213) Kurulun çoğunluğu, yönetmelerin bu şekilde yorumlanmasının, UEFA
CDBnin, Türk Futbol Kulübü Beşiktaş ile ilgili 21 Haziran 2013 tarihli
kararı tarafından da desteklendiği kanaatindedir. O kararda, Beşiktaş
2013-2014 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'ne katılmaya uygun değildir
denmiştir, ama şu ifadeler de eklenmiştir: Bu karara rağmen, sırası
gelince Beşiktaş JKye başka disiplin cezaları uygulama hakkı saklıdır. Bu
dava da Türkiye ulusal ligindeki bir şike olayıyla ilgilidir.
213) Kurulun çoğunluğu, yönetmelerin bu şekilde yorumlanmasının, UEFA
CDBnin, Türk Futbol Kulübü Beşiktaş ile ilgili 21 Haziran 2013 tarihli
kararı tarafından da desteklendiği kanaatindedir. O kararda, Beşiktaş
2013-2014 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'ne katılmaya uygun değildir
denmiştir, ama şu ifadeler de eklenmiştir: Bu karara rağmen, sırası
gelince Beşiktaş JKye başka disiplin cezaları uygulama hakkı saklıdır. Bu
dava da Türkiye ulusal ligindeki bir şike olayıyla ilgilidir.
214) Son olarak Kurulun büyük çoğunluğu, bu kararın müteakip Bölüm
dsindeki gerekçenin, UEFAnın, UCLR Madde 2.06 esasında Fenerbahçe
aleyhine disiplin soruşturması başlatma yetkisine sahip olduğu sonucunu
desteklediği kanaatindedir zira UEFA Yazısı, daha o zaman bile (23
Ağustos 2011) UEFAnın yalnızca bir yıllık bir men cezasından daha ağır bir
cezanın uygulanabileceği düşüncesinde olduğunu daha o zaman ifade
etmektedir. Kurulun çoğunluğu UEFA uygulamasının, UEFA DY 2013
Madde 23(4) yürürlüğe konmadan önce de UEFAnın ulusal maçlardaki şike
olaylarında kulüpler aleyhine disiplin soruşturması başlatma yetkisine
sahip olduğu düşüncesinde olduğunu gösterdiği ve böylece bu yetkinin, bu
yeni hükmün yürürlüğe girmesiyle yaratıldığı düşüncesiyle çeliştiği
kanaatindedir.
215) 2011/2012 UEFA Şampiyonlar Ligi sezonu için UEFA Katılım
Formunun bilerek gerçeğe aykırı bir şekilde doldurulması suçuyla ilgili
olarak Kurul, bunun, UEFA DY 2008 Madde 5 esasında UEFA tarafından
cezalandırılabilecek bir suç olmadığı kanaatindedir. UEFA DY 2008 Madde
5, bu formun gerçeğe aykırı bir şekilde doldurulmasını suç kabul eden açık
ve net bir hüküm içermemektedir. Katılım Formunun kendisinde de, 57
formun gerçeğe aykırı bir şekilde doldurulmasının UEFA tarafından açılacak
disiplin soruşturmasına neden olacağı ifade edilmemektedir. Kurul ayrıca
Temyiz Edenin, farklı bir şekilde düzenlenmedikçe, bir Katılım Formunda
bir suçu itiraf etmemenin, (özellikle de formun doldurulması sırasında iddia
edilen suç ile ilgili olarak herhangi bir soruşturma başlatılmamışsa) ayrı bir
suç olarak cezalandırılamayacağı iddiasını da benimsemektedir.
