can dündar

entry1153 galeri126
    67.
  1. http://www.candundar.com.tr/index.php?Did=4733

    yukarıdaki linkten yazarın gençlik fotoğrafları görülebilir. bıyıklı halini görünce insan şaşırıyor.

    *
    1 ...
  2. 66.
  3. serdar turgut birkaç gün önceki köşe yazısında Alaattin çakıcı'nın Can dündar'ı tehdit etmesi mevzusunu bahane ederek can dündar hakkında gerçekçi olduğu kadar esprili bir yaklaşımda bulunmuş. sonuçta kendini aydın diye tanımlayan can dündar'ın da içinde bulunduğu kesimin toplumsal olayları tahlil etmedeki yetersizlikleriyle kendilerini konumlandırdıkları yeri kesinlikle haketmedikleri gerçeğini ortaya koyan ilginç bir yazı olmuş...

    -------spoiler------

    memlekette kendilerine 'aydın' denilen insanlar halktan hayli kopuktur. Onlara dostça bir tavsiyem olacak: Bu memlekette her şey net ve tekdüzedir. Öyle empati, sinerji gibi karmaşık ilişkiler içeren şeylere yer yoktur. Sadece aslında zararsız olan bazı yazarlar bu gerçeği göremez ve onlar olmayanı varmış gibi zannedip anlamsız yazılar yazmayı sürdürür. Can Dündar, bu ekolün tipik temsilcilerinden birisidir. Can Dündar, toplumda var olmayan hislerin sözcüsüdür. Onun lafları, yazıları, ses tonu insanı bayabilir. Bayılanlardan bir tanesi de Alaattin Çakıcı olmalı ki, toplumda empatiyi en iyi kavrayan insanlardan birisi olduğunu gösterdi ve Dündar'a bir mektup yazarak, 'senin aklını başına almanı istirham ediyorum' mealinde bir şeyler söyledi.

    Alaattin Çakıcı'nın bu kadar ince ve nazik olmaya çalışması hayli ürkütücü ve bana sorarsanız Hannibal Lecter'in karşısında duran kadına 'ben diyetteyim' diye konuşmasına benziyor. Dündar'ın, televizyonda ve yazılarında uzun süredir ağlamadığından dolayı bayağı empatilenmiş olduğunu zannediyorum.

    --------spoiler--------
    3 ...
  4. 65.
  5. üstadane bir gazeteci.

    günümüz gazeteci kimliğini tam anlamıyla gerçekleyen, kokuşmuşluklar içerisinde "halkın ne ilgisini çeker, ne yazsam haber olur ve ülkede kaos yaratır" anlayışı içerisindedir. evet üstadane gazetecidir ancak; üstadane bir insan mıdır sorusu tartışılır. zaten gazeteciliğin gereği de budur.
    0 ...
  6. 64.
  7. 63.
  8. yeni şafak gazetesi'nin haberine göre tehdit altında olan tipsiz kişi.
    http://www.yenisafak.com....GD/Dündar/tehdit/altında/

    Araziye yattığın gün sıra sana daha gelmemiş miydi Can kardeş?
    http://haber.gazetevatan.com/Haber/408347/1/Gundem
    1 ...
  9. 62.
  10. farklı bakış açısıyla lezzetli edebiyat tatları sunan güleryüzlü gazeteci. politikaya takılıp kalmayan, eminem' in çocuklar arasında popüler olmaya başladığı dönemde yazdığı makale gibi bir sürü eseriyle okunan isim.

    --spoiler--
    bir süre sonra oğlum eminem dinlemeyi azalttı. rahatlasak ta, bazı yağmurlu gecelerde hala eminem' in salladığı kürek kulağımıza çalınmıyor değil. * *
    --spoiler--
    0 ...
  11. 61.
  12. bugün izlediğim röportajında "iyi bir roman okuyucusu değilim" itirafını yaparak beni şaşırtan, süpersel bir ses tonuna sahip gazeteci.

    (bkz: basın yayın ve görsellik)
    0 ...
  13. 60.
  14. alaattin cakicinin tekirdag f tipi kapali cezaevinden ntv deki mit ile ilgili neden programinda ki konusmalari nedeniyle akilli! olmaya davet ettigi, tüm medyada sayisi bir elin parmaklarini gecmeyen okunasi degerlerden biri.umarim minik kurtcuklardan birinin hedefi olmaz.
    0 ...
  15. 59.
  16. ahmet hakan, yilmaz erdoğan, yasar kemal, elif şafak, orhan pamuk gibileriyle bu ülkeye aydin(!) olmuş, emperyalizm düşmanlarica nefret edilen aydın doğanın* yalaması, gene emperyalizm ayaklarindaki sahsiyetlerce yuceltilen mumtaz kimse.****
    4 ...
  17. 62.
  18. tel çerçeve yuvarlak gözlüklerin hala moda olduğu ve şimdiki gibi mallık değil entellektüellik belirtisi sayıldığı yıllarda, gözlüklerinin hakkını fazlasıyla veren adamdır.
    2 ...
  19. 61.
  20. acı türkiye gerçeklerini anlatmakta usta yazar.

