bence beşiktaş işler yolunda gidiyorken tayfur'a başka bir pozisyonda görev vermeli bu performansla devam eden carvalhal en azından sene sonuna kadar koltuğunu korumalı. beşiktaş için böylesi daha hayırlı olur gibi geliyor.
şu videoda da görüldüğü üzere kaşı gözü sürekli oynayan adam .bu arada video nun yılı 2009 olmasına rağmen 1.09 dakikada " beşiktaş " gibi bir şey mi diyor yoksa ben mi öyle algıladım bilmiyorum .ayrıca video nun ilk saniyelerdeki yere doğru bakışı atlanmamalıdır , seviyoruz seni çakal carlos .
Hem teknik bilgisiyle, hem mütevaziliği ve sempatikliğiyle, hem eleştirilere kulak veren ama demoralize olmayacak kadar profesyonel duruşuyla, başarılı bir adamdır. Tayfur tabii ki dönmüştür, olacaktır, olmalıdır ama, Carlos Carvalhal mutlaka bu takımda kalmalıdır. Başarıya aç, hırslı, kariyerinin başlarında genç bir teknik adam istiyorduk yıllardır. Bu standartlara Tayfur'da uyuyor tabii ki, ama sanki kulübede Tayfur daha gergin ve işini şansa bırakmış hissi uyandırdı bende hep. Bu adamın gol sevincine, üzülmesine, bir ortasaha oyuncusu gibi kenardan oyuna dahil oluşuna hayran kaldım. Alın size Guti'siz, alın size Fernandes'siz, alın size Quaresma'sız takım çıkardı ve takım oyunu oynattı başarıyla. Ve ortada hala hem Avrupa'da hem Süper Lig'de iddası devam eden bir Beşiktaş var. Kim ne derse desin bu adam bence başarılı ve Tayfur'un şimdi yada sezzon sonu-başı gelirse, herşeyin tekrar değişeceği olasılığı beni endişeye itiyor. Her sezon yeniden yeniden yaşamak istemiyoruz. Tayfur gelecekse de bu adam yanında olmalı. Ama beraber başarının ikisine de yetmesi, hangisinin ne kadarını sahiplenip kendine yettirebilmesi oluşabilecek sorunlar ve gerçekten zor görünüyor. Başka yerde bu kadar imkanı ona verirler mi, o bu kadar büyük bir kulüp bulabilir mi bilemiyorum ama, nerede olursa olsun başarılı olmayı hakettiğini düşünüyorum bu adamın. Bu akşam, "Beşiktaş'ın çocuğu Tayfur Havutçu" tamam da, taraftarın bir an kendine gelip bu adama teşekkür etmesi ve bağırlarına basması gereklidir. O herkese gereken saygıyı, ilgiyi ve övgüyü fazlasıyla gösterdi. Veda yazısı gibi olmuş ama alışmıştık kendisine, A2 biraz burukluk yaşatacak. Neyse, velhasılıkelam adamdır ve saygı duyuyoruz.
14 aralık 2011 beşiktaş stoke city maçında oyuna aldığı 3 oyuncudan 2 si gol attı . edu yu oyuna alınca üzülsem mi sevinsem mi bilemedim ama almeida kazmasını çkardığı için iyi bir değişiklik oldu aynısı necip için de söylenebilir adam fasülyeden oynuyor ya . son olarak oyuncuları erken değiştirerek takımı diri tutmayı başardı helal sana carlos ...
beşiktaş a idmanda üzerinde çalıştıkları taktikleri uygulatabilen ender teknik hocalardan. onla birlikte beşiktaş yan toplarda inanılmaz tehlikeli takım oldu.
her maç yan toplarda büyük tehlike yaratıyorlar. almeida formsuz olduğu için bazen üst düzey verim almakta zorluk çekiyor.
tayfur un yerinde olsam bu takıma, bu hocaya dokunmam.
carlos tayfur un ardında yardımcı antrenör olarak getirilmemişti en azından buna ben inanmamaktayım . kamuoyuna yapılan açıklamada tayfur un araksındayız imajını vermek için böyle bir formül bulunmuştur . carlos la da ona göre anlaşılmıştır . tayfur bundan sonra kimse kusura bakmasın ama nah geçer beşiktaş ın başına . ayrıca carlos asla ve kat`a kabul etmeyecektir 2.adam olmayı zaten gereği de yok . kısacası beşiktaş yoluna carlosla devam edicek tayfur da ileride bir anadolu kulübünden gelecek teklifi bekleyecektir.
bir teknik adam'in özellikle türkiye'de takimla tek yumruk olmasi, gerektigi zaman otoriter, gerektigi zaman arkadas olmasi önemli bir faktördür. carvalhal'da da bu özellik fazlasiyla var. rakiplerini cok iyi analiz edip, nasil etkisiz hale getirecegini bilen, kulübün ve arma'nin degerini ve herkesten önce geldigini bilen, kendisini ülke'ye ve calistigi kulüple bagdastiran birisi carvalhal. ülke'yi de, besiktas'i da seviyor her seyden önce...