216) Sonuç olarak, Kurulun çoğunluğu UEFAnın Temyiz Eden aleyhine
disiplin soruşturması başlatma yetkisine sahip olduğu ve şikeyle ilgili
olarak Temyiz Edene verilen cezaların yasallık ilkesine uygun olduğu
(yani, maddi ve bölgesel kapsamın, UEFAnın kural ve yönetmeliklerinde
açık ve net bir biçimde tanımlandığı) kanaatindedir. Bununla birlikte Kurul,
UEFAnın, Katılım Formu gerçeğe aykırı bir şekilde doldurulduğu için
Temyiz Eden aleyhine disiplin soruşturması başlatma yetkisinin
bulunmadığı sonucuna da varmıştır.
d) UEFA, UEFA Genel Sekreterinin 23 Ağustos 2011 tarihli yazısı
nedeniyle Fenerbahçe aleyhine disiplin soruşturması başlatmaktan
alıkonulmuş mudur?
23 Ağustos 2011 tarihinde UEFA Genel Sekreteri Bay Gianni Infantio, TFF
Başkanına, diğer şeylerin yanı sıra aşağıdaki ifadeleri de içeren bir mektup
göndermiştir.
Bir yandan da bir üye federasyon mensubu kulüp kendi ulusal yönetim
organı hızlı ve etkili karar aldığı için bizim müsabakalarımızdan ihraç
edilirken, diğer yandan aynı zamanda başka bir üye federasyon mensubu
kulübün bizim müsabakalarımıza sadece ulusal yönetim organı gereğini
yapmadığı için katılabilmesi UEFA için tahammül edilemez bir husus
olduğunu anlayacaksınızdır. Bu durum UEFAnın yıldırmak yerine
azmettirmek istediği futbolun güçlü ve etkili bir şekilde yönetimine örnek
teşkil eden uygulamaları ve şike vakaları ile mücadelede etkin olan ulusal
federasyonları cezalandırmak olacaktır. Ayrıca bu derece kritik önemdeki
konulara ilişkin benzer yaklaşım politikası izlemez isek, bu sadece UEFA
kulüp turnuvalarının dürüstlüğü ve saygınlığına zarar vermeyecek, aynı
zamanda eşit muamele ilkesine de aykırılık teşkil edecektir.
Bildiğiniz üzere, UEFA Şampiyonlar Ligi Talimatı (2011/2012 versiyonu)
uyarınca Nisan 2007den itibaren ulusal ve uluslararası düzeydeki
müsabakaların sonucunu etkilemeye yönelik herhangi bir faaliyete
doğrudan ve/veya dolaylı olarak karışmış olan herhangi bir kulüp
turnuvaya katılım uygunluğunu kaybeder. Uygunsuzluk süresi bir yıl
boyunca geçerlidir.
Sonuç olarak, şu anda var olan deliller ışığında, bizce Fenerbahçenin bu
sezon UEFA Şampiyonlar Ligine katılma uygunluğu olmadığı
görülmektedir. Ayrıca, bu şartlar altında Fenerbahçe için uygun davranış
şeklinin bu sezon için UEFA Şampiyonlar Ligine katılmaktan vazgeçmek 58
olacağı ortadadır. Alternatif olarak Kulüp, TFF tarafından şampiyonadan
çekilebilir.
Vurgulamak isteriz ki, eğer bu yollardan herhangi birine başvurulmaz ve
UEFA, Kulüp hakkında kendi disiplin soruşturmasını açmak zorunda kalırsa
(şimdi veya önümüzdeki aylar içinde), özellikle Kulübün, Nisan 2007den
beri hiçbir şike eylemine katılmadığı yönünde doldurduğu Katılım Kriteri
formunda yalan söylediği konusunda suçlu bulunması halinde, verilecek
nihai ceza muhtemelen çok daha ağır olacaktır. Verilebilecek nihai ceza
konusunda bir tahminde bulunmamız mümkün olmamakla birlikte, bazı
diğer olaylarda şike yapan kulüplerin (örneğin Pobeda) UEFA kulüp
şampiyonalarına katılmaktan sekiz yıla kadar men edildiklerini
belirtebiliriz.
