.
üzerine boncuklar eklendiğinde mertliğinin bozulduğu ayakkabı modeli.
herkesin giydiği zaman nedense kendini bir şey zannettiği ayakkabı modeli.
belli bir tarzı olmayanların, sırf havalı görünmek için giydiği ayakkabı modeli.
ayağı hakkaten rahat ettiren kaliteli ayakkabı modeli.
babaannemin ısrarla "kızım paran yoksa vereyim de gidip kendine güzel bir ayakkabı al" dedikten sonra yırtıklarının farkına vardığım ayakkabıdır. (bkz: conversin yırtığı makbuldur)
amerika'da sık giyilmesinin sebebi bizdeki gibi moda olmasından değil ucuz olmasındanmış, nedense hep bizim başımıza gelir bu tür enayilikler.
çok fazla abartıldığını düşündüğüm ayakkabıdır.kıza da erkeğe de yakışır.iyidir, güzeldir.kimine göre rahattır ama bu kadardır.ayakkabıdır sonuçta.herkes giyiyor diye giymemek ya da herkes giyiyor diye giymek saçmalıktır.önemli olan senin beğenip de giymendir.sadece ayakkabıya bakarak insanı bi kalıba sokmak ya da giydiğin ayakkabıya göre kendini bi kalıbın insanı sanmak olucak iş değildir.
