can alıcı şiir dizeleri

entry1774 galeri26
    168.
  1. Pırıl pırıl dalgalı bir denize karşı
    yan gelmişim diz boyu sulara
    hepinize iyi niyetle gülümsüyorum
    hiçbirinizle dövüşemem
    sizin alınız al inandım
    morunuz mor inandım
    ama sizin adınız ne
    benim dengemi bozmayınız.
    turgut uyar candır
    4 ...
  2. 169.
  3. "Bir avuç toprağı yoğurmayı bile bilmeyenler.
    Duygusuz yavan insanlar.
    Bu benim ruhum en kutsal varlığım
    Bunlar çalışma saatleri. Ruhumun yandığı saatler.
    Siz yiyip içerken, dalga geçerken, oburca tıkınırken, ben heykelimle yalnızdım..
    Ve yavaş yavaş akan benim hayatımdı..
    Bu toprağın derinliklerine kanımı akıtıyordum
    *
    2 ...
  4. 170.
  5. ne çıkar siz bizi anlamasanız da
    evet, siz bizi anlamasanız da ne çıkar
    eh, yani ne çıkar siz bizi anlamasanız da.

    edip cansever.
    3 ...
  6. 171.
  7. Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince,
    Günler şu heyulayı da elbet silecektir,
    Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma,
    Sessiz yaşadım, kim beni nerden bilecektir.

    Mehmet Akif.
    3 ...
  8. 172.
  9. --spoiler--
    Sizin alınız al inandım
    Morunuz mor inandım
    Tanrınız büyük âmenna
    Şiiriniz adamakıllı şiir
    Dumanı da caba
    Ama sizin adınız ne
    Benim dengemi bozmayınız
    --spoiler--
    4 ...
  10. 173.
  11. ne ben sezar'ım,
    ne de sen brütüs'sün
    ne ben sana kızarım,
    ne de zatın zahmet edip bana küssün
    artık seninle biz,
    düşman bile değiliz

    nazım hikmet
    2 ...
  12. 174.
  13. bu anda ne düşmek dalgalara,
    bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
    toprak, güneş ve ben.
    bahtiyarım...

    nazım hikmet
    3 ...
  14. 175.
  15. benim ömrüm hep beyaza kandı ey 'şarkısı beyaz'
    ama hangi beyazı tutsam gri oluyor
    sonra boğuluyor
    kararıyordu...

    hiçbir beyaz
    bembeyaz;
    hiçbir yaz
    yaz
    kalmıyordu!

    yılmaz odabaşı
    3 ...
  16. 176.
  17. o an…
    işte o an,
    ey bizi ayrı takvimlere düşüren zaman,
    yere bir bahar dalı düşmüş gibi mi olur?
    sıradağlar mı tutuşur bağrının orta yerinde?

    yılmaz odabaşı
    1 ...
  18. 177.
  19. "Gece bir hendeğe düşercesine,
    Birden kucağına düştüm gerçeğin.
    Sanki erdim çetin bilmecesine,
    Hem geçmiş zamanın, hem geleceğin."

    kafidir.

    ek: seviyorum lan ben bu necoyu. *
    3 ...
  20. 178.
  21. öpmedikçe,
    o topuk bile kaldırmaz kıçını, giyme!
    2 ...
  22. 179.
  23. sevgi öyle alt ediciydi ki sorma/ hicranı öyle ateşli geldi ki sorma/ dedim, yapma/ dedi, yapma da yapmayayım/ bu bir tek söz öyle hoşuma gitti ki sorma..
    1 ...
  24. 180.
  25. deyiştir ama olsun:

