can alıcı şiir dizeleri

entry1774 galeri26
    118.
  1. ilkelerin olacak.
    seni satın alamayacaklar.
    aptalların uydurduğu atasözlerine inanmayacaksın.
    “paranın satın alamayacağı yoktur”, “herkesin fiyatı vardır” gibi sözlere kanmayacaksın
    onurunla, kimliğinle ve beyninle akıllı yaşayacaksın.
    üreteceksin, seveceksin, sevileceksin
    inançlarının arkasında duracaksın
    sevgilerin karşılıksız
    yardımların gizli olacak
    seni; attan, ottan ayıran özelliğin farkına varacaksın
    çünkü sen insansın
    ve bunu yakaladığın gün bembeyaz yaşayacaksın..

    müjdat gezen.
    4 ...
  2. 119.
  3. Gece yarısı.Son otobüs.
    Biletçi kesti bileti.
    Beni NE bir Kara haber bekliyor evde,
    NE rakı ziyafeti.
    Beni ayrılık bekliyor.
    Yürüyorum ayrılığa korkusuz ve kedersiz.

    iyice yaklaştı bana büyük karanlık.
    Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık
    Artık şaşırtmıyor beni dostun kahpeliği,
    Elimi sıkarken sapladığı bıçak.
    Nafile, artık kışkırtamıyor beni düşman.
    Geçtim putların ormanından baltalayarak
    Nede kolay yıkılıyorlardı.
    Yeniden vurdum mihenge inandığım şeyleri,
    çoğu katkısız çıktı çok şükür.
    Ne böylesine pırıl pırıl olmuşluğum vardı,
    NE böylesine hür.

    iyice yaklaştı bana büyük karanlık.
    Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık.
    Bakınıyorum başımı kaldırıp işten,
    karşıma çıkıveriyor geçmişten
    Bir söz
    Bir konu
    Bir el işareti.

    Söz dostça
    Koku güzel,
    El Eden sevgilim.
    Kederlendirmiyor artık beni hatıraların daveti
    hatıralardan şikayetçi değilim.
    Hiçbir şeyden şikayetim yok zaten,
    yüreğimin durup dinlenmeden
    Kocaman bir diş gibi ağrımasından bile.

    iyice yaklaştı bana büyük karanlık.
    Artık NE kibri nazırın, NE katibin şakşağı.
    Tas tas ışık döküyorum başımdan aşağı,
    güneşe bakabiliyorum gözüm kamaşmadan.
    Ve belki, NE yazık,
    Hatta en güzel yalan
    Beni kandıramıyor artık.
    Artık söz sarhoş edemiyor beni,
    NE başkasının ki, nede kendiminki.

    işte böyle gülüm,
    Iyice yaklaştı bana ölüm.
    Dünya, her zamankinden güzel, dünya.
    Dünya, iç çamaşırlarım, elbisemdi,
    başladım soyunmağa.
    Bir tren penceresiydim,
    Bir istasyonum şimdi.
    Evin içerisiydim,
    şimdi kapısıyım kilitsiz.
    Bir kat daha seviyorum konukları.
    Ve sıcak her zamankisinden sarı,
    Kar her zamankinden temiz.

    Nazım Hikmet Ran
    4 ...
  4. 120.
  5. bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar... Ahmet Telli- Çocuksun Sen
    4 ...
  6. 121.
  7. başı sonu 'sen' olan bir yolculuktu...

    molalarda sen tüttürüldü sigaranın her nefes alış verişinde, çayın demine gözlerin diye bakıldı, bardağın ince beline sen diye sarılındı.

    sen'den yola çıkılıp sana varıldı...

    ah bu uzaklar... herkesi, her şeyi benden götürüp seni bana getirseler.

    ve sen gel-git(me)...

    dur içimin kıyılarında, soluklan. kal benimle anlamım olsun, gideceksen de sularının tenime değmişliği olsun...

    ah bu uzaklar, bana uzak olsun!

    [özgür gümüşsoy // sen'e seyahat]
    2 ...
  8. 122.
  9. "bir gece habersiz bize gel
    merdivenler gıcırdamasın
    öyle yorgunum ki hiç sorma
    sen halimden anlarsın.
    sabahlara kadar oturup konuşalım
    kimse duymasın.
    mavi bir gökyüzümüz olsun kanatlarımız
    dokunarak uçalım.

    insanlardan buz gibi soğudum
    işte yalnız sen varsın.
    öyle halsizim ki hiç sorma
    anlarsın."*
    10 ...
  10. 123.
  11. sen içmiyorsan, içenleri kınama bari;
    bırak aldatmacayı, iki yüzlülükleri;
    şarap içmem diye övünüyorsun, ama,
    yediğin haltlar yanında şarap nedir ki?

    ömer hayyam
    4 ...
  12. 124.
  13. "yüreğin nerede diye sormak gelmiyor içimden
    nereye derseler onlara öteleri göster"
    1 ...
  14. 125.
  15. anımsar mısın bilmem
    yağmurun bardaktan
    boşanırcasına yağdığı o günü
    hani şemsiyeyi iyice çekip başımıza
    dudaklarımla hesaplamıştım
    yüz ölçümünü
    sunay akın.
    4 ...
  16. 126.
  17. bir tek söz kalır
    dişlerimin arasından
    ben sana gülüm derim
    gülün ömrü uzamaya başlar

    verdiğim bütün sözler
    sende kalsın isterim
    ben sana gülüm derim
    gül sana benzediği için ölümsüz
    yazdığım bütün şiirler
    sana başlayan bir kitap için önsöz...

    yılmaz erdoğan
    4 ...
  18. 127.
  19. bekliyorum
    öyle bir havada gel ki,
    vazgeçmek mümkün olmasın!

    üstad orhan veli kanık
    1 ...
  20. 128.
  21. gittin,
    şimdi bir mevsim değil bir hayat girdi aramıza.
    biliyorum ne sen dönebilirsin artık,
    ne de ben kapıyı açabilirim sana.
    1 ...
  22. 129.
  23. tütünsüz uykusuz kaldım
    terketmedi sevdan beni.
    4 ...
  24. 130.
  25. beni senin gibi birde annem terketmişti ki göbeğimde durur onun yokluğundan bana kalan çukur.
    2 ...
  26. 131.
  27. Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da
    Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi
    Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni
    Sense araya korkular koydun.
    Yasaklar koydun...
    Bitmez tükenmez engeller koydun
    Şimdi nerdesin diye sakın sorma
    Sen çağırdın da ben gelmedim mi?

    Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara,
    Yağmurlu havalara...Bu kasvetli akşamlara
    Sen varken
    Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına
    Otobüs duraklarına...
    Sen varken ayrılanlara ağlamazdım...
    Yıkılmazdım biten sevdaların ardından
    Gidenlere küsmezdim
    Kalanlara acımazdım...
    Sen varken böyle üşümezdim-titremezdim
    Masumdum, çocuklar gibi
    Böyle delirmezdim-küfretmezdim...
    Hele ölmeyi hiç düşünmezdim.
    Şimdi soruyorum sana
    Adı sevdaysa bu cehennemin
    Sen yaktın da ben yanmadım mı?

    Biliyorsun
    Bütün acılarına 'yeşil ışık' yaktım olmadı
    Bütün korkularına'arka çıktım'olmadı
    Dağlara merdiven dayadım olmadı
    Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı
    Sevdim olmadı -yandım olmadı-taptım olmadı
    Benden artık pes
    Bu aşkın biletini istediğin gibi kes
    Nasılsa gidiyorsun
    Biliyorum git...
    Ama ardında
    Ağlayan bir çift göz
    Paramparça bir yürek
    Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyorsan
    Çek silahını-daya sırtıma
    Titrersem namerdim...
    Sen vurdun da ben ölmedim mi?
    1 ...
  28. 132.
  29. şüheda gövdesi, bir baksana dağlar taşlar...
    o rüku olmasa dünyada eğilmez başlar.
    vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
    bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor.

    mehmet akif ersoy
    3 ...
  30. 133.
  31. sen benim sarhoşluğumsun
    ne ayıldım
    ne ayılabilirim
    ne ayılmak isterim
    başım ağır
    dizlerim parçalanmış
    üstüm başım çamur içinde
    yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim.

    Nazım Hikmet ran.
    5 ...
  32. 134.
  33. Gözlerin gözlerime değince
    Felaketim olurdu, ağlardım
    Beni sevmiyordun, bilirdim
    Bir sevdiğin vardı, duyardım ...attila ilhan
    2 ...
  34. 135.
  35. ''gece garın saati, bela çiçeği''

    ne anlamagelir diye ara sıra düşünürüm...
    1 ...
  36. 136.
  37. geleceğim bekle dedi,
    ben beklemedim o da gelmedi.
    ölüm gibi bir şeydi,
    ama kimse ölmedi.

    Özdemir Asaf
    2 ...
  38. 137.
  39. kanımca turgut uyar'ın palyaço şiirindendir.

    --spoiler--
    ...

    umursamıyorum yılgınlığımı filan
    çünkü sessizce yaşanmalı her şey
    bir devrim sesszce olmalı mesela
    ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun

    bir palyaço neden yalan söylesin ki
    ben palyaço olsaydım söylemezdim
    marangoz olsaydım da söylemezdim
    ben insan olsaydım yalan söylemezdim!

    ...

    --spoiler--

    edit: yanılmayalım palyaço şiiri turgut uyar'a ait değilmiş.
    en sevdiğim şiirin şairi değişti. kim oldu?
    6 ...
  40. 138.
  41. Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli,
    belini sarmayalı,
    gözünün içinde durmayalı,
    aklının aydınlığına sorular sormayalı,
    dokunmayalı sıcaklığına karnının.

    Yüz yıldır bekler beni
    bir şehirde bir kadın.

    Aynı daldaydık, aynı daldaydık.
    Aynı daldan düşüp ayrıldık.
    Aramızda yüz yıllık zaman,
    yol yüz yıllık.

    Yüz yıldır alacakaranlıkta
    koşuyorum ardından.

    Nazım Hikmet
    5 ...
  42. 139.
  43. sana çirkin dediler, düsmanı oldum güzelin,
    sana kâfir dediler, dis biledim hak'ka bile.
    topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,
    kahpelendin de garaz bağladın ahlâka bile...

    sana çirkin demedim ben, sana kâfir demedim,
    bence dinin gibi küfrün de mukaddesti senin.
    yasadın bes sene kalbimde, misafir demedim,
    bu firar aklına nerden, ne zaman esti senin?

    zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine
    takılan gönlüm asırlarca pesinden gidecek.
    sen bir âhû gibi dağdan dağa kaçsan da yine
    seni askım canavarlar gibi takip edecek!

    faruk nafiz çamlıbel
    1 ...
  44. 140.
  45. ne hasta bekler sabahı,
    ne taze ölüyü mezar,
    ne de şeytan bir günahı,
    seni beklediğim kadar.
    necip fazıl kısakürek.
    4 ...
  46. 141.
  47. ayakkabılarını kapımın önünde görmeyi istiyorum!
    çünkü bu,
    seni seviyorumun içine nal salmak demektir
    ve hareketinin bana durduğunu akla uydurur.
    oysa seni sevmem toplumu meşru kılar
    ve gitmen beni dile indirger sevgilim.

    ah muhsin ünlü
    5 ...
  48. 142.
  49. gönlümle baş başa düşündüm demin;
    artık bir sihirsiz nefes gibisin.
    şimdi tâ içinde bomboş kalbimin.
    akisleri sönen bir ses gibisin.

    mâziye karışıp sevda yeminim,
    bir anda unuttum seni, eminim.
    kalbimde kalbine yok bile kinim.
    bence artık sen de herkes gibisin.
    nazim hikmet ran
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük