1970' lerde ingiltere'de kurulmuş rock grubu. rajaz adlı albümünde aynı isimle yer alan şarkısı vardır ki insanı hem ağlamanın eşiğine getirir hem de tarif edilemez bir huzurla doldurur, alır götürür.
Muhteşem progressive psy grubu. (bkz: Opeth)in müzikal anlamda artık etkilendiği de gruptur. Camel progressive dünyasının tatlı eski bebeğidir sempatik gelir kendini sırf bu yüzden dahi dinlettirebilir. 1970 li yıllardan 2000 yıllara uzanan serüvende 14 albümle son noktayı koymuşlardır.
iyi sigaradır. o kadar iyidir ki metro otobüsünde unuttuğum üç karton kutu camelden hala haber alınamıyor. bak gene aklıma geldi, gidip bir sigara içeyim. eskiden burda ateşçiler olurdu, nerde onlar?
çok sağlam bir progressive rock grubu. rajaz albümü ve aynı adlı parçalarıyla zirveye ulaşmışlardır kanımca. ayrıca içerken en çok zevk aldığım kaliteli sigara markası.
tadı hiç değişmemiş diyenler, lise kaça gidiyor acaba? eskiden narkoz gibiydi, şimdi kısa samsun gibi. ha, içiyoruz o ayrı. 19 yıldır içtiğim için ikamesi olarak sadece kısa winston soft işe yarar.
soft'u ile hala daha marjinal yavşak triplere giren bir dünya insan var.
arkadaşım çıkın şu objelerle insanlara bir şeyleri kanıtlama sanısından.
- ayy dostum inanır mısın camel soft'tan başka sigara içemiyorum.
siktir! 12 yıldır içiyorum, içimi sikeyim içtiğim ve başladığım günüde tamam mı sigaranın güzeli yok amk bunu sok o kafana!
yaptığı her albümle kendini hep saygı ile andıran takdir edilesi progressive rock grubu.öyleki kurulduğu yıllarda henüz isim fikri kafalarında oluşamamışken kısacası grubun ismi the brew iken camel olarak değiştirip,1973 yılında camel isimli albümlerini piyasaya sürdü.bu albüm dünya ve avrupa üzerinde öyle bir etki yarattıki bir döneme damagasını vurdu.ardından gelen mirage albümü ise grubu tanıtmaya yetti.
camel grubunun en büyük özelliği karmaşık olan progresif riff,söz,sololarının yanına duygularını katması oldu.her şarkıda farklı anlamlar,çözülmesi zor anlar ve tabiiki bir müzik ziyafeti mevcut.andrew latimer (grubun beyni kurucusu kısaca herşeyi) öyle muhteşem sözlere,sololara imza atıyor ki bir anda mutlu olup bir anda melankolik bir hale bürünebiliyorsunuz.duygularımızı o adam gitarıyla icra ediyor kimi zaman.
1999 yılında çıkardıkları rajaz albümü ise kısacası ''hayatımın albümü'' .. her şarkı,nota,tuşlanan klavye,çalınan gitar,davul ve vokal zamanın çok çok ötesinde bir progresif rock albümü.lost and found dinlerken mesela kendimi soloların duygulu anlarına bırakıyorum her kaybediş bir kazanım diyorum kendime... albümü ismini veren rajaz şarkısı ise ondan söz ederken bile,cümlelerimi nasıl seçeceğim diye düşünüyorum .şarkının henüz ilk saniyelerinde başlıyan akustik gitar girişi ilk anda ruhuma işliyor sanki kanım akmıyor ve ben bü dünyada değilim misali..sözlerindeki anlam ve akıcılık ise andrew latimer'ın vokali ile can buluyor.sabaha kadar bu şarkı için yazsam az kalır ama sevsenizde sevmesenizde mutlaka bu şarkıyı dinleyin derim.
yalanın içine batmış,yozlaşmış dünyanın en yalın halini yansıtır bu şarkı ve camel grubu.
when the desert sun has passed horizon`s final light
and darkness takes it`s place...
we will pause to take our rest.
sharing song of love,
tales of tragedy.
the souls of heaven
are stars at night.
they will guide us on our way,
until we meet again
another day.
when a poet sings the song and all are hypnotised,