    Yazının son cümlesine özellikle dikkat!!

    --spoiler--
    Harçlık isteyen çocuklara bu yazıyla birlikte veriniz.
    Hayat dersi niyetine...
    --spoiler--

    milliyet.com.tr/2007/02/10/yazar/dundar.html
    0 ...
  21. 62.
  22. bugün yazmış olduğu yazısında * ; toplumdaki sağduyu nasıl uyandırılır ve bu sağduyuyu uyandırmak için nasıl tespitler yapmak gerekir konularında adeta ders vermiş akl-ı selim yazar.
    1 ...
  23. 61.
  24. üstatın bugün kü yazısına bakmamız son güzlerde "hepimiz ermeniyiz" cümlesinin tam olarak açılımını yapacak herhalde.
    http://www.milliyet.com.t...7/01/30/yazar/dundar.html
    2 ...
  25. 61.
  26. hrant dink cinayeti ve sonrasindaki olaylarla calkalanan turkiye nin cok gercekci bir portresini bugun 1 paragrafta cizmistir:

    "100 binlik Dink yürüyüşü bizi yanıltmasın. Bir yayıncı dostum, yayınevinin internet sitesine koyduğu "Dink'in katlini kınıyoruz" ilanından sonra site ziyaretçilerinin üçte bir azaldığını söyledi dün...
    Bunlar toplumun okur-yazar kesimi...
    Daha bilinçsiz kesimlere inildikçe tahammülsüzlüğün hepten ağırlaştığı, ırkçı-milliyetçi tepkinin yoğunlaştığı, yobazlığın koyulaştığı ortaya çıkıyor.
    Bahsettiğim araştırmada "Ramazanda lokantalar iftara kadar kapalı olmalı mı?" sorusuna yüzde 49'un "Evet" dediğini anımsayalım.
    Toplum, komşusunun acısını paylaşmaya dönük bir sloganı bile hoş göremeyecek kadar kör bir milliyetçiliğe sürükleniyor koşar adım..."

    Bu tespit elbette yeni bir sey degil ve bir cok insanin farkinda oldugu bir durum, ama yine de yazilmasi onemli ve maalesef ulkenin gelecegi icin cok tedirgin edici.
    2 ...
  27. 60.
  28. mesleğindeki başarısına, konuşması ve ses tonundaki mükemmeliyet de eklenesi gazeteci.
    0 ...
  29. 59.
  30. 58.
  31. neyi yazdığına ne kadar önem verse de nasıl yazdığıyla hatırlanacak mükemmel yazar, belki de en iyisi. Yazılarını okurken sesinden dinliyor hissini veren tek yazar.
    2 ...
  32. 57.
  33. izlediğim de okuduğumda duruşu ile konuşma uslubu ile
    huzur bulduğum yüce insan.
    0 ...
  34. 56.
  35. 16 Haziran 1961 yılında Ankara'da doğdu.

    1982 yılında A.Ü. S.B.F. Basın Yayın Yüksek Okulundan mezun oldu.

    1979'den itibaren sırasıyla Yankı, Hürriyet, Nokta, Haftaya Bakış, Söz ve Tempoda çalıştı.

    1986 da ingiltere'de, London School of Journalismi bitirdi.

    ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde Siyaset Bilimi dalında yüksek lisansını 1988'de, aynı bölümünde doktorasını 1996'da tamamladı.

    Televizyona 1988'de TRT de başladı. 1989 32.Günde çalışmaya başladı. Mehmet Ali Birand ve Bülent Çaplı ile birlikte 1991 de Demirkıratı, 1994'de 12 Mart yaptı.

    1992'de Cumhuriyet'in Kraliçelerini, 1993'de Sarı Zeybeki hazırladı.

    1993-94 yıllarında Birand'la birlikte Çapraz Ateşi yaptılar.

    1994-95 yıllarında Gölgedekiler belgesel dizisini hazırladı.