Konunun bütünlüğü açısından, sizi uyarmak zorundayız ki, eğer TFF, bu
konu ile ilgili şimdi hareket etmezse bu durum TFF hakkında da gerekli
disiplin adımlarının atılmasına yol açacaktır. Anlayacağınız üzere UEFA,
tüm bu şartlar altında Fenerbahçenin bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligine
başlaması ve sonrasında şike olaylarına karıştığının nihai olarak
ispatlanması nedeniyle ihraç edilmesini kabul edemez.
218) TFFnin ertesi gün olan 24 Ağustos 2011de Temyiz Edeni 2011/2012
UEFA Şampiyonlar Ligi sezonundan çekmeye karar vermiş olmasına
dayanarak Temyiz Eden, UEFAnın Temyiz Edeni iki ayrı nedenden dolayı
cezalandırılmaya tabi kalmaktan koruduğunu ileri sürmektedir. ilk olarak,
bir sözleşme imzalanmış olduğu için, pacta sunt servanda genel ilkesi daha
fazla cezalandırmayı engellemektedir. ikinci olarak, böyle bir sözleşme
imzalanmamış bile olsa, UEFA Mektubu ve onu takip eden diğer olaylar
UEFAnın, feragat yoluyla engelleme veya venire contra factum proprium
(önceki davranış ile çelişki) doktrinleri esasında Temyiz Edene ceza
vermesine engel olmuştur.
219) Temyiz Eden, UEFAnın, TFF tarafından en azından zımnen kabul
edilen bağlayıcı bir teklifte bulunduğunu ve karşılıklı niyet beyanı ile bir
sözleşmenin yapıldığını ileri sürmektedir. Doğal olarak pacta sunt servanda
ilkesi, UEFAnın Temyiz Eden aleyhine disiplin soruşturması açmama vaadi
de dahil sözleşmenin bütün koşulları için geçerlidir. Bu sözleşme, en
azından kısmen, üçüncü bir tarafın (yani Temyiz Edenin) yararına olan bir
sözleşmedir ve Temyiz Edene, UEFAyı kendisi aleyhine disiplin
soruşturması açmamaya zorlama hakkı tanımaktadır. Temyiz Eden,
UEFAnın teklifinin, ancak Temyiz Eden geri çekilmediği veya TFFnin onu
2011/2012 Şampiyonlar Ligi sezonundan çıkarmadığı takdirde UEFAnın
Temyiz Eden aleyhine disiplin soruşturması açacağı şeklinde okunması
gerektiği düşüncesindedir. Bu teklif daha sonra UEFAnın dahili bir belgesi
ile de teyit edilmektedir.
220) Temyiz Eden, UEFAnın, UEFA Mektubunun TFFyi Temyiz Edeni
çekmenin uygun olup olmadığını düşünmeye davet ettiği ve böylece
TFFnin kararının gönüllü ve kesinlikle özerk olarak nitelemesi gerektiği
şeklindeki yorumunun saçma olduğunu düşünmektedir.
kısacası : Fenerbahçe spor kulübünün şike yaptığını ve Trabzonspor A. Ş. nin temiz olduğunu gösterir.
Ayrıca Fenerbahçe SK nın 12 maçlık şike suçunun değil 4 maçlık şike su
çunun kabul edildiği karardır.
221) UEFA Mektubu ve TFFnin hemen verdiği tepki Temyiz Eden lehine
geçerli bir sözleşmeye yol açmadıysa bile, (böyle birşey kabul
edilmemektedir), Temyiz Eden UEFAnın, feragat yoluyla engelleme veya
venire contra factum proprium (önceki davranış ile çelişki) ilkeleri esasında
disiplin soruşturması açmasının engellenmesi gerektiği düşüncesindedir.
Bu ilkelere göre, bir beyan ya da başka bir davranış sonucunda bir güvene
(itimat, istinat) neden olan bir taraf, diğer tarafın onun yapmayacağına
güvendiği ve inandığı davranışı yapmaktan men olunur.
222) Temyiz Eden, CAS eğer UEFAnın vaadinden vazgeçmesine izin
verirse ve UEFA defalarca böyle yapmayacağını ifade etmiş olmasına
karşın Temyiz Edeni cezalandırırsa, UEFA Mektubuna güvendiği için
cezalandırılmış olacağını ileri sürmektedir.
223) UEFA, Temyiz Edenin görüşünün, hem mektubun lafzına hem de
sağduyuya aykırı olduğu düşüncesindedir. UEFA Mektubu, görünüş
itibariyle bir teklif, bir sözleşme ya da bir beyan değil, TFFnin harekete
geçmesi için bir davettir. TFF tarafından bir karar alınması, UEFA
Yönetiminin, UCLR Madde 2.05 uyarınca bir karar almak için harekete
geçmemesi anlamına gelmiştir. TFF kararı yalnızca gelecek sezon ile
ilgilidir, tıpkı Madde 2.05 uyarınca alınacak bir UEFA kararının da gelecek
sezon için geçerli olacak olması gibi.
224) UEFAya göre, UEFA Mektubu yalnızca, eğer Temyiz Eden geri
çekilmezse, bir disiplin soruşturmasında verilecek nihai cezanın ...
muhtemelen daha ağır olacağını ifade etmektedir. Gerçekten de Temyiz
Edenin TFF tarafından geri çekilmesi muhtemelen, eğer bu çekilme
gerçekleşmeseydi verilecek olan cezadan daha hafif bir ceza verilmesine
neden olmuştur. Temyiz Eden, TFF tarafından verilen bir yıllık uygunsuzluk
cezası ile gelecekteki disiplin cezaları arasındaki karşılaştırmayı yanlış bir
şekilde nitelendirmeye çalışmaktadır. Oysa UEFA Mektubunun
görünüşünde, bir geri çekilmeden sonra gelecekte verilecek disiplin
cezaları ile çekilme olmasaydı gelecekte verilecek disiplin cezaları arasında
bir karşılaştırma yapılmaktadır.
225) Duruşma sırasında Temyiz Eden, 2006 2012 yılları arasında
Fenerbahçe Başkan Yardımcılığı yapan Bay Koçu ve 19 Mayıs 2012
tarihine kadar Fenerbahçe başkan yardımcısı olan Bay Özdemiri tanık
olarak çağırmıştır. Bu iki tanık, Temyiz Edenin TFF tarafından 2011/2012
Şampiyonlar Ligi sezonunda çekilmesinin etrafındaki olgusal koşullar
hakkında tanıklık etmiştir.
bırakın yazıp dursun, 1 allahın yazarı bile okumuyor nasılsa.
sen istediğin kadar cas kararını yazmaya devam et. fethullahın savcıları, hakimleri ve polisleri ne dediyse o oldu. ben de öyle bir gücü yakalasam herkesi öyle bir suçlu gösteririm ki feleğin 360 derece tur atar.
haa son bi not, bunu iyi oku :
o kupayı bizden alabilecek bir güç dünyaya gelmez, ana rahmine düşse düşük olur doğmaz. anladın mı?
hadi şimdi cas oyuncağını yazmaya devam et sen. eğlenceli oluyor.
226) Her iki tanık da Temyiz Edenin, kendi statülerine dayanarak,
UEFAnın 23 Ağustos 2011 tarihli mektubunda talep ettiği gibi 2011/2012
Şampiyonlar Ligi Sezonundan çekilemeyeceğini ve Temyiz Edenin, TFFnin
bu kararının haksız olduğuna inandığı için çekilmeye itiraz ettiğini teyit
etmişlerdir.
227) Kurul, üçüncü bir tarafın, bir sözleşmenin içeriğine güvenmesi için,
ortada bir sözleşme olması gerektiği kanaatindedir. Mevcut davada böyle
bir sözleşmenin UEFA ile TFF arasında imzalandığı varsayılmaktadır.
Bununla birlikte iki kurum arasında herhangi bir beyan alışverişi yoktur.
Bu nedenle Kurul, bir sözleşmenin yapıldığı konusunda ikna olmamıştır.
