uefa kupasını kazandıktan sonra kocelispor'a gitmiş orada da istikrarsız bir performans sergilemişti.sonraki durağı israil olmuştu sonrada capone'den bir haber alamadık unuttuk adamcağızı.oysa unutulurmuydu capone,uefa kupasında çokça emeği vardı onun,yakışıklıydı da belki de sempatikti ama iyi adamdı capone.spikerler de tam olarak söylemezlerdi adını.kimisi 'kapone' derdi,kimisi 'kapon','kaponi'de denildi.gece gece aklıma geldi hüzünlendim.
galatasaray dergisine göre uefa kupası final maçındaki son penaltıyı kullanacak futbulcuymuş. neyse ki "haydi oğlum" un romencesi olan popescu 4.penaltıyı kaçırmadığı için ona hiç sıra gelmedi. ayrıca bir galatasaraylı olarak çok özledim onun kornerlerdeki arka direk gollerini.
çok severdim ben kendisini bir fenerbahçeli olaraktan. şahane oynuyodu sağ tarafta. leeds'e attığı gol unutulmazlar arasındadır. hakkını alamadı sanki galatasaray'dan diye düşündüğüm futbolcu. apar topar gönderildi çünkü.
ürkütücü isim çağrıştırmasına * rağmen savunma hattında hem stoperde hem sağ kanatta yer alabilen, duran toplarda arka direğe kaçarak hayati gollere imza atmış brezilyalı futbolcu.
riske girmezdi, savunmayı rahatlatan isim olmuştu galatasaray' da. golcü özelliği ise ilk olarak 1999 - 2000 sezonunda, antalyaspor maçında ortaya çıktı. arka direğe koştu ve seken topa gelişine vurarak ilk golünü attı.
meşhur milan maçında attığı kritik gol ise hala hafızalardadır. fatih terim' in ardından takımın başına geçen mircea lucescu döneminde ise eskisi kadar fazla forma şansı bulamayınca kocaelispor' a gitti.
sanırım galatasaray dan sonra kısa bir süre kocaelispor forması da giymiş krtik maçlar da çok kritik golleri olan (bkz: ilker yasin) efsane kadronun unutulmazlarından...