içine doluşanların yarısından fazlasının cahil cühela olduğu islam'a saldırmalarından belli olan başlıktır. Kısacası bunları takmamak lazımdır, sözlükte oynayıp geçsinlerdir.
Allah bağışlayandır. Biz hata işliyoruz, Allah affedendir. Biz isyana kapılıyoruz, Allah mağfiret edendir. Biz tevbe ediyoruz, Allah tevbemizi kabul edendir. Allah Gafûr’dur, Afuvv’dur, Gaffâr’dır, Tevvâb’dır. işlediğimiz günahlar bizi Allah’ın bu isimlerine götürüyor, bizi O’na yöneltiyor. Böylece Allah’ı Gafûr ve Gaffâr isimleriyle tanımış oluyoruz. Bediüzzaman’ın dediği üzere, "Gaffâr ismi günahların vücudunu ve Settâr ismi kusurların bulunmasını iktiza ediyor." Açıkçası, günah işlensin ki Allah’ın Gaffâr ismi tecelli etsin; kusur edilsin, hata yapılsın ki, Allah da kulunun kusurunu yüzüne vurmayıp örterek Settâr olduğunu göstersin.Bir hadisde, sevgili Peygamberimiz (asv) bu tatlı gerçeği ne de güzel dile getiriyor:
“Nefsim kudret elinde olan Zât’a yemin ederim ki, eğer siz hiç günah işlemeseniz, Allah sizi toptan helâk eder; sonra günah işleyen, arkadan da istiğfar eden bir kavim yaratır ve onları mağfiret ederdi.”
Ne kadar günah, o kadar tevbe
insan nefsine aldanır, şeytana kanar, hislerine hâkim olamaz, iradesine söz geçiremez de, sonunda bir günah işler, ardında da yaptığına, yapacağına bin pişman olur ve tövbe üstüne tövbe eder. işte, kulun günah işlemiş de olsa tövbe ile Rabbine rücu ettiği bu hal, hadislerden öğrendiğimize göre, Cenâb-ı Hakk’ı hoşnut etmektedir.
"Bir kul günah işledi ve ‘Yâ Rabbi, günahımı affet!’ dedi. Hak Teâlâ da, ‘Kulum bir günah işledi; arkadan bildi ki günahları affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi vardır’ buyurdu. Sonra kul dönüp tekrar günah işledi ve ‘Ey Rabbim, günahımı affet!’ dedi. Allahu Teâlâ da, ‘Kulum bir günah işledi ve bildi ki, günahı affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi vardır’ buyurdu. Sonra kul dönüp tekrar günah işledi ve ‘Ey Rabbim, beni affeyle!’ dedi. Allahu Teâlâ da, ‘Kulum günah işledi ve bildi ki, günahı affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi olduğunu bildi. Ey kulum, dilediğini yap, ben seni affettim’ buyurdu.”2
nefsim kudret elinde olan zât’a yemin ederim ki, eğer siz hiç günah işlemeseniz, allah sizi toptan helâk eder; sonra günah işleyen, arkadan da istiğfar eden bir kavim yaratır ve onları mağfiret ederdi.”
ne kadar günah, o kadar tevbe
Dünya gül suyu kokardı, herkes çoooooookk mutlu olurdu, herkes eşit olurdu hiç kimse açlık çekmezdi, kafir olmazdı kafir olmadığı için de dünya dehşet güzel harika mükemmel bir yer olurduu. Kısacası dünyada cenneti yaşardık