messiyle ali eren beşerler karşılaştırmasına benzer karşılaştırmadır. zeka ürünü esprilerin adamı cem yılmazla sadece insan taklidini ( en kötü şekilde) yapabilen şahanın karşılaştırılması çok acayip.
basit bir hesap yapalım şimdi. şahanın filmi 218 salon daha fazla yerde gösterime girmiş. yani günde 5 seans desek ortalama 200 kişilik salonlarda 1000 kişi eder buda toplamda 218 000 kişi yapar.
örneğin biz ailecek ilk 3 günü boş yer bulamadığımızdan cem yılmazı izlemedik. bir çok kişi bu durumu yaşamıştır. bilmem anlatabildim mi?
Efendim ikisini kıyaslamak doğal olarak şahan gökbakar sevenlerin işidir. Çünkü Cem Yılmaz'ın beyninden çıkan yüksek zeka ürünü espriler toplumun her kesimi tarafından anlaşılmadığı için, zekası düşük insanlar anlayabildikleri esprilere yönelirler. Burada adres Şahan Gökbakar'a çıkmaktadır. Şahan'ın zekasına laf söylemiyorum. Zira adam para eden espriyi kullanıyor ki saygı duymak lazım kendisine. Neyi satacağını iyi biliyor çünkü. Cem Yılmaz gösterilerinden söylediği gibi toplum beni anlamadı demek yerine herkesi kazanmaya çalışıyor. Sonunda kaymetmiş gibi görünmesi de normal. Cem Yılmaz anlaşılmadığı için Şahan'ın arkasında kalıyor. Tabii ki gişede.
şahangokbakar tam olarak bir sinema komedyeni, rakamlar ortada. cem yilmaz ise herkes tarafindan turkiyenin en komik adami olarak tanitilmakta. stand-up şovları da bunun en buyuk kaniti. cem yilmaz daha önde gibi...
ilginç bir kıyaslama. peşin peşin belirteyim. şahan'ın celal ile ceren haricindeki tüm filmlerini izledim. cem yılmaz'ın istisnasız tüm filmlerini izledim. dvd'si çıkmış tüm şovlarını da izledim. yani her ikisi hakkında da az çok fikir sahibiyim diyebilirim. ne diyor lan bu deyip geçmeden önce, bir sözlük yazarına yakışanı yap ve biraz oku.
öncelikle belirtmeliyim ki, cem yılmaz'ın stand up şovları türkiye sınırları dahilinde daha iyisi olmayan şovlar. bu konuda cem yılmaz rakipsiz. zeka gerektiren espriler. anlamak için değil tabi ki, yapabilmek için. iq'su 75'in üzerinde olan herkesin anlayabileceği tarzda espriler. ama sıradan iq'lu birinin yapamayacağı espriler. aslında bu işin gereği bu değil mi zaten? orada sıradan bir insanın durmaması lazım. duran kişinin iki lafı bir araya getirip iki espri üretebilecek yeteneği olması lazım ki, bu konuma gelebilsin. ama tekrar ediyorum, anlamak için zerre zekaya ihtiyaç yok. anlayamıyorlar, o yüzden kötülüyorlar falan diyenlere eksiyi veriyorum direk. ki cem yılmaz'ı çok severim.
filmlere gelince, normalde imdb'yi çok önemseyen biriyimdir. ama konu bu ikisi olunca imdb'ye güvenilmemesi gerektiğinin herkes farkına varmalı bence. neden? çok basit. imdb hesabı olan insan, kendince belli bir film kültürü oluşmuş, iyi kötü internetle arası olan insandır. sözlükleri de takip etme olasılığı oldukça yüksek. hal böyle olunca, şahan'ın itin götüne sokulduğu mekanların etkisinde kalmak, imdb'ye girip "kahrol şahan, al sana bomba" deyip 1 puan vermek işten bile değil. her iki isim de filmlerini çekerken, bir stanley kubrick veya bir alfred hitchcock olma amacı gütmediğinden, yani sinema namına faydalı şeyler yapmaya çalışmadığından, daha açık konuşmak gerekirse her iki isim de para kazanmak için film çektiğinden dolayı gişelere bakmak gerektiğini düşünüyorum. tekrar ediyorum. gişe başarısına bakmak mantıklı, çünkü her iki isim de para kazanmak için film çekiyor. her iki ismin de amacı servetine servet katmak. hiçbirinin bir başyapıt ortaya koyup cannes film festivalinde ödül almak gibi bir derdi yok. gişelere bakıp, şahan'ın önde olduğunu görüp "salak türk insanı recep ivedik'i çok seviyor" gibi şeyler söyleyenler oluyor. doğaldır. fanatizm her yerde zararlı. onu da şöyle açıklayayım. recep ivedik türk insanına hitap ediyor, türk insanı sizin tabirinizle salak türk insanı onu izlemek istiyor ve ona gidiyor. tamam da güzel kardeşim, gora'daki arif amerikan insanına mı hitap ediyor? evrensel herhangi bir unsur var mı o filmde? o da tamamen, ama tamamen türk insanına hitap ediyor. her iki film de yurt dışında gösterime girse tebessüm dahi ettirmeyecek filmler iken, recep ivedik serisi türk insanı tarafından daha çok tutuluyor. e bu da şahan'ın film konusunda amacına ulaştığını, dolayısıyla şahan'ın film konusunda cem yılmaz'dan daha başarılı olduğunu gösteriyor.
okumayacak olanlar için özet geçiyorum. cem yılmaz stand up şovlarda rakipsiz.
şahan'ın filmleri, türk insanına daha fazla hitap ediyor. her iki isim de yurt dışındaki birini güldürebilme yeteneğine sahip olmadığından, kıstasımız türk insanı olmalı diye düşünüyor ve gişe başarısını göz önünde bulundurarak şahan'ın filmlerinin cem yılmaz'ın filmlerinden bir gömlek yukarıda olduğu sonucuna varıyorum.
not: sacha baron cohen filmleri varken komedi filmi diye ne gora izlerim ne de recep ivedik.
not 2: george carlin gibi kusursuz bir isim varken cem yılmaz'a kusursuz diyemem.
not 3: muhtemelen kimse yazıyı okumayacak.
siki siki baba'nın tespitini onaylayarak tamamen katıldığim versus. Ancak Sahan Gökbakar Türk insanına oynayınca Recep Ivedik, Cem Yılmaz oynadığında gora çıkması gibi bir uçurumda söz konusu.
cem yılmaz hem güldürür, hem de zekasına ve yeteneklerine saygı duyulmasını sağlar. işlerine emek verir. şahan ise sadece kolay yoldan basit filmlerle parayı götürür ancak kendisine zerre kadar saygı duyulmaz. imdb'de filan herkesin maskarası olur.