    1996-97 de hazırladığı 10 bölümlük Aynalar belgeseli Show Tv'de yayınlandı. Yine Show Tv'de 2 yıl süre ile 40 Dakika haber programını hazırlayıp sundu.

    1998'de Yükselen Bir Denizi hazırladı.

    1999'da ismet Paşa belgeselini Bülent Çaplı ile birlikte hazırladı.

    "Zaten Tiyatro Dediğin Nedir Ki?" isimli Devlet Tiyatroları belgeselini 1999'da hazırladı. Köy Enstitüleri için hazırladığı belgesel 2000 yılında ATV'de yayınlandı. 2000 yılında NTV'ye 10 bölümlük 4.Nesil ve iş Bankası belgesellerini, 2001 de CNN Türk Halef belgeselini hazırladı.

    2002 Ocak ayında hazırladığı Nazım Hikmet belgeseli CNN Türk kanalında yayınlandı.

    2002'de 3 bölümlük Fenerbahçe'nin tarihinin anlatıldığı Bahçedeki Fener belgeselini hazırladı.

    2003 yılında Bir Yaşam iksiri belgeselini ve O Gün belgesel dizisini, 2004 te Yüzyılın Aşkları ve Karaoğlan'ı hazırladı.

    2005 yılında "Yetiştik Çünkü Biz!.." Mülkiye Belgeseli'ni hazırladı.

    2006 Şubat'ında Adnan Menderes-Ayhan Aydan aşkını anlatan "Tatarım" belgeselini yaptı.

    Köşe yazarlığı 1994'te Aktüel'de başladı. Aynı yıl günlük köşe yazıları yazmaya başladığı Yeni Yüzyıl gazetesinde 5 yıl çalıştı. 1999 Ocak'ından 2000 Aralık sonuna kadar Sabah gazetesinde köşe yazarlığı yaptı.

    2001 Ocak ayından beri Milliyet Gazatesinde köşe yazılarına devam etmekte.

    1994-2005 yılları arasında Aktüel dergisinde köşe yazıları yazdı.

    Basılı Kitapları; Demirkıra, 12 Mart Sarı Zeybek, Gölgedekiler, Hayata ve Siyasete Dair, Yağmurdan Sonra, Ergenekon, Yarim Haziran, Benim Gençliği, Köy Enstitüleri, Yaveri Atatürk'ü Anlatıyor, Nereye?' Uzaklar, Yükselen Bir Deniz, Savaşta Ne Yaptın Baba?, Büyülü Fener, Bir Yaşam iksiri, Atatürk Aramızda, Sedat Alp, "Kırmızı Bisiklet", Yıldızlar, Duvar, Nazım, ilk Durak-iETT, "Özel Arşivinden Belgeler ve Anılarıyla Vehbi Koç", "Yüzyılın Aşkları". (bkz: http://www.kimkimdir.gen.tr/kimkimdir.php?id=3546)

    Can Dündar, insanları Kendinden Geçirn, Düşündüren , Sevgiyi, Aşkı Ve Yaşamı iyi Bir Dille Anlatan , Asla Hiçbirşeyden Çekinmeyen, Yaşamı Ortada Olan Mükemmel Bir insan Ve Yazardır.
    1 ...
  36. 55.
  37. cezmi ersöz ün siyaset ögrenmiş versiyonu.
    2 ...
  38. 54.
  39. Hrant Dink süikasti ile ilgili entellektüel camiadan belki de en çok canı acıyan insandır. yazdıklarıyla ve söylediği sözlerle ne kadar cesur olduğunu her defasında kanıtlayan, susmayan belki de susturulamayan yazardır. iyi ki de susmayacaktır iyi ki de "neden?" diye bir program sunarak bu konuyu aydınlatmaya bir neden bulmaya çalışmaktadır.
    1 ...
  40. 53.
  41. yakın arkadaşı hrant dink'in cenazesinin kaldırılacağı gün milliyet gazetesinde yazdığı yazıyla insanı duygu seline sürükleyen usta kalem. işte o yazı:

    Ey güzel ülkem!