Sonuç olarak, üçüncü taraf (yani Temyiz Eden) böyle bir sözleşmeden
herhangi bir hak çıkarsamasında bulunamaz. Bir UEFA üyesi olan TFF,
yalnızca UEFAdan gelen bir talimata (ya da tehdide) uygun olarak hareket
etmiştir, ki bu da bir sözleşmenin yapıldığı anlamına gelmemektedir. Bu
itibarla Kurul, UEFAnın bu argüman nedeniyle Temyiz Eden aleyhine
disiplin soruşturması başlatmaktan men edilmediği sonucuna kolayca
varmaktadır.
228) Kurul, Temyiz Edenin iddia edilen feragat yoluyla engelleme ile ilgili
argümanıyla ilgili olarak, UEFAnın talimatının (veya tehdidinin) yalnızca
idari ceza (yani asgari ceza) ile ilgili olduğu, daha sonra uygulanacak
(uygun) disiplin cezaları ile ilgili olmadığı kanaatindedir. Bu açıdan Kurul,
Bay Koç ve Bay Özdemirin duruşma sırasında, UEFAnın talimatını (veya
tehdidini) ve müteakip açıklamalarını, bu talimat yerine getirilirse UEFA
tarafından hiçbir disiplin soruşturması açılmayacağı şeklinde
yorumladıklarını, ama UEFAnın kendilerine, Temyiz Eden, TFF aleyhine
CASa sunduğu temyiz dilekçesini çekerse, disiplin soruşturması
açmayacağı konusunda açık bir biçimde söz verdiğini teyit edemediklerini
belirtmelerinin son derece önemli olduğunu düşünmektedir. Kurul, UEFA
Mektubunun içeriği ve sonraki açıklamalar hakkında herhangi bir şüphe
duyulması durumunda Temyiz Edenin bu durumu UEFAya danışarak
açıklığa kavuşturmasının ve resmileştirmesinin gerektiğini
düşüncesindedir.
229) Kurul ayrıca, UEFAnın, TFF Temyiz Edeni UEFA 2011/2012
Şampiyonlar Ligi Sezonundan çektikten sonra Temyiz Edene UCLR Madde
2.05 uyarınca asgari ceza verme sözünü gerçekten tutmasının anlamlı
olduğunu, bu nedenle geriye yalnızca UEFA Mektubunun, yalnızca bir yıllık
uygunsuzlukla mı sınırlı olduğu, yoksa bunun iki aşamalı süreçin ikinci
aşamasını kapsayacak şekilde uzadığını meselesinin kaldığını
düşünmektedir.
230) Kurul, UEFA Mektubunun, UEFA Şampiyonlar Ligi 2011/2012 sezonu
sırasında yalnızca bir yıllık bir uygunsuzluk süresiyle sınırlı olduğu
sonucuna varmıştır. Mektupta şöyle denmiştir: Sonuç olarak, şu anda var
olan deliller ışığında, bizce Fenerbahçenin bu sezon UEFA Şampiyonlar
Ligine katılma uygunluğu olmadığı görülmektedir. Ayrıca, bu şartlar altında
Fenerbahçe için uygun davranış şeklinin bu sezon için UEFA Şampiyonlar
Ligine katılmaktan vazgeçmek olacağı ortadadır. Alternatif olarak Kulüp,
TFF tarafından şampiyonadan çekilebilir.
231) Bu itibarla, Kurul, UEFAnın bu mektubu göndermekteki amacının,
Temyiz Edenin 2011/2012 UEFA Şampiyonlar Ligi sezonuna katılmasını
engellemek olduğunu, doğrudan disiplin soruşturması başlatmak
olmadığını anlamaktadır. Eğer Temyiz Eden veya TFF bu talimata
uymasaydı, UEFA, kendisinin bir yıllık uygunsuzluk süresi ilan etme
olasılığını açık bırakmıştır. Kurul, UEFAnın bu bilgileri, disiplin
soruşturması açma hakkı saklı kalmak üzere paylaştığını anlamaktadır.