AK BÜYÜ
Ak Büyü olumlu, iyiliğe yönelik, şifacı bir büyü türü olarak adlandırılır. Ak Büyü ile Kara Büyü arasındaki farklılıklar sadece niyet, amaç ve formüllerle belirlenmemektedir; bu iki büyü türünde kullanılan malzemeler tamamiyle farklıdır; Ak Büyüde ateş, altın, ayçiçeği, civa, elma, elmas, fasulye, fildişi, gümüş, horoz, inci, incir, kurşun, kuşkonmaz, portakal, sarımsak, su, süt, sirke, tavuk, tuz, yumurta, zeytinyağı kullanıldığı gibi, Kara Büyüde ceset parçaları, idrar, kan, karga, kedi (kara), kurbağa, kurt kanı, timsah dişleri, toprak (mezarlıktan), tüy (kara tüy) yarasa (gözleri ve kanı) kullanılmaktadır.
KARA BÜYÜ
Amacı zarar vermek olan Kara Büyü, Ak Büyünün zıttıdır; sonuçları ölüme ve cinayete varabilir. Kara Büyücü, Allah'tan nefret eder, doğanın kurallarına karşı gelir, kendisini yüceltmek, güçlerini arttırmak için her şeyi yapar. Kara Büyü şeytanla ve ölü ruhlarla (nekromansi) bağlantılıdır. Hz. Musa'dan başlamak üzere bütün dinler bunu bir sapkınlık sayıp yasaklamışsa da, antik çağlardan beri ölülerin ruhlarını çağırıp bu sayede geleceği öğrenmeye çalışmak; “ölü falı” bakmak oldukça yaygın bir yöntemdir. Özellikle Orta Çağ büyücülüğü bununla sık sık beslenmiştir. Orta Çağ Tanrı bilimcilerinden Rabano Mauro şöyle der: “Ölü falına bakanlar, kötü duaları ile ölüleri diriltenler, geleceği öngörüp sorulara cevap vermelerini temin eden kişilerdir. Ölüleri çağırabilmek için ceset kanı gerekiyor, çünkü bu işlemlere yardımcı olan cinler kandan hoşlanırlar.”
Kırmızı BÜYÜ
Kırmızı Büyü olumsuz amaç ve niyetleri, uygulamaları ile Kara Büyünün bir çeşidi yandaşıdır. En gerçek ve en tehlikeli büyüdür. Şeytan'ın ve kötü ruhların büyüsüdür. Kırmızı Büyü ayinlerinde kaz kullanır, kurban kesilir.
Haiti'de yaygın olan, Haitili yerliler ve melezler tarafından uygulanan Voodoo büyüsü en bilindik kırmızı büyüdür. Kökenleri, Afrika totemlerine varan inançlarla beslenir. Vudu Büyücülüğünde düzenlenen ayinlerde dansların, müziğini kendinden geçmelerin, kurban edilen hayvanların (kaz, horoz, kara keçi) nedeni ve amacı adları Loas olan bazı ilkel güçleri (ölü ruhları) harekete geçirmektir. Trans haline geçen vudu rahibeleri, birer medyum gibi hareket ederek bu güçlere teslim olurlar. Vudu'ya benzer bir uygulamaya Brezilya yerlilerinin Macumba (Makumba) törenlerinde rastlanır.
Macumba, temelde cinsel büyücülüğe bağlı, erotizm içerikli bir ayindir. Vudu ayinleri daha çok mezarlıklarda yapılırkenyer, Macumba ayinleri mekan olarak açık alanlar ya da ormanlar tercih edilir. Vudu'nun çok konuşulan ama kanıtlanmayan tarafı ise, Zombiler yani yaşayan ölülerdir (Zombi sözcüğü, mezardan çıkma anlamına gelir). Kara Büyüde, hipnoz ve telkin yolu ile diriltildiği söylenen bu hareket halindeki ruhsuz cesetleri yönlendirmek, Kara Büyücü'nün işidir
Eğer bir insan ibadetlerini yerine getirmeyip sonra da sebep yokken belli rahatsızlıkları varsa bu normal olabilir.Ibadetlerinde sadakatli insanlarda hiçbir sebep yokken rahatsızlık durumu ortaya çıkıyorsa işte bunda bir bit yenigi vardır derdi bir hocam
Bu lanet şeyi çok saygıdeğer ve mutedeyyin bir tanidigima yapmışlar ciddi ailevi problemleri vardı . ama adam kursun atsan işlemez derecesinde maneviyatı ve samimiyeti olan biri ama bu amasinin amina ... Musallat olasica kim yapıyorsa adam&kadın hiç usanmadan düzenli olarak belli periyodik zamanlarda yapıyormuş
Ulan melun hiç işin gücün yok mu ki bunu birisinin kötülüğü için belli düzende yapıyorsun.
Demem o ki güzel kardeşlerim bu melun artık oyle bir noktaya gelmiş ki bu aileyi ayiramadiği için çatlatacak kıvama gelmiş is oyle bir karışık noktada
Ama NiHAYETiNDE bu da cenabi hakkın bir imtihanı
Sıkıntı ve musibetler ilahi kod da sonsuz aşka davettir diye yeter canımı al artık diyenlere abi hayat hükmünde bir söz vardır
Sonra bu tanıdığım saygı değer aile birçok duası alınası insanlardan dua alması ve kendi mücadelesi neticesinde biraz rahatlama oldu ama hala mücadele devam ediyor.