    Seni yürüyeceğiz bugün; adım adım... kaldırım kaldırım...
    Taşlarında büyüdüğümüz, serpilirken diz kanatıp taban çürüttüğümüz o kaldırımların kabir şimdi bize...
    Beynimiz bir kin tuzağında nar gibi dağılıyor; cesedimize serilen
    gazetelerin başlıklarında kardeşlik çağrılarımız kanıyor.
    Ağrı dağı sallanıyor, yürek ağrımızın şiddetinden...
    ***
    Yürüyeceğiz bugün, mayınlı bir güzergâh boyunca:
    Uğur Mumcu caddesinden geçip Musa Anter meydanına yöneleceğiz.
    Ahmet Taner Kışlalı merkezinin oradan Hiram Abas parkına döneceğiz.
    Metin Göktepe'yi öldürdükleri köşeden Bahriye Üçok'u bombaladıkları eve doğru çıkacağız.
    Abdi ipekçi heykelini geçip Hablemitoğlu çıkmazına gireceğiz.
    Gün Sazak sokaktan, Muammer Aksoy bulvarına, oradan Nihat Erim sapağına, Doğan Öz mahallesine...
    Derken kendimizi Hrant Dink mezarlığında bulacağız.
    işte budur bize miras, kanlı atlas...
    Sıra hangimizde endişesiyle arşınlayacağız yollarını; içimiz tıpkı sen gibi; kâh köpük köpük umut, kâh katran karası hicran...
    ***
    Güvercinleri sever sanıyorlar seni; şahinliği konduramadıklarından sana...
    Oysa sen, en çok sana zulmedenleri başına taç yapan bir bivefasın; elinde al kanlar, yüzünde pençe pençe darbe izleriyle umarsızsın.
    Gurur duyarsın, sahte sevdalılarınla...
    Katillerin gezinir yollarında elini kolunu sallayarak; dokunmazsın.
    Ayırırsın çocuklarını; kayırırsın.
    Çatışırlar soyları kırılasıya, göz yumarsın.
    Sanki en çok, seni sevenlere düşmansın.
    Nasıl da kıyarsın, zulmedersin onlara; yargılar, hapseder, gömersin en işlek caddelerine, güpegündüz, uluorta...
    Aldırmazsın.
    ***
    Seni sevdik diye bütün bunlar; şu halinle bile sevdiğimiz sen, şu halde olmayasın diye...
    Selameti eli kanlı cellat sürülerinde aramayasın diye...
    Eskisi gibi yüzünde güller açsın, dilinde her dilde türkü çalsın diye...
    insanlık ailesi sana gıpta etsin; senden övgüyle bahsetsin; evlatların dünyanın her köşesini alnı açık gezsin diye...
    Zar zor, yana yakıla, can pahasına dokuduğumuz bir güzelim halısın; lakin öyle narinsin ki bir kibritlik canın var.
    Işıklı bir beyne sıkılan üç hain kurşun, o hayali cennetten ebedi bir cehennem yapar. Kararır yine ümidimizin ufukları...
    Düşeriz yollara, kan kırmızı atlaslar boyunca, kayıplarımızın peşi sıra... Yaslı bir duduk çalar Ermeni mezarlığında...
    istanbullu Bedros Turyan'ın dizeleri vasiyetimiz olur:
    ***
    Solgun benizli ölüm meleği
    sınırsız bir gülüşle karşıma dikilse de,
    acılarımla ruhum buhar olup uçsa da,
    bilin ki hâlâ yaşıyorum.

    Terli alnımla
    taş kesilmiş vücudumu,
    kefene sarıp kara tabuta koysalar da,
    bilin ki hâlâ yaşıyorum.

    Acımasız ölüm meleğinin titrek gülüşü
    dokunaklı çanın çalmasıyla,
    tabutum ağır ağır ilerlese de,
    bilin ki hâlâ yaşıyorum.

    Yas şarkıları söyleyen insanlar,
    siyah giysileri ve asık suratlarıyla
    tütsü ve dualar yaysalar da,
    bilin ki hâlâ yaşıyorum.

    Çukurumu kazıp beni gömseler de
    yasa bürünmüş sevdiklerim
    Ağlaşıp ayrılsalar da
    bilin ki hâlâ yaşıyorum.

    Ama eğer bir köşede
    unutulup giderse mezarım,
    ve hatıram da solarsa,
    Ah işte ben o zaman ölürüm.
    1 ...
  42. 52.
  43. "Doğumdan sonra hayat var mı?" adlı uyarlama yazısını okuduktan sonra, yaşama farklı gözlerle bakma kaynağı degerli yazar.

    Buyrun: http://www.candundar.com.tr/index.php?Did=1411
    1 ...
  44. 51.
  45. yazdigi kitaplar, yaptigi belgeseller, gazetedeki köse yazilari, ses tonu, konusmasi, o yalin anlatimiyla Türkiyede bu isi ciddi anlamda güzel yapan bir elin parmaklarini gecmeyen kisilerden biridir.
    0 ...
  46. 50.
  47. sağdan baksan solda,soldan baksan sağda insan
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük