''ferrarimle yanlarken önden çekişli arabadakilerin el freni çekişlerini görünce ağlıyorum'' gibi yapmacıklığın hergün gördüğümüz gülen yüzünü bize birkez daha gösteren esra erol cümlesi. yazık!
"...ve sonra cipimden inerek porsche'me biniyorum, hani cip yüksek ya en azından spor arabada otobüstekileri görerek üzülmem diye. ama ayol bitmiyor ki dahası da var. gucci cüzdanımda kredi kartlarıma yer açmaya çalışırken gözüm takılıveriyor mağazada 5 taksit yaptıran fakirlere. hayat ne zor şekerim inanın şu elimdeki frappucinoyu bulamayarak nescafe içenler var azizim." diye devam etmiş bir rivayete göre.
bir an tıklayıp tıklamamak konusunda tereddüt ettim. acaba dedim, esra'nın cipte giderken başını cama yaslamış yaşlı gözlerle yanından geçen tıkış tıkış halk otobüsüne bakarkan objektiflere takılan fotoğraflarını mı göreceğiz?
neyse ki yokmuş öyle bi şey. şimdilik tek problem, esra'nın kafatasının sol bölümünden çıkıp gölgeli saçlarını bertaraf edercesine bağımsızlığını ilan etmiş gibi duran bir kulaktan başkası değil.
halka taşak oğlanı muamelesi yaparak prim toplama çabasında olan esra erol organizması söylemidir. ne var lan otobüste? hani hava soğuk diyosun da eminim o otobüsler senin cipinden ya da arabandan daha sıcaktır. 40 kişilik otobüste 60 kişi olunca bir hayli sıcak oluyor içerisi zaten. her şeyi geçtim inan ben de senin gibi boş insanlara ağlıyorum. tek yeteneği şiveli konuşmaya çalışıp oldukça yapmacık olan , kendini bir değil iki bok zannedenler için çok üzülüyorum. yazık size. bir ara gelip ramazan paketi getirecem.
mal olur bazı insanlar bunun çaresi yoktur.
bazıları olur işte fakat mal olduğunu böylesine belli edip
insanları bezdirmek, sinirlendirmek sağlığına zararlıdır.
"ben halktan biriyim yani kendimi öyle görüyorum en azından kendi cipimin siyah flimli camları ardından" cümlesinin kısaltımış versiyonu olan bir beyanattır.
akordiyon gibi cüzdanlı adamları görünce bir garip halleniyorum yerine kullanılan duyulduğu vakit insanın içini üzüntüden üzüm üzüm z.ken, üst baş yırttıran söylemdir.
sen otobüstekilere değil, hala senin gibi insanların programlarını izleyenlere ağla diyerek üzüntüsünü paylaşmak ve bir nebze olsun hafifletmek adına hiçbirşey yapmayacağım şahsın kurduğu horultu, hışırtı ya da gurultu.