george micheal ın yazdığı, bestelediği, yorumladığı gibi senin de aşkını düşünerek dinlediğin romantizmin doruğunda şarkı.
george micheal la aramızdaki tek fark hemcinsimizi düşünmememiz.
eski türk filmlerinde sahil kenarındaki viski içen nuri alçonun yanına bir bayan geldiğince çalan bir müzik. hava bol güneşli olur nuri abi beyaz giyinmiştir bi bayan gelir (normal giyinimli) selam verir. kesinlikle bu çalar hani o girişi var ya hepte orası denkgelir.
80li yıllarda aşk yaşamış anne babaların radyoda birbirlerine armağan ettikleri şarkıdır. uygulamalı olarak kendi anne ve babamın düğünlerinde evli bir çift olarak ilk danslarını bu şarkı eşliğinde etmişlerdir.
gelmiş geçmiş en iyi şarkıdır nazarımda. çalınca karmakarışık duygulara kapılıp kalbimdeki çırpınışları ve diken diken olan tüylerimi(kıl mı desem) dizginleyemiyorum.
yaptığım araştırmalara göre:
yani ekşi, itü ve uludadaki tüm entryleri okudum.
george michael: bu şarkıyı 17 yaşında yazmıştır. her gün yolculuk yaptığı bir otobüste yazmıştır(saksafon solosunu da öyle) * ve bu şarkı george için sıradan bir şarkıdır. hatta neden bu kadar tuttuğuna anlam verememektedir.
not: kendisi 27 yaşından sonra erkeklere ilgi duymaya başlamıştır.
yani şarkının gaylerle alakası filan yok.
düğünlerin vazgeçilmez dans şarkısı efsanevi son derece tutkulu bir şarkıdır. müziğine bakılıp harika bir aşkın öyküsünün anlatıldığı sanılsa da sözleri pek de öyle değildir.