kanaatimce lig nasil biterse bitsin, sezon sonuna kadar, hatta bir kac yil daha besiktas'in bir numarali teknik patronu olarak kalmali. hazir takim iyi form yakalamisken, sistem oturmaya baslamisken, bu adama "anlasmamiz böyleydi! hadi sana güle güle!" demek abesle istigaldir. sonucta önemli olan besiktas'in basarisidir ve bu adam da basariyi saglamistir. her üc günde bir mac cikaran bir takimi, iki alanda da yukarida tutmayi basarmistir...
tayfur havutcu'ya gelecek olursak: daha önceki entrylerimde de, kendisini ne kadar cok sevsem de, besiktas'in patronu olmasi icin daha cok firin ekmek yemesi lazim demistim. sonucta gecen sezonun sonlarina dogru basa gecti, bize de hayirli olsun demek kaldi. "hep destek, tam destek" deyip arkasinda durduk... şike meselesi falan derken, tayfur (haksiz bi sekilde) metris'in yolunu tuttu ve bu kendisi icin, tabii ki büyük bir sanssizlikti. tayfur sonunda metristen cikti ve simdi de isleyen bir sistemi sallayarak "hadi hocam. üc mac sonra bu takim senin!" demek, besiktas'a büyük zarar verir. verilen bir söz var dogrudur, ama besiktas herkesten ve her seyden önce gelir ve bir rehabilitasyon merkezi degildir!!!
hatta iddia ediyorum, benim tanidigim yildirim demirören, eger tayfur cezaevine girmeyip takimi calistirsaydi ve bu üc günlük mac periyodunu kaldiramasaydi (ki yüksek ihtimalle kaldiramazdi) coktan kapiyi göstermisti.
besiktas şike davasi yüzünden cok sanssiz bir dönem gecirdi ve bu kadar sanssizliklarin arasinda carvalhal diye bir adam cikip geldi. portekizli diye elestirildi, daha cömez diye elestirildi, yedek hoca diye elestirildi, guti yüzünden elestirildi ve bu adam hic bir seye kulak asmadan basariyla isini yapti. bu adama bir cok kez ayip ettik. en büyügü ise yedek kulübesine tayfur havutcu maketi koyup, kendisine takimin gercek patronu tayfurdur mesaji verdik. adam aldiris etmeyip, alcakgönüllülükle bu makedin yaninda poz verdi. "ben zaten yarin yokum" deyip, parayi düsünmedi, isini yapti!
sonuc olarak bu kadar sanssizligin icinde carvalhal bir sanstir. bunu degerlendirmemiz lazim.
ve bir gercekte sudur ki, yarin öbürgün tayfur basarisiz olursa, yönetim tekrar bu adamin kapisini calacak. bundan adim gibi eminim.
not: carvalhal türkiye'de kendisini kabul ettirmistir ve bir gün besiktas'tan ayrilirsa eminim ki bircok türk takimiyla lucescu, daum, denizli gibi adi anilacaktir.
milli takım hocalarını saymazsak yabancı hocaların türk takımlarında başarılı olmalarını istemeyen birisi olarak düzgün karakterinden ve insanlığından dolayı başarılı olmasını istediğim beşiktaş teknik direktörü.
uefa liginde braga nın çıkmasına epey bir üzülmüş hocadır , doğrudur ben de duyunca üzüldüm . onca takım varken niye braga çıkıyor ulan ? ! !
beşiktaş zaten defans güvenliği ile maç kazanan bir takım oldu şimdi braga da beşiktaş la aynı oyun sistemi ile oynuyor , geçen sene final de oynadılar anasını satayım kim korkmaz bu takımdan .ama carlos a güvenimiz tam ne yapıp eder braga yı elemeye çalışır .
bu aralar tayfur dangozu yüzünden canı sıkılıyor olabilir ,keşke telefon numarası olsa da takma kafana be carlos , gör bak tayfur bir daha evden çıkamaz kaldı ki teknik patronluğu .... derdim .
souness ten beri türkiye ye gelen en samimi hocadır ama beşiktaş taraftarının halini de çok iyi özetliyor kendisi. lan adam üç maç kazandı diye iyi hoca oldu, gerçi bu gelmeden önce tayfur a eyvallah demiş adamlar buna fazla fazla olur verir orası ayrı.
kendisinde biraz mourinho çakallığı sezdiğimiz insandır, biraz çakalca davranıyor ama rehavete kapılmıyor. mourinho'dan daha sempatiktir tabii orası ayrı.
en az tayfur kadar efendidir. bir galatasaraylı olarak, gördüğümde sinirlerimi bozmayan nadir rakip takım üyeleridir. beşiktaş, carvalhal ile şampiyonluğa giderse gram üzülmem. o derece seviyorum lan.