1 ay önce ilk kez bir hevesle alıverdiğim ayakkabı. ama arkadaşım bildiğin ayaklarımı düzüyor bu ayakkabı. daha 2.gün soldan vurmaya başladı, 1 2 hafta sonra ayak tabanlarımda kalıcı bir ağrı bıraktı. bu aralar da nasırımsı yaralarla uğraşıp duruyoruz. ancak daha taksidi bile bitmediği için giymek zorundayım ne yazık ki. bir daha tövbe almam bu ayakkabıdan. tamam dışardan güzel gözüküyor olabilir ama içerde durum farklı biraz.
şıklığa değil de ayakkabıda rahatlığa önem verenlere tavsiyem, katiyen almayın converse falan. terlik giyin, çıplak gezinin ama converse'in acılarına bırakmayın kendinizi.
spor giyimde birden bire ön plana çıkan markadır. acaip çakması üretilmektedir aynı zamanda. converse i olmayana garip gözle bakılan bir devir geçirttirmiştir birazda...
giyilen emektar ayakkabinin miladinin dolmasi uzerine gezilen magazalarda tipini en makul dusunerek aldigim. Aldigima beni ilk dakikalarda pisman eden ayakkabi tarzi.
Ben dag tas demeden yurumekten haz duyan adam, bu ayakkabinin ayagima dolanmasiyla beraber aslinda ben yurumeyi bilmiyormusum lan dememe sebep oldu. Ayakkabinin alti duz oldugu icin ozel torenlerde askerlerin ayaklarini tak tak vurduklari gibi istemsiz bir sekilde bende ayni olayi yaptim. Yurumekten nefret ettim. Hadi bu olaya 1 hafta icinde alistim desem , verdiginiz paraya kiyamiyorsunuz ve herkes yuruyor bende yururum mk. diyerek devam edip basariya ulasiyorsunuz. Belki neslimin tek turuyum belki de benim gibi nice yagiz delikanlilar dile getirmekten cekinmistir.
Siktigimin ayakkabisindan nur topu gibi bir nasiriniz olur. Nasir ile ilk defa tanisan biri olarak,sivilce sanarsiniz sonra birden sahte kabadayi filmindeki nasirli adam akliniza gelir en azindan bende oyle eger aklina gelmiyorsa neslimin son turuyum. Net aleminde ufak bir arastirmayla tipinin nasil oldugu, tedavi icin neler oldugunu ogrenirsin. En can yakici olan pamuk cozumu tercih ederek yoluna devam edersin.
Can yakici olmasinin sebebide, ayagina pambik koyan kadinlara benzetirsin icten ice kendini.
Tavsiye etmem, alani da tasvip etmem.
maliyeti 5 lira civarı olan, nike'a satıldıktan sonra ciddi şekilde pirim yapmış, daha önceleri işçilerin çalışırken giydiği, bezden yapılmış ayakkabı.
şık durmayan, yerde yürür gibi bir his uyandıran son dönem bez ayakkabılarından.. markayla ürün özdeşleşmiş efendim.. çabuk pislenmesi, tamamen temizlenememesi de cabası. hele bir hatuna hiç yakışmıyor azizim..
deri olanları giymeye değerdir ama çoğu ayakkabısı rahat değildir. sadece artislik görevi görür, onun yerine kral bir adidas tercih edilirse aynı görevi başarıyla yerine getirebilir fakat bir adidas yerine 2 converse almayı tercih edenlerin sayısı bir hayli fazladır.
yağmurda da olsa çamurda da olsa yinede giyerim kardeşim dediğim tek ayakkabı. Fakat son dönem herkesin ayağında görmekten rahatsız olduğum halde çıkaramadığım başka ayakkabı giydiğimde rahatsız olduğum her tür rengini almak istediğim, içimdeki tüketim çılgınlığına dur diyemediğim, cefakar beni en iyi anlayan yırtılsa bile güzel be dediğim ayakkabı markasıdır kendileri.
insan ayağının içine sıçmak için tasarlanmış bir ayakkabı çeşidi, giydiğinizde 200 metreden fazla yürürseniz ayak serçe parmaklarınız aşınır. tabanı yok denecek kadar incedir. otu boku ayağınızla hissedersiniz. basketbol futbol ve badminton oynayamazsınız. sadece ninjutsu yapabilirsiniz.
mevcut her iki ayağın küçük parmaklarının anatomisini değiştiren lanet ayakkabı markası.
evet sadece ayakkabı markası değil; ama 7'den 70'e bütün milletin ayağında, renk renk, orjinalinden en adi çakmasına kadar görünce algıda seçicilik sonucu ayakkabı markası olarak beynimizde yer edinmiş.
nefret ediyorum kendisinden. lanet olası pislik! küçük parmaklarım artık eskisi gibi değil senin yüzünden. ayağımın arkasında sebebiyet vermiş olduğun yaraların izi ise hala geçmedi.
üstüne üstlük 140 lira verdiğim kahverengi, deri modelinin o dil kısmı beni deli ediyor. ben düzeltiyorum, o yana doğru kaymak suretiyle çıldırtıyor.
ama sensiz de yapamıyorum. ne bileyim. böyle sıkı bir bağ oluştu aramızda.
nasıl derler;
ne seninle ne de sensiz, lanet olası pislik. *
bir pazarlama dehası firma... nıke şirketinin markası...
öyle bir yakkabı düşünün ki ikonlaşmış, son 50 yıla damgasını vurmuş, fakat canım ülkemde kimin neden giydiği belli olmayan hede...
savaş karşıtı, özgürlükçü müsünüz? ve converselerinizle bunu yansıttığınızı mı düşünüyorsunuz? ikinci dünya savaşında amerikan ordusuna çalıştıklarını unutmayın... 2003 yılında ruhunu nike'a satan bir marka olduğunu...
ucuz diye mi giyiyorsunuz? uydurmayın, her amerikan ayakkabı markasında olduğu gibi bunların da orjinallerini köküne kadar kazık yiyerek aldığınızı siz de, ben de cok iyi biliyoruz...
rahat diye mi giyiyorsunuz? konfor bulamayacağınız ayakkabı modellerindendir. bir kere ayağınızın iç tarafında ki cukurluk için destekleyen yükseklik yoktur. topuk üzerinde topuğunuzu rahatlatacak herhangibir şey yoktur.
havalı diye mi giyiyorsunuz? herkesin ayağında olan bir şey ne kadar havalı olabilir?
...
cok giderim var böyle konulara... insanları "özgür ol", "kendi kimliğini yarat", "kendin ol", "tabuları yık", vs..vs.. gibi sözlerle aldatanlara...
yahu özgür olacaksınız, farklı olacaksınız, sürünün parçası olmayacaksınız, cin gibi gençleriz bıçkın olacağız falan derken bir de bakmışsın, sürü olmuşsun...
havalıdır,rahattır fakat sabah okula falan giderken özellikle insanı sinir hastası eder bu ayakkabılar* yarım saatte bağlanır,bir bakmışın kirlenmiştir falan filan..
