laf anlatılamayan kişilere karşı hayali ve zarar vermekten uzak tartışmalar çıkarmaktır. dinlemeyen ama sürekli konuşan bu insanın susması beklenir ve psikolojisiyle oynanır. dövmekten daha acıtır bu, laftan anlamayan egoist kişiyi.
müzik dinlemek, geçmedi mi?
yemek yapmak ve yemek, bundan pişman olup şişmanlıyorum diye sıkıntı artar ya,
uzun bir yürüyüşe çıkmak,
spor yapmak,
televizyon izlemeye çalışıp bir yandan internette sörflemek,
eski arkadaşların neler yaptıklarını ilgilenmeseniz de öğrenmek,
uzun uzun telefonda konuşmak, hem böylece karşındaki de sıkılır ve ne çok ortak yanımız var! diyerek hani belki biraz mutlu hissetmek. geçmedi mi?
alışverişe çıkmak,
olmadı kapatıp gözleri uyumak ve unutmak.
işe başlamak,
işe gitmek,
işten dönmek.
sıkmaya baslarsa,
işe gitmek,
işte sıkılmak,
işten dönmek,
ertesi gün işe gideceğini düsünerek sıkılmak,
ertesi gün işe sıkılarak gitmek,
gün içersinde sıkılmak,
işten eve dönmek,
ertesi gün işi bırakmak.
zaman geçirmemize yardımcı olur.
türk telekom fatura sorgulama'dan tanıdıklara kaç lira fatura gelmiş öğrenmek. pek bir eğlenceli gelirdi bir zamanlar. akabinde anneyle fatura miktarı tartışılır(!), yüksekse bol bol dedikodusu yapılırdı sözü geçen kişinin.
