akp yandaşlarının , akp nin demokrasiye darbe yapmasına karşı çıkanları (sözde) ikileme düşürme' kışkırtmasıyla ortaya attıgı boş laf.
ülkede demokrasi ve hürriyet denen birşey kalmadı. ne yani Chp demokrasinin elden gidişini engellemek için cemaate sahip cıkmasın mı.
Bu boş eleştirilerin asıl amacı Chp ye ikiyüzlülük damgasını yapıstırmaktır.
Her ne kadar belli kurumların,toplulukların,partilerin,insanların fikirleri örtüşmese bile işin içine demokrasi,hukuk,insanlık anlayısına ters düşen bir olay girdiğinde dogal olarak tepki gösterilmelidir.
ülkemiz bunu biraz gec anladı. demek anlamamız için illa böyle teröristten bile beter olan bir hükümet gelmesi gerekiyormus. zararın neresinden dönersek kar.
yok chp mhp abc sununlaydı bununlaydı gibi safça düşüncelere,kıskırtmalara inanacak bir millet degiliz biz.
ortada bir kardeşlik yoktur. kimse anüsünden element uydurmasın. hukuksuzluğa karşı bir duruş var sadece. tabi sizlerin dayanışmadan anladığı tek şey "menfaat" olduğu için garibinize gidiyor.
velev ki kardeşlik var, velev ki güçleri birleştirme var; e sormazlar mı size "11 sene boyunca hocaefendi" dediğiniz dinciye neden düşman oldunuz diye. sorarlar tabi,ama sizde buna verecek cevap yok. zira siz erdoğan neye, kime düşman olursa ona düşman olup, neyi savunursa onu savunan demokrasi havarilerisiniz. öyle kimse anüsünden element uydurarak 11 sene boyunca kolkola yürüdükleri insanların uğradığı hukuksuzluklara karşı birlikte bir duruş sergilendiği için saçmalamasın.
cemaat var olmak adına bir siyasi parti ile beraber hareket etmek zorundadır. zamanında bunu iktidar ile yaptılar, şimdi muhalefet ile yapıyorlar. bunda şaşılacak çok bir şey yok.
olduğuna inandığım birleşmedir fakat kardeşlik olduğunu düşünmüyorum çünkü kardeşlik böyle durumlar için kullanılmayacak kadar özeldir. cemaat ve chp durumuna gelirsek ise şunları söyleyebiliriz :
aslında her şey koltuk sevdası yüzünden. bunun için her yol mübah modunda takılıyor herkes. durum şu ki, aslında becerilen veya yapılabilen bir muhalefet yok ortada. sadece iktidar partinin a dediğine b diyeyim çünkü ben ana muhalefet partisiyim kafası var. hal böyle olunca, yapılan hiçbir şeye gülünmemeli veya laf söylenmemeli. çok değil bir kaç zaman önce cemaat açısından her şey güllük gülistanlık iken iktidar partisinden ve o günün başbakanı, bugünün cumhurbaşkanından mükemmel kimse yoktu cemaate göre ve senin benim üzüldüğümüz, vicdan yaptığımız belki de ağladığımız ölümlere, olaylara karşı ilgisiz davrandılar fakat gün oldu, devran döndü ve her şey puf oldu. iktidar ve cemaat ilişkisi bozuldu. bu sefer nedense daha önce canlarını yakmayan, bir şey hissettirmeyen olaylar ve ölümler cemaatin de canını yakmaya başladı ve tabii ki chp burada devreye girdi. indirmek istediği bir iktidar var ve sonuç olarak düşmanımın düşmanı dostumdur kafasıyla hareket etti ve bu birleşmeye doğru adım attı. kısaca, bugün chp - cemaat ikilisi olur, yarın başka bir şey. herkes menfaat derdinde olduğuna göre ve her iki tarafın düşünce yapısı düşmanımın düşmanı dostumdur felsefesi olduğuna göre, sanırım bize kalan sadece izlemek.
ahmet davutoğlu tarafından "chp açıklasın... cemaatten ne aldı, cemaate ne verdi?" şeklinde sorgulanmakta olan kardeşliktir.
ahmet hakan ise sucukçu muhasebecisinin "ne istediler de vermedik?" sözünü hatırlatarak, asıl kendilerinin, ne verdiğini ve karşılığında ne aldıklarını açıklamasını istiyor.
bana sorarsanız taraflar yüzsüz arsız olduğu için boş bir tartışmadır.
Chp'nin iktidar olabilmek için raconu ve jargonu olmadığı açıkça bellidir onların siyasi ahlakları yoktur asker olur yabancı istihbarat kurumları olur kim olursa olsun yeter ki chp iktidar olsun diye birlikte hareket etmeyeceği hiçbir kişi ve kurum yoktur.
ne akp'li ne de chp'li olmayan ve iki partiden & zihniyetten de haz etmeyen birisi olarak;
cemaat ile bilgi, fikir alışverişi yapmak, yol arkadaşlığı yapmak, ortak payda da hareket etmek, eğer hesap verilmesi gereken bir şey ise chp'ye gelene kadar akp'nin hesap vermesi gereken 12'si son dönemden, geri kalanı da milli görüş altında kamufle takıldıkları yıllardan olmak üzere nereden baksan bir 30 senelik hesap vardır.
Çıkarları için birbirlerine yanaşan, ikisinin de birbirinden hain olduğu bir yanaşmadır. Oldu da kazara başa geldiler; bırakın bugünkünü, darbe dönemini mumla aratacaklardır.