Bunun sonucunda yine bu başlığa gelip belki bundan muzdarip kardeşlerime tavsiye mahiyetinde birkaç rahatlatan dua ve ayet söyleyebilirim
3 kere hizbullah bahr
41 kere inşirah süresi
3 kere mülk süresi
21 kere bakara süresi
422 kere ya şafi ya Allah(a buyuk) zikri
Şeklinde sayıları anahtarın dişleri gibi o sırra binaen dua ve ayetler vardır saygılarımla
--spoiler--
insanların en hayırlısı
arapça, allah'ı ve peygamberi kötüleyen sözlerle cinleri tarafına çekerek yapılan büyü kanıtlanırsa, ki büyücüler bu konuda çok hassas, kanıtlanması konusunda kimseyi takmıyorlar siklerine çünkü ciddi bir iş; yani kanıtlanırsa islam da kanıtlanır.
Bunu yapan da yaptıran da ahirette nasibi yoktur diye bilirim
Allah büyü yapılan kullarına sabrı ve acizligimizin Allaha bizi daha çok yaklastiracagi mesajını ve hikmetini gösterir.
Allah sadece kendisine aciz kul eylesin kimseye hem de hiçkimseye muhtaç etmesin.
Ve şeytanların, Süleymân’ın saltanatı aley hin de söylemekte oldukları (sihir yaptığına dâiruy dur dukları) şeylere tâbi' oldular. Hâlbuki Süleymân kâfir olmadı (sihir yapmadı); fakat şey tan lar insan lara sihri (ta'lîm ederek) ve Bâbil’deki iki me leğe, (yani) Hârût ve Mârût’a indirilen şeyleri öğre terek kâfir oldular. Hâlbuki (o iki melek): 'Biz ancak bir imtihan (için gönderilmiş)iz, sakın (sihri câiz görerek yapıp da) kâfir olma!' deme dikçe hiçbir kimseye öğret mez lerdi. Buna rağmen o ikisinden, koca ile karısının arasını kendisiyle ayı racakları şeyleri öğreni yorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça, onunla hiçbir kimseye zarar verici değillerdi. Böylece kendilerine zarar verecek ve fayda vermeyecek şeyleri öğreniyorlardı. Şânım hakkı için, (yahudiler) onu (o sihri) satın alan kimsenin âhirette hiçbir nasîbi olmadığını bilmişlerdi. Mukābilinde kendilerini sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi! Hâlbuki (o iki melek): 'Biz ancak bir imtihan (için gönderilmiş)iz, sakın (sihri câiz görerek yapıp da) kâfir olma!' deme dikçe hiçbir kimseye öğret mez lerdi. Buna rağmen o ikisinden, koca ile karısının arasını kendisiyle ayı racakları şeyleri öğreni yorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça, onunla hiçbir kimseye zarar verici değillerdi. Böylece kendilerine zarar verecek ve fayda vermeyecek şeyleri öğreniyorlardı.Şânım hakkı için, (yahudiler) onu (o sihri) satın alan kimsenin âhirette hiçbir nasîbi olmadığını bilmişlerdi. Mukābilinde kendilerini sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi bakara 102.
Büyü de Baban sana hayatın boyunca ödeyeceğin (o da şanslıysan) araba, ev kredileri alacak.
Büyü de baban sana büyü de büyü...
Koltuk takımları, faturalar, gereksiz akrabalar, can sıkıntıları alacak.
Büyüyüp de 35'ine geldiğinde baban sana;
"bu nasıl bi hayattı anasını satayım? Yolun yarısına geldim, ne yaşadım? Ne gördüm? Ne kadar gülebildim?"
Sorularından alacak.
Büyü de baban sana büyü de büyü...
Orta sınıf beğenilere hapsolmuş, gösyerişsiz ve kompleksli beğeniler alacak... Haftasonları avmlerde takılmacalar, betonların arasında geçecek bi ömür, kendini unutacağın, sevmeyi, anlamayı, dinlemeyi ve hatta nefret etmeyi bile sana unutturacak über teknolojik oyuncaklar alacak büyü de büyü...
Büyü de baban sana büyü de büyü.
Büyüyüp de 50'ine geldiğinde baban sana, yaşamın boyunca seni zehirlemiş olan bir zorunluluğun sonucu çok tatlı kanserler alacak, pişmanlıklar, unutkanlıklar, nefretler, küslükler, ölüm korkuları alacak... Büyü yeter ki büyü!
Büyüyüp de eğer şanslıysan ve yaşın da 70'e dayanmışsa baban sana: "şimdi değil, bu şekilde değil, hayır istemiyorum, korkuyorum!!!"lar alacak.
O nedenle yavrum çok düşünme, keyif alabiliyorsan, 7 milyar içerisindeki boş vakte sahip olan şanslılardansan takılmana bak, güzel takıl, yaşama becerisini elde etmeye bak!