yazılmış mıdır bilmiyorum ama ateşi yakabildikten sonra akşam ateşin karşısındaki monolog, hareketler falan adamı gülmekten öldürür. böyle saf bir neşe olamaz. ahahahhaha bak yine aklıma geldi..
''yeaaah!! yeees!! look what i have created!!! i have made fire. i.. have made fire!!!''
hocamın "bu filmi izleyin, finalde psikolojik yönden incelemenizi isticem" dediği, benimse uykuya yenik düşmem sonucu izleyemeyip tüm sözlükledeki entrylerden psikolojik sonuçlarının çıkarmayı hedeflediğim film.
yıllar önce izlediğimden olsa gerek, bi daha izlemeye gerek duymadım.
ve son olarak
(bkz: final haftası)
izlerken bazı sahnelerinde kendimi gülmekten alıkoyamadığım film.
tüm o sahneler arasında neye mi güldüm?
mesela yakaladığı balığı çiğ yedikten sonraki surat ifadesi.
tom hanks ın "bakın, bakın ben ne buldum...ben ateşi buldummm" repliği ve o sahnedeki el hareketleri izlenmeye değer, tabi ki sadece o değil filmin tamamı izlenmeye değer, mütiş performans.
sinema tarihinin en icten, insani en etkileyen filmlerinden birisidir. bu filmin ictenligi ve samimiyetini cok nadiren görmüsümdür. bence dünya sinema tarihindeki en önemli bes filmin arasindadir.
filmde ;
-) kapitalist topluma karsi inanilmaz bir elestiri vardir. insanin hayatta kalabilmek ve yasayabilmek icin ihtiyaci oldugundan cok daha fazlasina sahip oldugu ve simardigi mesaji film de iki kez konu edilir. ilkin ada da buldugu kutulari acarken -birisinin icinden buz pateni ayakkabisi cikar- ki bu ayakkabi sonradan cok isine yarayacaktir- ama aslinda ne kadar gereksiz birsey... ikinci elestiri de adadan döndükten sonra kendisi adina verilen partinin sonunda misafirlerin yemeyip masada biraktiklari birbirinden lezzetli cürümeye birakilmis yiyecekler....
-) filmin son kismi cok hüzünlüdür.
-) filmin ana kahramani öyle insanüstü gücler tasiyan, asiri kasli, birisi degil, fedex firmasinda calisan normal bir adamdir, ve bütün kahramanligi hayatta kalmasinda yatmaktadir.
-) son paketi acmamasini fedex reklami olmaya yoranlara hitaben ; bu kadar net bir mesaji nasil anlamamislar hayret ettim. o paket onun hayatini kurtaran pakettir. adamin üstünde kimlik yok, hicbir sey yok, okyanus ortasinda acilmamis bir fedex paketiyle bulunan ve fedex´in posta transport kontrolörü oldugunu söyleyen bir adamin durumu, öyle sap gibi bulunup fedex´in kontrol memuru oldugunu söyleyen bir adamin durumundan cok daha iyidir. cünkü imzali mühürlü bir fedex paketi pasifigin ortasinda acilmamis bir vaziyette bir adamin elinde cikarsa, bu durum adamin gercekten fedex´ten birisi olduguna bir kanit olmus olur. yoksa "fedex ne olursa olsun paketinizi yerine ulastirir" diye bir mesaj yok orada. öbür paketleri niye acti?...belki acmadigi pakette actiklarindan daha cok isine yarayacak seyler vardi...
-) wilson konusuna hic girmeyeyim... insanin tüyleri diken diken olur. insanin ne kadar sosyal bir yaratik oldugunun betimlemesidir wilson....
daha pek cok unutulmaz sahneyi de icinde barindiran cast away, gercekten harika bir filmdir.
uzun metrajlı fedex reklam filmi. filmin güzelliğinin önüne geçmiş bu olay. neredeyse filmde kullanılan çakmak bile fedex'in yaptırdığı promosyon çakmaklarından çıkacak diye düşündüm.
Tom Hanks'in sırtlamış olduğu filmdir.
Büyük bölümünde diyalog geçmez, ama bu bir eksiklik değildir.
izleyiciyi kendisine bağlayan bir film olmasının yanı sıra
sonu da gayet güzeldir.
-spoiler-
Filmin sonunda kahramanımızın 4 yol ortasında gideceği yöne bakıp tebessüm etmesi
olacak güzel şeylerin bir işaretidir.
(bkz: tom hanks) in kargoyu falanca yıl sonra sahibine ulaştırması evet (bkz: fedex)'in iyi bir reklamıdır. ama diğer bir yandan, insanın yalnız kaldığı bir adadan kurtulması için kendine belirlediği bir hedeftir. alınması gereken dersler vardır. insanın cebinde gezdirdiği kıytırık bir çakmağın bile, yeri ve zamanı geldiğinde ne kadar büyük bir lüks olduğunun altını çizer..*