    Ey benim divane gönlüm
    Dağlara düstüm yalınız
    Bu cezayı kendi özüm
    Pek mail gördüm yalınız
    1 ...
  26. 181.
  27. aşkımız iki gözlüklünün öpüşme çabasıydı,
    gözlükleri çıkarmak aklımıza gelmedi.
    yılmaz erdoğan
    3 ...
  28. 182.
  29. acılardan daha büyük bir yer yoktur
    bir tek evren var, o da kanayan bir evren

    p.neruda
    1 ...
  30. 183.
  31. bir esmer kadındır ki kaldırımlarda gece,
    vecd içinde başı dik hayalini sürükler.
    simsiyah gözlerine bir an gözüm deyince;
    yolumu bekleyen genç haydi düş peşime der.

    ondan bir temas gibi rüzgar beni bürür de;
    tutmak tutmak isterim onu göğsüme alıp.
    bir türlü yetişemem fecre kadar yürürde,
    heyhat! o bir ince ruh bense etten bir kalıp

    etten bir kalıp. üç adet küçük sözcük beni ilk okuduğumda nasıl heyecanladırmış, nasıl kendisine hayran bırakmıştır.

    teşekkürler necip fazıl. bu harika şiirlerin için!
    3 ...
  32. 184.
  33. içimde ikinci bir insan gibidir
    seni sevmek saadeti...

    nazım hikmet ran
    8 ...
  34. 185.
  35. Gülemiyorsun ya, gülmek
    Bir halk gülüyorsa gülmektir.

    edip cansever
    6 ...
  36. 186.
  37. şimdi biz neyiz biliyor musun?
    akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz.
    birbirine uzanamayan
    boşlukta iki yalnız yıldız gibi
    acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
    bir zaman sonra
    batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz olacağız yalnızca
    kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız
    ne kalacak bizden?
    bir mektup, bir kart, birkaç satır ve benim su kırık dökük şiirim
    sessizce alacak yerini nesnelerin dünyasında
    ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden
    bizden diyorum, ikimizden
    ne kalacak?
    6 ...
  38. 187.
  39. ''tek başına iki kişi olmuş kendisiyle gölgesi''

    can alıcı şiir "dizesi" oldu ama affola artık...
    6 ...
  40. 188.
  41. gökyüzü gibi birşey şu çocukluk hiç bir yere gitmiyor.
    edip cansevrer - bezik oynayan kadınlar
    5 ...
  42. 189.
  43. "alacânım,
    mil yeşili gözlerin
    dindirdi gözlerimi
    kaç körü birden öldürdün bende
    mahsur kaldım, eksik oldum, kapına düştüm
    ben yandıkça
    ezber ettin ayazın demirini
    alacânım,
    indi mi göğsüne heves?
    hangi duvarın halısında
    gördün, bildin, vurdun beni
    kaç ormandan geçti
    içinde kaybolduğumuz o büyük takip
    içimizde bunca gurbet dururken
    yol ettik uzaktaki sılayı
    şimdi burdayız
    kanlar içinde
    alacânım
    indi mi göğsüne heves?

    etimdeki eksik yangın, sindi yüreğim
    seyreldi tenim sahtiyan tarih
    mahsur kaldım, meçhul oldum, şehit düştüm,
    alacânım,
    indi mi göğsüne heves?

    alacânım,
    rahat et ben gölgene ilişeyim
    her belanı ben göreyim
    yüreğimi ihbar et,
    bana bir uçurum ver, gideyim
    alacânım,
    indi mi göğsüne heves?
    biliyorsun adımın kıblesini
    bir meşhur hâfızla, meşhur bir şehvet
    alacânım,
    şuramda sinsi bir sızı
    gel öldüğümü farz et
    senden gelen her habere
    canımdan uçurduğum şahin
    pençesinde kaldı bileğim, yazım, harflerim
    bir yanım onla uçtu, sende kaldı, ben bittim
    alacânım,
    indi mi göğsüne heves?"

    murathan mungan
    2 ...
  44. 189.
  45. tek kisilik kalabaliktir ask.
    ask tek kisiliktir; ikinci bir kisiye bilet yoktur.
    2 ...
  46. 190.
  47. ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
    gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
    8 ...
  48. 191.
  49. yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür,
    ve bir orman gibi kardeşçesine.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük